13.05.2020 - 11:40 | Son Güncellenme:
Mahmut Ekinci
Stratejist Cüneyt Paksoy konuşmasında şu ifadeleri kullandı:
Dolar endeksinde son durum nedir? Döviz kurlarında gidişat ne yönde? Bu son 2-3 aylık süreçte dolar 7.27'ye kadar çıktı. Gidişat ne yönde olur sizce?
Şunu iyi anlamak lazım. Bir kere normallerin dışında bir dünyada bulunuyoruz. Hem ekonomik açıdan hem sosyal açıdan... Tabi bunun siyasal tarafı var, global ölçekte ekonomi tarafı var. Bir de finans tarafı var. Şu ana kadar yani pandemi sürecinin dünyada bıraktığı ana etki bundan sonra izlenecek yolun bilinmiyor olması. Yeni normal oluşacak bu kesin. Zaten 2008 krizi dünya için ilk uyarıydı. 2008'den 2020'ye kadar yapılanların tam olarak yeterli olmadığını gösteren bir sürecin içinde bulunuyoruz. Sadece pandemiye bağlamak her şeyi mümkün değil.
"2020 KİLİT BİR SENE'
Zaten dünya uzun bir süredir yükselen borç, artan işsizlik, artan gelir dağılımı eşitsizliği, büyüme gibi sorunlarla uğraşıyordu ve bu finans sistemini tehdit ediyordu. Finans siteminin bu tehditi ortadan kaldırmak için 2008 sonrası Fed bilançosunu 4.5 trilyonlara çıkardı hatırlarsın. Avrupa Merkez Bankası hemen akabinde ciddi adımlar attı. Japonya zaten yıllardır resesyonla uğraşıyor. Yıllardır ciddi parasal genişleme uyguluyor. Neredeyse sınırsız... Limitsiz... Çin bundan 4 majör büyük merkez bankası. Aynı şekilde hamlelerini yapıyor.
2020 kilit bir seneydi. Tam bunu söylerken işte virüs gibi bir süreç şu ana kadar yapılan şeylerdeki ana hatayı bize gösterdi. Basılan onca para reel sektöre global ölçekte dokunmadı. Daha çok finans siteminin içinde kaldı. Büyük ölçekli şirketlerin eleman almak yerine teknolojiyi de kullanarak eleman kısıtlamasına gitmesi finansal sistemde özellikle tahvil piyasalarında ciddi bir problemi ortaya çıkardı. Küresel ölçekte şu an içinde bulunduğumuz ortam bunu gösteriyor. Farkındaysan bütün Merkez Bankaları sınırsız ve limitsiz... Fed'in bugün bütün adımlarına bak olağanüstü adımlar bunlar.. Tarihinde üst üste olağan üstü adımlar attığı bir dönem yok.
"KAMU DEVREYE GİRDİ"
Bu arada ilk defa 2008'den sonra bir şey oldu. Kamu da devrede. Finansal önlemlerle beraber, mali önlemlerde bütün devletlerin gündemine geldi ve bunu uyguluyorlar.
Bu kadar atılan adıma rağmen dolar endeksi yüksek kalmaya devam ediyor. Bu çok önemli. Dolar endeksi neden yüksek kalıyor? Çünkü hali hazırda virüs ne zaman tepe yapacak? Yeni dalgalar gelecek mi? Çünkü biliyorsun normalleşme adımlarına geçtik. Avrupa'da ve Amerika'da başladı. Şimdi sahadaki başarı çok önemli. Normalleşme adımı yaparken virüs tekrar ikinci üçüncü dalgalar şeklinde gelememesi aşağı eğimin grafiklerde devam etmesi bu atılan adımların yeterliliği ve başarısı için de çok önemli. Fakat piyasa bunu görmek istiyor. Piyasa bunu görene kadar da risk modunu canlı tutacak. Bunu da en çok dolar endeksinden görüyoruz. Dolar endeksi 100 sevilerinde. Bundan yıllar önde 120 binler görmüştü. 100'ler çok psikolojik eşik. Daha önce biliyorsun bir 103, 105'lere gitmiştik 2017'de bu krizin sırasında da bir 100'ün üzerini denedik.
