Ekonomi BMW’nin öteki 100’ü!

BMW’nin öteki 100’ü!

13.03.2016 - 02:30 | Son Güncellenme:

Almanya’nın “üç lüks silahşörü”nden biri olan Bavyeralı BMW, bu yıl bir asırlık olmanın mutluluğunu yaşıyor. Üretim macerasına ‘havada’ başlayan BMW, 100. kuruluş yıldönümünü artık ‘karada’ kutluyor

BMW’nin öteki 100’ü

Aslına bakarsanız bu yazı, Alman üretici Mercedes’in, uzun yıllardır rakibi ve hatta bir miktar da “düşmanı” olan BMW için ilanlar vermesiyle ortaya çıktı. Çünkü onca yenilik peşinde koşarken, BMW’nin 100. yaşgününü kutlamayı unutacaktım.
Ne mi vardı ilanda? Mercedes-Benz, ilanda ve kısa filmde BMW’ye “100 yıllık rekabet için teşekkürler. İlk 30 yıl oldukça renksizdi!” diyerek hem jest yapmış, ancak aynı zamanda da kendisinin otomobil üretimi konusunda 30 yıl daha eski olduğunu vurgulamış.
“Nasıl yani?” demeyin, hemen konuyu açıyorum...
BMW, aslen hayatına bir otomobil üreticisi olarak başlamadı, bu biiirrr. Zaten bunu başta da söyledim farkındaysanız. Onun hikayesi “havada” yani uçak motorlarıyla başladı. Uçaklar için motor geliştiren ve üreten küçük “Rapp Motor”un, uçak üreticisi “Otto Werke” ile birleşmesi, 1916’da da yeni kurulan şirkete Almanca’da “Bavyera Motor Fabrikası” yani kısaca “BMW” adı verilmesiyle ortaya çıktı. Zira bu şirketin de asıl kuruluş amacı, Rapp’ın geliştirdiği ve hükümetin sipariş ettiği 600 uçak motorunun üretilebilmesi içindi. Bu motor da, şirkete Daimler’den gelen dahi mühendis Max Friz’in eseriydi. Yeni şirket ise, Avusturyalı Franz Josef Popp’un...

Haberin Devamı

BMW’nin öteki 100’ü


Ve asfaltlara iniş!
Friz’in geliştirip, BMW’nin ürettiği bu motor, hayli başarılı olmuş elbette. Zira motorun özelliği, uçağı en yüksek irtifaya çıkarabilmesiymiş. Bu sayede 1919’da kapalı pilot kabini bile olmayan bir uçak, 10 bin metrelik irtifaya çıkarak rekor kırmış...
Ancak Versay Anlaşması’yla Almanya’nın uçak ve uçak motoru üretmesi yasaklanınca, şirket başka arayışlara girmiş ve fırsatı “karada” aramış. İşte, markanın bizim de bildiğimiz serüveni, aslında burada başlıyor zaten. Friz, 1920’lerin başında küçük bir boxer motodr geliştirir. Bundan sonra da ilk motosiklet gelir. Yani BMW’nin motosiklet üretimi deneyimi, otomobilden daha fazla, bu da kesin bilgi!
İlk BMW logolu otomobil ise, 1927’de ortaya çıkmış. BMW o zamana kadar otomobil üretimi yapan, ancak zor durumda olan Eisenach Taşıt Fabrikası’nı satın alıp, orada İngiliz lisansıyla üretilmekte Austin’di. Aslında bu çok da “garip” karşılanacak bir durum değildi o zaman. Zira Austin’in geliştirdiği aynı otomobil örneğin ABD’de “Bantam”, Japonya’da “Datsun” tarafından da üretiliyordu. BMW de, bu kuralı bozmadı ve sadece logosunu yerleştirip “Dixi 3/15” olarak üretip satışa sundu.

