Temmuz ayı sonu itibarıyla 13 büyükşehir belediyesinin Hazine ve İller Bankası'na olan borçlarının toplamı 1 katrilyon 84 trilyon liraya ulaştı
Emin Varol / Ankara
Bayındırlık ve İskan Bakanlığı'nın yaptığı araştırmaya göre temmuz ayı sonu itibarıyla toplam 15 büyükşehir belediyesinden 13'ünün Hazineye ve İller Bankası'na olan borçlarının toplamı 1 katrilyon 84 trilyon lira olduğu belirlendi. Belediyelerin bu borçlarının 1 katrilyon 13 trilyon 224 milyar lirası Hazine'ye, 70 trilyon 788 milyar lirası ise İller Bankası'na ait.
Bakanlığı verilerine göre bu korkunç tabloya, belediyelerin SSK, vergi ve Emekli Sandığı'na olan borçları da dahil değil.
Büyükşehir belediyelerinin Hazine ve İller Bankası'na olan borçlarının yanı sıra Fakir Fukara Fon'u olarak bilinen, Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Fonu'na da borçları bulunuyor. Büyükşehir belediyeleri dahil Türkiye'deki tüm belediyelerin vergi dairelerine 97 trilyon 778 milyar, SSK'ya 41 trilyon 809 milyar lira, Emekli Sandığı'na 5 trilyon lira, Geliştirme ve Destekleme Fonuna 4 trilyon 148 milyar lira, 897 milyar lira da Fak - Fuk Fon'a olmak üzere toplam 149 trilyon 659 milyar lira borcu bulunuyor.
Ankara borç şampiyonu
Yapılan araştırmaya göre 13 Büyükşehir Belediyesi arasında en fazlo borcu olan belediyenin Ankara Büyükşehir Belediyesi olduğu ortaya çıktı. Ankara Belediyesi'nin, Hazine'ye ve İller Bankası'na toplam 647 trilyon 716 milyar 117 milyon lira borcu bulunuyor. Ankara'nın bu borcu tüm 13 büyükşehir belediyesinin devlete olan borcunun yarısından fazlasına karşılık geliyor. Ankara'nın toplam 647 trilyonluk borcunun 595 trilyon liralık bölümü Hazine'ye, 932 milyar liralık bölümü ise İller Bankası'na ait.
İkinci sırada İstanbul
Borç batağına saplanan büyükşehir belediyeleri arasında ikinci sırada 165 trilyon 398 milyar 630 milyon liralık borcu ile İstanbul Büyükşehir Belediyesi geliyor. Bu borcun 4 milyar lirası İller Bankası'na, 165 trilyon 394 milyar lirası ise Hazine'ye ait.
Devlete katrilyonlarca liralık borcu bulunan belediyeler arasında üçüncü sırada İzmir Büyükşehir Belediyesi bulunuyor. İzmir'in 123 trilyon 119 milyar 175 milyon liralık toplam borcunun 121 trilyonu Hazine'ye, 383 milyar liralık bölümü ise İller Bankası'na ait.
Borçsuz belediyeler
Araştırmaya göre Hazineye ve İller Bankası'na borcu olmayan büyükşehir belediyelerinin bulunduğu da saptandı. Toplam 15 belediyeden sadece Samsun ve Kayseri büyükşehir belediyelerinin ne Hazine'ye ne de İller Bankasına tek kuruş borcu bulunmuyor.
Devlete en az yük olan büyükşehir belediyesi ise Diyarbakır. Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi'nin Hazine'ye tek kuruş borcu yok. Belediyenin İller Bankası'na da sedece 2 milyar 795 milyon lira borcu bulunuyor.
Borçların nedeni
Belediyelerin İller Bankası'na olan borçları ağırlık olarak banka programına alınan yatırımlarından ve kendi ihtiyaçlarından dolayı kullandıkları kredilerle birlikte,
araç gereç alımı için ihtiyaç duydukları banka kefaletlerinin ödenmeyen taksitlerinden kaynaklanıyor.
Belediyelerin diğer kurumlara olan borçları belediyelerin çalıştırdıkları işçi ve memurlarının maaşlarından kestikleri vergi, Emekli Sandığı ve SSK primlerini ilgili kurumlara zamanında ödememelerinden kaynaklanan ve yıllarca biriken borçlar. Belediyelerin borçlarının bir kısım da Hazine garantörlüğünde kullandıkları ancak ödeyemedikleri dış kredilerden dolayı Hazine'ye ve İller Bankası'na intikal etmiş borçlar.
Hükümet önlem alacak
Bayındırlık ve İskan Bakanı Koray Aydın, belediyelerin bir katrilyon lirayı aşan borç tablosunu geçen hafta cuma günü yapılan Bakanlar Kurulu'nda bakanların gözlerinin önüne serdi.
Bu acı tablo karşısında şaşkına dönen bakanlar, aralarında bir komisyon oluşturarak bu borçların nasıl kapatılacağını görüşmeye karar verdiler. Komisyon çalışmalarında belediye borçlarının tasfiyesi için ortaya bir model konulması amaçlanıyor.
Sorunların kaynağı partizanlık
Halkın içme suyundan doğalgazına, şehiriçi ulaşımından çöplerinin toplanmasına kadar en hayati konularında muhatabı belediyeler. Ama yıllar içinde Türkiye'deki belediyeler iyi yönetilememekten ya da ülkedeki iktidarla belediyedeki iktidarın ayrı partilerde olmasının getirdiği partizanca tutumlar yüzünden parasız kaldı. Parasız kalan belediye borçlandı. Kimi zaman yurtiçinden kimi zaman da yurtdışından.
Ankara Belediye Başkanlığı sırasında Murat Karayalçın'ın başta metro olmak üzere başkentin sorunlarını çözmek için Japonya'da tahvil satması dış borçlara bir örnek. Daha sonra belediye başkanı olan Melih Gökçek bu borcu ödemeyince yük Hazine'nin sırtında kaldı. Belediyeler içeride ise çalışanlarının primlerini yatırmayarak SSK'ya, maaşlarını ödemeyerek işçilerine, vergi yükümlülüklerini yerine getirmeyerek Maliye'ye ve
son olarak da kendi taşeronlarına borçlandılar.
Gelir getirici kaynaklar da yaratamayan belediyeler hep devletten destek beklediler. Kimi zaman da kazandıkları paraları, aldıkları adamları, yaptıkları ihaleleri gözlerden sakladılar. Bu amaçla vakıflar kurdular. Bu vakıflarla bağış adı altında büyük paralar topladılar.
Belediyelerin kurdukları iktisadi teşekküller de zarar etti. Çünkü şirket statüsünde kurulan bu iktisadi teşekküller
devlet ihale kanununa göre ihaleye çıkmıyorlar. İhaleye "istedikleri" şirketleri mektupla davet edebiliyorlar. Bu ihaleler sık sık "siyasi kararlarlar" alındığı ve "işlerin belediye yönetimlerine yakın şirketlere verildiği" şeklinde eleştirilere uğruyor.