Fed şu an bilançosunu 7 trilyona yaklaştırdı. Bu kadar dolar likitidesi varken normal şartlarda dolar endeksi aşağılara gelmesi gerekirken gelememesinin yegane sebebi piyasa net gerçeği görmek istiyor. Virüsü arkada bıraktığımızı görmek istiyor. Hasar tespitinin yapılasını görmek istiyor. Ondan sonra işler normalleştikçe dolar endeksi de normalleşecek. Bu kadar yüksek bir dolar endeksi global ölçekte dolar baskısı meydana getiriyor. Özellikle gelişen ülkeler için.
Gelişmiş ülkelerde bundan payını alıyor: İşte euro dolar paritesinde bunu görüyoruz. Sterlin dolarda bunu görüyoruz. Daha çok gelişen ülkeler işte; Brezilya riyali , Rus rublesi bunlar yılbaşından bu yana baktığımızda yeni tepeler görmeleri dışında ciddi de değer kayıpları yaşadılar.
Dolar /TL denklemine bakarken işin bu tarafını gözden kaçırmamak gerekiyor. Dolar/TL'de bütün para birimleri gibi bir değer kaybı içinde fakat diğer gelişen ülkelere nazaran şimdilik değer kaybımız sınırlı. Bu önemli. Çünkü biz 2018'de ciddi bir kur manipülasyonu yaşadık. Biz o yaşadığımız süreçte yeni ekonomik programın disiplin dengelenmesi sürecinde önemli kararlar aldık. Olabildiğince dış toplara karşı finans piyasamızı korunaklı hale getirme çabaları içinde olduk.
Ama tabi işin bir de kaynak boyutu var. Her ülke günde belli kaynağa ihtiyaç duyuyor. Ek kaynağa... Çünkü önemli teşvikler alıyor. Bu önemli teşviklerin önemli bir takım maliyetleri var. Bu maliyetlerle mücadele etme adına kısa vadeli bir takım tedbirler de gerekiyor. İşte şu an dolar TL'de fiyatlanan dolar endeksi dışındaki ikinci önemli iç dinamik bizim Merkez Bankamızın hali hazırda yürütüğü Swap anlaşmaları.
An itibarıyla dolar/TL tarafında bir iki günlük 7.27'leri gösterdi bize ama şu an 7 TL'nin altında haber akşını takip ediyoruz. Dolar endeksi gelişmeleri ve merkez bankasının swap tarafında diğer merkez bankalarıyla yapacağı görüşmeye bağlı olarak şekillenecek önümüzdeki dönemde.
"ALTIN HEP MASADA KALACAKTIR"
Biraz da gram altın konuşalım. Gram altında rekor 393 TL biliyorsunuz. 2019 yılının Aralık ayından bu yana yükselen bir altın grafiği var. Bu emtiada beklentiler ne yönde?
Çok nadir aynı kolerasyonu gösterirler. Bu durumda ortamın ne kadar streste olduğunu gösterir. Daha virüs yokken dahi biz jeopolitik riskleri konuşuyorduk. Finansal riskleri konuşuyorduk. Büyüme gelmemesi durumunda ciddi rakama ulaşan küresel ölçekteki borçların ödenebilirliğini konuşuyorduk. Küresel iklim değişikliklerini bile Fed'in de tanımıyla işin içine katmıştık. Böyle bir ortamda altın zaten büyük resimde hep yukarı trend içinde olan bir emtia. 1000 yıllık süreçte güvenli liman olarak kullanılmış. Şimdi de finansal sitemin en önemli alternatifi. Paranın sorgulandığı, teminatın sorgulandığı bir ortamda altın hep masada kalacaktır.
