Brexit dönemeci

Piyasalarda veri ve gelişme odaklı seyir, kritik seviyelerin test edilmesine neden oluyor. Yaklaşık iki ay önce 87.000 sınırına dayanan BİST 100 Endeksi’nde 74.671 seviyelerine kadar gerilemeler yaşanırken dolar kuru hafta içerisinde 2.96’ya kadar yükseldi. Kötümser beklentileri fiyatlayanlar mevcut pozisyonlarını bozarak beklemeye geçti. Zira Fed, TCMB ve Brexit sonuçlarının netlik kazanması ile birkaç basamak yukarıdan açılan pozisyonlar beklentilerin dışında gelebilecek sonuçlar ve aşağı fiyatlamalardan korunmanın sigortası olarak görülmekte. Piyasalardaki endişelerin doruk noktaya çıkması emtialardaki hareketlenmeyi artırdı ve altın yeni rekorlar kırdı. Cumhuriyet altını 831 TL’ye kadar yükselirken ons bazında da 1.311 doları aştı. Volatilitenin bir kez daha artan tansiyon ile birlikte yükseldiğini gördük. Stres yönetimi ve fiyat dalgalanmaları bugünlerde yatırımcıları fazlasıyla etkiliyor. Bu fiyat hareketlerindeki oynaklığın 23 Haziran sonrasında ilk fiyatlamalar yapıldıktan sonra azaldığı görülecektir.

Kademeli alıma devam

Düşen fiyatlar hisse senetlerinde kritik destek seviyelerinin test edilmesine neden oldu. Bankalarda 16 yılın en düşük seviyeleri test edilirken güçlü trendlerin aşağı kırıldığı görüldü. Fiyatlardaki düşüşe rağmen teknik göstergelerde dipler bir önceki taban seviyelerin üzerinde oluşuyor ve BİST 100 Endeksi’ndeki düşüşle uyumsuzluk görüntüsü veriyor. Bu da piyasalarda bir dönüş sinyali olabileceğine işaret etmekte. BİST 100’de ilk desteğin 75.000-74.500’de bulunduğu görülüyor. Altına inmesi halinde 73.500 test edilecektir. Olumlu gelişmelerin yaşanması durumundaysa 77.700-80.000’e doğru bir hareket yaşanacaktır. Yatırımcılar, hisse senetlerindeki her düşüşü kademeli alım fırsatı olarak değerlendirebilir.

FED’İN KARARI MERKEZ’İN ELİNİ RAHATLATTI

Fed’in faiz artırımına gitmemesiyle birlikte Merkez Bankası’nın eli rahatladı. Bu nedenle 21 Haziran’da gerçekleşecek toplantısında bankanın faiz koridorunun üst bandında 50 baz puanlık bir indirim yapması bekleniyor.
Ancak Fed’in de göz önünde bulundurduğu Brexit öncesi, daha temkinli hareket ederek 25 baz puanla da yetinmesi olası. Bilindiği gibi İngiltere’de 23 Haziran’da yapılacak referandum ile ülkenin Avrupa Birliği içinde kalıp kalınmayacağı oylanacak. Brexit, İngiltere’nin AB’den ayrılmasını ifade ediyor. Referandumdan çıkacak olası bir evet kararı ister istemez siyasal ve ekonomik alanlarda sonuçlar doğuracaktır. Ayrılma kararı beraberinde global piyasalarda sert dalgalanmalara neden olacaktır.
23 Haziran’da İngiltere’nin AB’den ayrılma yönünde irade belirtmesi durumunda diğer piyasalarda olduğu gibi Türkiye piyasalarında da sert hareketlere neden olabilecek. Kur ve faizlerin artması gündeme gelecek. Statünün korunması halindeyse yani AB içinde kalınması yönünde bir kararın çıkması durumundaysa özellikle dolar kurundaki düşüş eğiliminin devamına imkan sağlanacak.

Ayrılma halinde dolar yükselir

Referandumda AB’den ayrılma yönünde bir kararın çıkması halinde, dolar/TL kurunun 3 seviyesine doğru hareket etmesi beklenmeli. İngiltere’nin AB’den ayrılmama kararının ağırlık bulması halindeyse dolar kuru 2.90 TL’ye doğru aşağı yönlü bir eğilim sergileyecektir. Faizlerdeyse, Merkez Bankası’nın beklenen bir faiz indirimine rağmen referandumda çıkacak ayrılma kararı neticesinde yükselme baskısı gündeme gelecektir.
Kamuoyu yoklamaları takip edildiğindeyse sonucu kararsızların oylarının belirleyeceği anlaşılıyor. Genel beklenti ise radikal değişikliklere pek de alışık olmayan İngilizlerin kararsız olanlarının sandık başında mevcut statüden yana tavır alacağı yönünde. Bu nedenle AB’den ayrılma yönünde bir kararın çıkma ihtimali mevcut anket sonuçlarına rağmen düşük görülüyor. Fiyatlara bakıldığında da İngiltere’nin AB’den ayrılması yönündeki olasılığın fiyatlandığını söylemek zor. Böyle bir sonuç çıkması halinde etkisi negatif olacaktır.