Türkler'in, binlerce yıllık tarihlerinde hayati önem verdikleri üç şey oldu: "At, avrat ve silah."
Ancak üçünü de, baskı altında tutarak, gelişip dünyaya açılmasına, başarılı olmasına izin vermediler. Ama geç de olsa dünya Türkiye'deki cevherleri keşfetmeye başladı.
Bunun
son örneği, Türk'ün tarihi kadar eski olan silah sektöründe yaşanıyor.
Vursan, 1990'da kurulmasına rağmen, tarihi
yarım asra dayanan bir firma. Yarı otomatik avcı tüfeğinin ilk imalatçısı, pompalı tüfek pazarının
yüzde 60'ına hakim. Yılda 25 bin adet tüfek, İstanbul Dudullu'daki fabrikada, en son silah teknolojisi ile üretiliyor. Üretimin yüzde 20'si dış pazarlara ihraç ediliyor.
Bu haliyle küçük bir KOBİ niteliğinde Vursan. Ancak, başarıları boyunu aşmış.
Vursan, son olarak Mısır Emniyet Teşkilatı tarafından açılan 4 bin adetlik pompalı tüfek ihalesini kazandı. Üstelik Benelle, Frankie, Amerikan Mozberk gibi bu sektörün uluslararası devlerini geride bırakarak.
Vursan Yönetim Kurulu Başkanı Yavuz Yollu, Mısır'daki ihaleye 10 uluslararası firmanın katıldığını söylüyor. Numune silahlar yoğun testlere tabi tutulmuş. Ancak hiçbiri Vursan'ın kalitesi ve fiyatıyla boy ölçüşememiş. Mısır polisi, gelecek ay, ihaleye bile çıkmadan 4000 adetlik bir parti tüfek siparişi daha verecek Vursan'a.
Satış ve pazarlama müdürü Ertuğrul Gazioğulları'ndan, Vursan'ın dünyanın birçok ülkesine ihracat yaptığını öğreniyoruz. Bu ülkeler arasında Japonya, Bulgaristan, Pakistan, Malta, Kuveyt, Lübnan, Yeni Zelanda, Kazakistan, Malezya, Romanya gibi ülkeler var. İlginç ama Yunanistan da önemli pazarları arasında. "Türk malı" damgası koymayarak Yunanistan'a yılda 2 bin civarında av tüfeği satılıyor. Halen Sudan Hükümeti ile 4000 bin adetlik bir silah ihalesi için görüşmeleri sürüyor.
Devletten destek almak bir yana bol bol köstek gören silah sektörü son olarak MGK'nın 28 Şubat kararları ile sarsılmış. Refah tabanının pompalı tüfeklerle silahlandığına dair çıkan haberler sonucunda MGK, pompalı tüfek satışını sınırlayınca, satışlar bıçak gibi kesilmiş. Yavuz Yollu'nun verdiği bilgiye göre, Türkiye'de merdiven altı olarak tabir edilen şekilde yasadışı tüfet üretimi yapan 200'ün üzerinde işletme var. Bunlara hiçbir denetim getirilmemiş. Yani olan, yasala uygun üretim - satış yapan, vergisini veren birkaç şirkete olmuş.
Bu dönemde, İtalyanlar'ın 500 yıllık silah üreticisi Baretta ile ortaklık görüşmeleri yapan Vursan'ın bu planları da suya düştü. Yollu; "Görüşmeler sonuçlanmak üzere iken satışlar kesildi. Baretta yetkilileri, `sizinle iş yapmayı çok isteriz ancak Türkiye gibi son derece istikrarsız bir ülkede yatırım yapma riskini alamayız diyerek çekildiler'" diyor.
DÜNYA çapında başarı kazanan Türk silah sektörü, vatanında üvey evlat muamelesi görüyor. Türk Emniyet Teşkilatı, açtığı ihalelere Türk firmalarının katılmasına izin vermiyor. Son olarak 10 Eylül'de 40 bin adetlik bir tabanca ihalesi açıldı. Sektörün en büyüğü iki şirketin, Sarsılmaz ve Vursan'ın tabanca üretme izni var. Teknolojileri de buna uygun. Ancak, ihaleye yerli firmalar katılamıyor. Vursan'cılar bu çelişkili durumu, geçen yıl Cumhurbaşkanı Demirel'e iletmişler. Ancak ihalenin bir yıl ertelenmesinden başka bir sonuç alınamamış.