Nisan'dan itibaren IMF'le şok program

Başbakan Yılmaz, IMF ile müzakerelerden 3 ay sonra sonuç alınacağını ve istikrar programının Nisan'dan itibaren uygulamaya konulabileceğini bildirdi

IMF'nin Türkiye'ye önerdiği "şok" programın ilk yılında enflasyonun yüzde 24'e düşürülmesi hedefleniyor
ULUSLARARASI Para Fonu (IMF) ile Anasol - D hükümeti arasında üç aydır süren müzakerelerde henüz sonuç alınmasından uzak olduğunu itiraf eden Başbakan Mesut Yılmaz, "Anlaşamadığımız birçok konu var. IMF'nin teknik mülahazalarının, bizim siyasi mülahazalarımıza uydurulmasına çalışıyoruz" dedi. Başbakan, IMF'nin görüşleriyle yeniden şekillendirilen bir istikrar programının uygulamaya konulması için hedef tarih olarak "üç ay sonrasını" gösterdi.
Yılmaz, "IMF ile aylardır süren bu çalışma ne zaman bitecek" sorusunu, "Gerek benim tahminim, gerekse bizim hedefimiz 1998'in ilk üç ayı içinde bu konuda nihai mutabakatın sağlanmasıdır. Bunun mümkün olacağını tahmin ediyorum. (IMF Başkanı ile) bu görüşmemizde, bu konuda daha net bir izlenim edindim" diye yanıtladı.
IMF yetkililerine göre, Fon ile Ankara arasındaki görüşmelerin "üç ay daha alabilecek olması", Türkiye'nin "birinci yıl hedefleri güçlendirilmiş önden yüklemeli (front - loaded) bir programı uygulamaktan çekinmesinden" kaynaklanıyor. IMF Başkanı Michel Camdessus bu konuyu, "Biz en iyi seçeneği kendilerine sunarız. Ama bunun siyasi açıdan Türkiye'de uygulanıp uygulanamayacağına hükümetiniz karar vermek zorunda" diye anlattı.

IMF'nin önerdiği, Anasol - D hükümetinin ise "siyasi faturasını" düşünerek uygulamakta tereddüt ettiği istikrar programı, son derece katı kemer sıkma önlemlerini içeriyor.
Milliyet'in edindiği bilgiye göre, bu program enflasyon oranının "şok" uygulamalarla bir yıl içinde yüzde 24'e indirilmesini, ikinci yılda yüzde 7, üçüncü yılda da yüzde 4'e düşürülerek sabitlenmesini hedefliyor.
Ancak Anasol - D hükümeti yetkilileri, giderlerin çok ciddi biçimde kısılmasını, ücret artışlarının durdurulmasını gerektiren bu programın toplumun birçok kesiminde rahatsızlık yaratacağını hesaplayarak, IMF'ye "siyasi istikrarı sağlamamız zor olur" mesajı verdi.
IMF ise, ekonomik istikrar programını kredi paketiyle desteklemek için, birinci yılda büyük mesafe katetmeye yönelik "sıkı" bir uygulama üzerindeki ısrarını koruyor. Fon kaynakları, "Daha esnek bir programa giderseniz, yine elimizden geleni yapıp, uluslararası finans çevrelerinin size kapıyı kapatmamasını sağlamaya çalışırız. Ancak doğrudan IMF kredisi veremeyebiliriz" mesajının Ankara'ya iletildiğini belirtiyorlar.

IMF'nin bir başka kaygısını da 1998'de erken seçime gidilmesi olasılığı oluşturuyor. Ancak Yılmaz, bu kaygıları gidermek için "geçici değiliz" mesajını verdi.
Başbakan daha sonra Türk gazetecilerine açıklamasında, hükümeti 2000'e kadar devam ettirmek niyeti taşıdığını, ancak bazılarının da düşürmeye çalıştığını vurguladı ve "Bizim hükümetimizin ömrü konusunda kehanet yapmam doğru olmaz" dedi.
Ancak Başbakan, finans çevrelerine mesajını "Hiçbir zaman geçici bir hükümet gibi davranmayacağımızı söyledim. Hiçbir zaman popülist politika uygulamayacağım. Kalıcı bir hükümet gibi, ülkenin çıkarları ne gerektiriyorsa onu yapacağım" diye özetledi.