"GERİ ÇEKİLMELER ALTINDA FIRSAT OLABİLİR"
Kısa vadeye bu hafta ve sonrasına odaklandığımızda ons altın yukarı yönlü seyrini devam ettirecek. Tabiki arada düzeltmeler olabilir. 1730'u geçmedikçe orada önemli bir fibo seviyesi var. Aşağıda 1650 hatta 1600 civarı bir düzeltme gram altına da etki edecek. Çünkü gram altın iki denklemden etki ediyor birincisi dolar/TL ikincisi ons altın. Ciddi bir ralli var. 380-400 rakamları buralar bana alım yeri gibi gelmiyor kısa vadede. Yukarı yönlü yeni potansiyel hedefler var.
380-350 bandı kademeli alım bölgesi gibi geliyor. Altının ons fiyatında 6 ay veya 1 senede 2000- 2200 gibi bir hedef olabilir. Bugüne kadar altına yatırım yapanlar kazandı. Geri çekilmeler altında fırsat olabilir.
Peki bu normalleşme adımları sonrası piyasalar gittikçe normalleşecek. Aşı olayları da gündeme geliyor. Eğer bu durumda güvenli liman olan altında çıkış sizce nasıl olur?
Altının bir özelliği var; güvenli liman gömleğini çıkardığı zaman ya da mola verdiği zaman emtia gömleğini giyiyor. Önümüzde ciddi bir yeni dönem var. Bu dönemde altın geri çekilmeler oluşsa da altında trend bitmez.
Petrol fiyatları pandemi sürecinde 16 dolarlara kadar düştü ikinci dalga yaşanacağı endişeleriyle de bugün yüzde 2'den fazla bir düşüş oldu. Bu düşüş trendiyle ilgili fikirleriniz nelerdir?
Temel hikayede arz-talep problemi var. Ürettiğiniz petrolü satamıyorsanız depolamak durumundasınız. Depolayacak yer kalmıyor. Depolayacak yer kalmadığı süreçte de ne kadar baskılarsanız baskılayın üretimi. Sıfır noktasına getiremeyeceksiniz. Çünkü onunda bir maliyeti var.
Bir de işin Sudi Arabistan ve Rusya'da yaşanan gerginliği boyutu var. Şimdi ikinci şokun gelmemesi için OPEC ve OPEC dışı ülkeler net olarak masada. Bütün buları biraraya getirdiğimizde dengeli bir petrol fiyatına ihtiyacı var dünyanın. Devamlı düşen bir petrol fiyatlaması petrol arz eden ülkeler için olduğu kadar petrol ithal eden ülkeler için de problem. Tamam bir şeyi ucuza alıyorsun güzelde. Petrol ihraç eden ülkelerin global ekonomilerini hesaba kattığımızda işin bir döngü olduğunuz görüyoruz. İthalat- ihracat döngüsünü petrol fiyatları nedeniyle şoka girmemesi için fiyatı en azından 20-40 dolar bandı içinde tutmak gerekir.
"20 DOLARIN ALTINDA HER NOKTADA ALARM ÇALAR"
Bu olduğu sürece birinci safha karşılanmış olur. Petrolün 50 dolar seviyesinde dengelenmesi zaman alacak gibi duruyor. eğer dünya yılın ikici yarsını kurtarma noktasına gelirse fiyatlar yukarı yönlü gidecektir. 50 dolarların biraz daha üstü görülebilir. 20 doların altında her noktada alarm çalar.
Bu petrol fiyatlarının akaryakıt fiyatlarına etkisini de vatandaşlar gördü. Benzin en düşük 4.83 motorin bazı şirketlerde 4.75 liraya kadar geriledi. Bugün şu an litresi 5.67 olan benzine de akşam 19 kuruş indirim gelmesi bekleniyor. Bu gördüğünüz dip fiyatlardan daha aşağı bir fiyat görülebilir mi?
