Gelecek Türkiye’nin

Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci, “Türkiye olarak önümüzdeki dönemde dünyada en büyük istikbal vadeden ülkelerden biriyiz. Bu kadar çok yatırım fırsatının olduğu bir ülke yok” dedi. Zeybekci, “2018 dış ticaret için zor bir sene olmayacak. 2017’den daha iyi bir yıl olacak. KGF başarılı bir adım oldu, şu anda bir talep yok. Eldeki potansiyel henüz dolmadı” diye konuştu

8. İstanbul Finans Zirvesi’nde gazetecilerin sorularını yanıtlayan Zeybekci, bankacılık sektöründe paranın maliyetine bakıldığında esneyebilecekleri geniş bir alanın olduğunu belirterek, “Bu maliyetlerin aşağı çekilmesi, faizlerin aşağı inmesi lazım. İki üç puanlık bir alan var sanırım burada” diye konuştu. Kuzey Irak Yönetimine yönelik açıklamalarına ilişkin bir soru üzerine Zeybekci, şunları kaydetti:

‘Irak çok önemli’

“Sözlerimin hiçbir yerinde ‘Kuzey Irak’a ambargo uygulanmamalı’ diye bir ifade yok. Ambargo, ekonomik yaptırımlar çok ciddi şeylerdir. Bununla ilgili Cumhurbaşkanımızın ve Başbakanımızın söylediği sözler bizim için bağlayıcıdır ve uyulması gereken talimatlardır. Irak, bizim önemli ticaret ortaklarımızdan biri. Yaklaşık 8 milyar dolar civarında ihracat hacmimizin ve ekonomik menfaatimizin olduğu bir ülke. Bunun yaklaşık olarak 2,5 milyar dolarlık kısmı kuzey, geri kalan kısmı güneyle. Türkiye ekonomik menfaati olan ülkedir, uzaktaki ülkelerin Irak ile ilgili şöyle olsun, böyle olsun söylemleri farklı.”

‘OHAL tartışması yanlış’

Olağanüstü Hal ile devam etmenin Türkiye’nin tercihi olmadığına dikkati çeken Zeybekci, şöyle konuştu:

“Bu gereklilikler ortadan kalktığında gerek Cumhurbaşkanımız, gerek hükümetimiz olarak bizim kararlılığımız OHAL ortamından çıkmaktır. Bunu polemik malzemesi haline getirmek, ‘OHAL’i isteyenler ve istemeyenler’ diye tartışma başlatmak son derece yanlıştır. Türkiye’de gereklilikler ortadan kalktığında aklı başında olan hiç kimse OHAL’i istemez. Global bir ekonomi, gelişmiş bir demokrasi olan Türkiye, 15 Temmuz ihanetinin müsebbipleriyle ilgili gereklilikler ortadan kalkınca OHAL’den çıkmalı.”

Fintech’e destek...

Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek, “Türkiye’de önümüzdeki dönemde Varlık Fonu bünyesinde butik yatırım bankacılığı da geliştirilebilir ama mevcut kalkınma bankasının da daha ticari esaslara göre faaliyet göstermesine yönelik olarak bir çalışmayı bitirdik. Yakında onu da meclise göndermeyi ümit ediyoruz” dedi.

Şimşek, “Finansal Teknolojiler ve Risk Yönetimi” ana temasıyla düzenlenen 8. İstanbul Finans Zirvesinin (IFS 2017) açılışında yaptığı konuşmada, teknolojinin hemen hemen yaşamın bütün alanlarında çok başat bir rol oynayacağını söyledi.

‘Yasal düzenleme’

Finans ve bankacılık sektörünün dünyada çok geliştiğini dile getiren Şimşek, fintech konusuna eğilinmesi halinde bu alanda ihracatçı konumuna gelinebileceğini aktardı.

Şimşek, bu konudaki yatırımların henüz Türkiye’de sınırlı olduğunu kaydederek, dünyada fintech şirketlerine fon akışının 2015 yılında zirveyi görerek 47 milyar doları bulduğunu, bu alana yatırımcıların fon aktarmayı sürdüreceğini ifade etti.

Sektöre bu alana yatırım çağrısında bulunan Şimşek, “Bu konuyla ilgili gerek yasal düzenleme gerek teşvikler konusunda biz her türlü yardımda bulunacağız” diye konuştu.

‘Geleceğin bankaları teknoloji şirketleri’

Vakıfbank Genel Müdürü Mehmet Emin Özcan da Türk bankacılık sektörünün altyapı ve insan kaynağı itibarıyla dünyanın en iyi bankalarıyla boy ölçüşecek seviyede olduğunu söyledi.

Özcan, “Geleceğin bankaları, bankacılık lisansı olan teknoloji şirketleri olacaktır” dedi.

IFS Danışma Kurulu Başkanı Murat Yülek ise yaptığı konuşmada, İstanbul Finans Zirvesinin ana temasını bu yıl finansal teknolojiler olarak belirlediklerini belirterek, finansal teknolojilerin para politikasından finansal akımlara kadar ne gibi etkileri olabileceğini görmeye çalışacaklarını söyledi.

Halkbank Genel Müdürü Osman Arslan ise dünya genelinde her geçen gün toplumsal entegrasyonu daha da artan mobil cihaz kullanımının finansal teknoloji alanında birçok yeniliği beraberinde getirdiğini belirterek, sürekli gelişen teknolojinin
bankaları da etkilediğini ifade etti.

Dijital bankacılık kavramının bankacılık sektörünü baştan aşağı dizayn ettiğini vurgulayan Arslan, “Birçok banka finansal teknoloji çözümleri sunan şirketlerle iş birliği yapıyor. Önümüzdeki süreçte fintech alanında yatırımlar daha da artacak ve işlem hacmi bir hayli yükselecek” şeklinde konuştu.

Ateş dijital para krizi bekliyor...

Denizbank Genel Müdürü Hakan Ateş, Türkiye’nin geçen yıl 15 Temmuz darbe girişiminin getirdiği ağır dönemi çeviklikle atlattığını söyledi. Ateş, “KGF mekanizması ve diğer mali tedbirlerle bu krizin atlatılması için çok iyi bir ön alındı. KGF’nin başarısını takdir ediyorum ve alkışlıyorum” dedi. Dijital bankacılık konulu panelde konuşan Ateş, “Bir kehanette bulunayım; bundan sonraki ilk büyük kriz ve batış dijital coin’ler ve bu tür yeni tür teknolojilerden çıkacak. Bu konu, tehdidiyle beraber geliyor” uyarısında bulundu. Türk bankacılığında gelir-gider rasyosunun 40’larda olduğunu aktaran Ateş, Mobil bankacılığa yatırım yapan, doğal olarak masrafı azalacağı ve buna göre de gelir-gider rasyosu düşeceği için kazanan olacak. Bunu yapamayan kaybeden olacak” dedi.