Türkiye’nin krizi dünyadan uzun sürer

Türk Sanayicileri ve İşadamları Derneği (TÜSİAD) Başkanı Arzuhan Doğan Yalçındağ, Türkiye’de krizin etkilerinin 2011 sonuna kadar sürebileceğini söyledi. Türk Girişim ve İş Dünyası Konfederasyonu (TÜRKONFED) Başkanlar Konseyi toplantısı dün Mardin’de yapıldı.
Toplantıda konuşan TÜSİAD Başkanı Arzuhan Doğan Yalçındağ, “İyimser bir senaryo ele alırsak krizin etkileri, dünyada 2010 sonunda, Türkiye de belli bir gecikmeyle 2011 sonunda hafifleyecektir. Ancak uzunca bir süre, yakın geçmişte tecrübe ettiğimiz yüksek büyüme oranlarını yakalayabilmek güç olacaktır” dedi. Yalçındağ, ekonominin güçlendirilmesi için yapılması gerekenleri şöyle sıraladı:
“Verimliliği ve rekabet gücünü artıracak mikro politikalar, enerji arz güvenliği, iş ve yatırım ortamının iyileştirilmesi, öngörülebilen orta vadeli bütçe anlayışını kurumsallaştıran mali kural düzenlemesi, özerk bir Gelir İdaresi, kayıtdışıyla mücadele yüksek ve sürdürülebilir büyümeyi sağlayacak gerçek unsurlar olma özelliğini sürekli koruyacaktır.”

‘Küçülme yüzde 4.1 olur’
Hükümetin yıl sonu için açıkladığı yüzde 3.6’lık daralmayı bile tutturabilmek için çok önemli politika tercihlerine ihtiyaç olduğunu vurgulayan Yalçındağ şunları söyledi:
“2009’un ilk çeyreğinde sanayi üretimi yüzde 20’nin üzerinde daraldı. Bu eğilim mart ayında da devam etti. 2009’un ilk çeyreğinde ekonominin yüzde 8 civarında daralmış olduğu tahmin ediliyor. IMF ile anlaşmanın önümüzdeki haftalarda yapılacağını varsaydığımız zaman, ikinci çeyrekten itibaren ekonomideki daralmanın şiddetinin azalacağını düşünüyoruz.”
Ekonomi yılın son çeyreğinde büyümeye geçse de toparlanmanın yavaş olacağını öngören Yalçındağ, “Yılın bütünü için baktığımızda ekonominin yüzde 4.1 oranında küçüleceğini hesaplıyoruz” dedi.

‘İşsizlikle mücadele başarısız oldu’
Türkiye’nin işsizlikle, aktif işgücü politikaları uygulayarak mücadele etmesi gerektiğini belirten TÜSİAD Başkanı şunları söyledi:
“Revize edilen 2009-2011 verilerinden de anlaşılmaktadır ki, işsizlikle mücadelede başarısızlık açık bir şekilde teyit edilmiştir. Yüksek büyüme döneminde bile aşağı çekemediğimiz işsizlik, krizle birlikte belirgin bir yapısal boyut kazanmıştır. Bu işsizlikle makro ekonomik önlemlerin yanı sıra, doğrudan aktif işgücü politikalarıyla da mücadele etmek zorunludur. Aksi takdirde işsizlik daha da katılaşacaktır.”

Tüzmen mayısta Erbil’e gidecek
Devlet Bakanı Kürşad Tüzmen, Türkiye’nin krizde ihracatının düştüğünü ancak komşu ülkelere yapılan ihracatın önemli ölçüde arttığını, Irak’ın ikinci büyük ihracat pazarı haline geldiğini söyledi.
Sınır illerinden 20 yıl boyunca vergi alınmamasının ticareti önemli ölçüde canlandıracağını iddia eden Kürşad Tüzmen, “Irak’la sınırda serbest bölge anlaşmamız büyük rağbet gördü. Sıfır bölgesinde mayısta Basra-Bağdat-Erbil hattında bir gezi daha yapacağız” dedi.