Haberin Devamı

BMW’nin öteki 100’ü


Asla ucuz olmadı...
Tabii bu otomobil, bugünkü BMW’ler gibi “anasının karnından” süper güçlü ve “fıttırı fıttırı” arkası kaydırılabilecek, patinaj çekecek bir otomobil değildi. Kaputunun altında hepi topu 15 beygircik yatıyordu. Markanın kendi geliştirip, ürettiği ilk model ise, BMW 3/20 (20 HP gücünde) oldu. Bu otomobil, bağımsız süspansiyonlarıyla konforluydu, lüks otomobil havası taşıyordu. Ardı ardına yeni modeller üretmeye başlayan BMW, bir yandan ailelere diğer yandan da lüks araç sevenlere hitap etmeye çalışıyordu.
İlk gerçek spor otomobilini ise, 1936 yılında geliştirip üretti. Dönemin en alımlı modeli olan 328 pek çok yarışta başarılar elde edip, BMW hanesine bolca “prestij” yazdırdı.
BMW’nin otomobilleri, hiç de “ucuzluk” iddiasında değildi. Üstelik de Hitler’in “1000 Mark’lık ucuz halk otomobili” talebine hiç uymuyordu. Nitekim 1937’de Volkswagen Bettle yani “Kaplumbağa” 1000 Mark’ın altın bir fiyata satılırken, BMW’nin üstü açık 327 modelinin “giriş seviyesi” 7 bin 500 Mark civarındaydı. Ancak bu, markanın yükselişini durduramadı.
Bavyeralı üretici, 1952’de ilk lüks “sedan” modeli 502’i, 1955’te de ilk “mikro” otomobili olan “Isetta”yı üretti. 1956’da ürettiği “507”, markanın en havalı ve efsane iki kişilik otomobili olurken, Elvis Presley gibi hayranlar da kazandı. 1962’den itibaren ise markanın “modern otomobiller çağı” başladı. “1500”, “2002”, efsanevi “3.0 CS” bunlardan birkaçıydı.

Haberin Devamı

BMW’nin öteki 100’ü


Mercedes ilanının aslı!
Tüm bu gelişmeleri, modelleri tek bir yazıya sığdırmak için uğraşacak değilim elbette. Zira BMW tarihi, artık neredeyse ansiklopedi boyutuna gelmek üzere. Ancak bir şeyi atlamayayım dedim: Mercedes’in ilanının asıl nedenini...
1959 yılındaki yönetim kurulu toplantısında, önceki yılın bilançosu incelenirken, bazı üyeler itirazda bulundu. Onlara göre şirket sürekli zarar ediyordu ve yeniden yapılandırılmalıydı. Bunun da yolu, şirketi Daimler’e yani rakibine satmaktı! Zaten Daimler de, bunun için “sınırlı bir süre için geçerli” teklifini yapmıştı bile...
Yönetim kurulunda önemli tartışmalar yaşandı. Evet şirket zararda olabilirdi ama yeni geliştirilen BMW 700 için şimdiden 30 bin sipariş alınmıştı. Daimler-Benz’in teklifine cevap bile verilmedi ve süre doldu. Şirkette en önemli hissedar konumundaki Herbert Quandt, sermaye artırımına en yüksek miktarı vererek, çoğunluk hisseye sahip oldu. Böylece BMW, bağımsız şekilde yoluna devam etme kararı alırken, Mercedes ile “husumet” dönemi de başlamış oldu. Yani ilanın hikmeti buydu!
Bununla birlikte Quandt ailesi, halen BMW’nin hissedarları arasında, bilginiz olsun...

Haberin Devamı

BMW’nin öteki 100’ü


Yetmedi belki, ama...
Evet, yazının sonuna geldim. Yerim pek yetmedi belki ama, amacım tüm bilgileri anlatmak değildi zaten. Sadece “detaylar”ı yazmaktı.
O zaman, aklımda kalanları da kısaca söyleyeyim: BMW’nin logosunun uçak pervanesini mi yoksa Bavyera’nın renklerini mi temsil ettiği halen tartışma konusu. Bugün bağımsız “i” markasıyla ürettiği elektrikli araç macerasında ilk denemeyi 1972 yılında yapmıştı. Markanın merkez binası, “4 silindirli motor”u temsil ediyor. Marka, klasik modellerine parça üretmek için eski motosiklet fabrikasını geri satın aldı. İlk yol bilgisayarını da 1976’da kullanmaya başladı... Eyvahhh, bitti!