03.02.2009 - 01:00 | Son Güncellenme:
FEHİM GENÇ
Krize rağmen büyümeyi planladıklarını kaydeden Büyükçetin, bu süreçte şirket satın almaya öncelik vereceklerini söyledi.
Grammy Ödülleri, Avrupa Futbol Şampiyonası, Wimbledon Tenis Turnuvası gibi dünya çapında organizasyonlara yemek hizmeti veren Compass grubuyla, STFA’nın Sofra şirketinin yüzde 50-50 ortak olduğunu belirten Büyükçetin, Türkiye’de Compass-Sofra adıyla faaliyet gösterdiklerini ifade etti. Büyükçetin, 2 milyon 950 bin lira sermayeli şirketin yılda 300 milyon dolar ciro yaptığını açıkladı.
Kriz, yemeği de vuruyor
Büyükçetin, sanayideki yoğun işçi çıkartmalarının, küçük ve orta ölçekli yemek şirketlerini olumsuz etkilediğini, birçok şirketin kapandığını ya da kapanma noktasına geldiğini söyledi. Özellikle Bursa, Kocaeli, Adapazarı ve Trakya’daki organize sanayi bölgelerindeki işten çıkartmalar nedeniyle bu bölgede hizmet veren birçok yemek şirketinin zor durumda olduğunu kaydetti.
Kayıtlı şirketlere destek
Toplu yemek sektöründe 4 bin 500 ile 5 bin arasında şirketin faaliyet gösterdiğini kaydeden Büyükçetin, bunların sadece yüzde 10’unun kayıtlı olduğunu vurgulayarak, “İşçi çıkartmaları önlemek için işletmelere verilmesi planlanan kısa çalışma ödeneği, mutlaka kayıtlı şirketlere verilmeli, sapla saman birbirinden ayrılmalı” diye konuştu.
Toplu yemek, fast-food’un yarı fiyatına
Şirketlerin kriz zamanlarında ilk olarak yemekten tasarruf etmeyi düşündüklerini belirten Büyükçetin, şunları söyledi:
“Bizde kalite bir yemeğin fiyatı 4-5.5 lira arasında değişiyor. Fast-food’ta en küçük menünün fiyatı bile 10 lira. Yemek maliyeti işletmelerin giderleri arasında alt sırada, ulaştırmadan sonra yer alır.”
‘Kısmayın’
Yemeğin, işyerinde motivasyonun temeli olduğunu belirten Büyükçetin şöyle devam etti:
“Yiyecek, temel ihtiyaçtır ve psikolojik etkisi inanılmazdır. Şirketler yemek çeşitlerini azaltmak ya da açık büfeden tabldota geçmek yerine diğer maliyetleri gözden geçirsinler.
‘Yemeği kendim daha ucuza malederim’ düşüncesinde olanlar yanılıyor. Biz gıda maddelerini büyük üreticilerden alıyor, depolarımıza getirtip mutfaklarımıza dağıtıyoruz. Maliyet avantajımız var.
Hiçbir şirket bizden ucuza malzeme kullanamaz. Bu nedenle şirketler kendi ana işlerine odaklansın.”