‘12. dalga, bağışçı TÜSİAD üyelerini rahatsız etti’
Konuşmasında, TÜSİAD’ın Ergenekon davasına ilişkin görüşlerini de aktaran Arzuhan Doğan Yalçındağ şöyle dedi:
“Ergenekon davası ülkemizin aydınlatılmaya muhtaç şiddet ve faili meçhul olayları ile muhtemel darbe ortamı yaratma girişimlerini yargılamak iddiasıyla yola çıkan bir davadır. Ve bu haliyle TÜSİAD olarak çok önemsediğimiz bir davadır. Ancak giderek davanın, soruşturma ve yürütülme yöntemlerine ilişkin toplumda ciddi kaygılar oluşmaya başlamıştır. Hukuka aykırı eylemde bulunan herkesin yargı önüne çıkarılabilmesi ve hesap vermesi gerektiğini düşünüyoruz. Ancak usul kanunlarının verdiği yetkilerin en ağır şekilde kullanılması veya bu kuralların hiçe sayılması, bireylerin adil yargılanma hakkını ve kişilik haklarını ihlal etmek anlamına gelir.
Son dalga kapsamında, başta kız öğrencilerimiz olmak üzere ekonomik olanakları kısıtlı gençlerimizin eğitimi için gönüllü olarak çok kutsal bir görev yapan sivil toplum örgütlerimizin mağdur edilmesi, üzücü ve kaygı vericidir.
Ayrıca bu süreçte, bu dernek ve vakıflara destek veren, aralarında çok sayıda TÜSİAD üyesinin de bulunduğu bağışçılar rencide olmuştur. Esas olan burs alan öğrencilerin haklarının zarar görmemesidir. Ergenekon soruşturmasının, özenle yürütülmesi yönündeki beklentimizi tekrarlıyoruz.”

İş dünyası hâlâ Başbakan’ın balkona çıkmasını bekliyor
TÜRKONFED Başkanı Celal Beysel, Türkiye’nin bir değişim sürecinden geçtiğini, toplumun bir kamplaşma içine itildiğini kaydetti. Beysel, “Gönlümüz Başbakan’ın 22 Temmuz seçimlerinden sonra yaptığı birleştirici konuşmayı tekrarlamasını bekledi. Ancak bu beklentimiz henüz gerçekleşmedi” dedi.
Kriz nedeniyle üretim ve ticaretin hızla daraldığı ve kredi stokunun düştüğüne işaret eden Beysel, bir ortamda özel sektörü daha ciddi bir sıkıntıya sokmamak için ilan edilen kredi garanti fonundaki iyileştirmelerin bir an önce hayata geçirilmesi gerektiğini kaydetti. 

KOBİ fonu önerisi
Ergenekon operasyonuna da değinen Beysel, “Ergenekon olarak adlandırılan yargı sürecini sapla sapanı karıştırmadan, vicdanları zedelemeden ama doğruyu bulma hedefini de kaçırmadan nasıl sonuçlandıracağız?” diye sordu.
TÜRKONFED olarak Özyeğin Üniversitesi ile hazırladıkları projeyle ilgili bilgi veren Beysel şöyle dedi:
“KOBİ’lere kriz dönemlerini aşmalarında katkıda bulunacak, devlet tarafından yeni bir fon oluşturmasına yönelik öneriler üzerinde çalışıyoruz, beklentimiz henüz gerçekleşmedi.”

Nusaybin sınır kapısı
DOGÜNSİFED Başkanı Tarkan Kadooğlu, yeni tedbir paketlerinin devreye sokulması gerektiğini kaydetti. Kadooğlu, ayrıca 5084 sayılı teşvik yasasının da istenen etkiyi yaratmadığını belirterek, Nusaybin sınır kapısının bir an önce ticarete açılmasını istedi.
MARSİAD Başkanı Nasır Duyan da Güneydoğu’daki sorunlara çağdaş ve gerçekçi yaklaşılmasını isteyerek, bölge için bir eylem planının devreye sokulması gerektiğini vurguladı.