Petrol fiyatlarının aşağı gelmesi Türkiye için pozitif. Çünkü en ciddi girdi maliyetimiz petrol üzerinde. İthalatta kullandığımız ürünler dışında en önemli maliyetimiz petrol. Bu nedenle faturalar ciddi bir şekilde azalıyor. Bu enflasyonla mücadele ederken de önemli. Cari denge noktasında da önemli. Ama tabi şu notu da söylemeden geçemeyeceğim. Neticede önemli ihracat yaptığımız petrol üreten ülkeler var. İhracat döngüsünün de korunması adına petrol fiyatlarının belli bir dengede kalması bizim de işimize gelir.
Ekonomiden sorunlu yönetim özellikle o düşüşü Türkiye'nin lehinde kullanmaya devam ediyor. Tabi burada bir denge fiyatlaması Türkiye için de yerinde olacaktır. An itibarıyla şu an iki tane şey çok önemli. Bugün her şey onun için dizayn ediliyor. Pompa fiyatları ve diğer bütün parametreler dahil. Reel sektörü üretim tarafında tutmak. İstihdam tarafını güçlü tutmak. İşler normalleşmeye başladığı andan itibaren 'v' şeklinde bir dönüşü sağlamak. Türkiye önümüzdeki dönemde yeni tedarik zincirleri arasında önemli bir ülke haline gelecek.
Merkez Bankası Murat Uysal döneminde üst üste faiz indirimlerine gitti. En son ise 100 baz puanlık bir faiz indirimi oldu. Bu yapılan indirimleri nasıl buluyorsunuz? En son yapılan indirim piyasaya nasıl yansıdı?
Bizim bunu bir kere büyük resimden kurmamız gerekiyor. Yeni ekonomi programın 2018 yılının son çeyreğinde başladığında iki amacı vardı. Disiplin ve denge. Yani belli bir disiplin getireceksiniz. Makro tarafta ulaşılabilir hedefler koyacaksınız.
Biz virüs yokken değişim safhasına geçerken büyüme yüzde 3 yüzde 5 civarındaydı. Tabi virüs etkisiyle her ekonomide olduğu gibi bizde de daralma var. Ama o daralma sonrası 'v' dönüşü şeklindeki yükselişin sağlanması için faizi belli düzeyde tutmak gerekiyor.
"BÜYÜK MERKEZ BANKALARININ BASTIĞI PARA HENÜZ DÜNYAYA ETKİ ETMEDİ"
Merkez Bankası kendisine verdiği manevra alanını kullanarak 20'lerin üzerinden kademeli 10'ların altına geldiğini görüyoruz. Enflasyon buna izin verdiği sürece. Çünkü enflasyon üzerinde bir risk getirisi hesaplaması var.
Öte yandan büyük merkez bankalarının bastığı para henüz dünyaya etki etmedi. Onun etki edişini virüs tepe yapıp aşağı yönlü geldikten sonra kalıcı olduğunu göreceğiz. Para dağılmaya başlayacak. Gelişen ülkelerde ciddi şekilde yatırım hareketleri portföy hareketleri görmeye başlayacağız.
Çin'in ABD'deki yatırımları 2019 yılındaki resesyondan bu yana en düşük sevilere geriledi. Pandemi sonrası Çin ve ABD arasında gerilim devam ediyor. Bu genel olarak küresel ekonomiye nasıl yansıyacak? Virüs salgını sonrası dünyayı ve Türkiye'yi neler bekliyor?
Çin'in ciddi bir itibar düzeltmesi yapması gerekiyor. Özür dilemekle olmuyor bu işler. Bugün bu iş global ölçekte büyük bir global pandemiye dönüşmüşse Çin'in ciddi sorumlulukları var. Bu sorumluluklarının karşılığını mutlaka görecek. Yeni ticaret kodlarında ABD ve Çin arasında bir ticaret savaşı olacak bu kesin.