26.11.2021 - 07:00 | Son Güncellenme:
AYLİN RANA AYDİN - İskoçya’nın Glasgow kentinde iki hafta süren Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Konferansı (COP26) tamamlandı. Konferans ‘dünya için son şans’ olarak tanımlandı. COP26’daki kararlar, bazı itirazlara rağmen imzalandı. Glasgow İklim Anlaşması’yla, kömür kullanımının azaltılması planlanıyor. Uzmanlar, taahhütlerin takipçisi olunması ve ülkelerin dönüşüme ayak uydurması gerektiğini ifade etti.
Zirvedeki taslak metinde ‘kömürün aşamalı olarak sonlandırılması’ taahhütü, Hindistan’ın itirazları sonucu ‘kömürün aşamalı olarak azaltılması’ olarak değiştirildi. Bazı ülkeler hayal kırıklıklarını dile getirse de ifade ‘aşamalı olarak azaltmak’ şeklinde yeniden düzenlendi. COP26 Başkanı Alok Sharma ise anlaşmayı korumanın hayati önem taşıdığını söyledi.
Anlaşma, kömür kullanımını azaltmayı hedefleyen ilk anlaşma oldu. Hedeflere ulaşmak için ülkeler ve ilgili kuruluşların hızlı bir şekilde emisyon azaltımına yönelmeleri gerekiyor. COP26’nın başarısının ise gelecek yıl ülkelerin küresel sıcaklık artışını 1.5 dereceyle sınırlandırma hedefine uygun adımları belirleyecek. Küresel ısınmayı 1.5 dereceyle sınırlandırmak hedefleniyorsa karbon emisyonlarının 2030 yılına kadar yüzde 45 azaltılması gerekiyor.
Zirvede aynı zamanda iklim değişikliğiyle mücadele kapsamında 100’ü aşkın lider 2030’a kadar orman kaybını durdurmayı, bu alanda 12 milyar dolar kamu ve 7.2 milyar dolar özel sektör finansmanı sağlamayı da taahhüt etti.
İklim finansmanı
Az gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerin iklim kriziyle mücadele için finansal yardıma ihtiyacı bulunuyor. Gelişmiş ülkeler, her yıl 100 milyar dolar iklim finansmanı sağlanması konusunda anlaşmış olsa da şimdiye kadar hedef karşılanamadı. Zirvenin kapanış konuşmasını yapan BM Genel Sekreteri Antonio Guterres ise fosil yakıt sübvansiyonlarının sona ermesi, kömürün aşamalı olarak kaldırılması ve gelişmekte olan ülkeleri desteklemek için 100 milyar dolarlık iklim finansmanı taahhüdünün yerine getirilmesi gerektiğini kaydederek, konferansta bu hedeflere tam ulaşılamadığını söyledi. Küresel ısınmada 1.5 derece hedefini canlı tutmak için harekete geçmek gerektiğini vurgulayan Guterres, “Kırılgan gezegenimiz pamuk ipliğine bağlı. Hala iklim felaketinin kapısını çalıyoruz” diye konuştu.
‘Taahhütler çok değerli’
UN SDSN Türkiye Koordinatörü Bahar Özay, zirvede verilen taahhütlerin uzun zamandır konuşulduğunu belirterek, “Taahhütlerin en önemli takipçileri bizleriz. Taahhütlerin yerine getirilmesi için çocuklar, gençler de bilinçlendirilmeli” dedi. Özay, şöyle konuştu:
“Türkiye verilen taahhütler konusunda akılcı hareket ediyor. Her ülke kendi çıkarlarını düşünmek zorunda. Türkiye de elindeki imkanları ortaya koyuyor. Bütün ülkeler bu dönüşüme zorlanıyor.”
Boğaziçi Üniversitesi ögretim üyesi Prof. Dr. Fikret Adaman ise iklim zirvesinde verilen taahhütlerin uygulanabilir olması için belirli sivil toplum kuruluşlarının konunun arkasında durması gerektiğini ifade etti.
Temiz enerjiye geçiş
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, geçtiğimiz günlerde Glasgow İklim Paktıyla alınan kararların, daha adil bir dünya için, aynı sorumluluk ve bilinçle tüm taraflarca uygulanmasını ve taahhütlerin hassasiyetle yerine getirilmesini beklediklerini açıklamıştı. Bakan Kurum, şu değerlendirmeyi yaptı:
“Bu pakt ile iklim değişikliği uyum finansmanının artırılması, temiz enerjiye geçişin hızlandırılması ile verimli olmayan fosil yakıt teşviklerinin sonlandırılması çağrısında bulunuldu. Ayrıca, Paris Anlaşması’nın uygulama kurallarını içeren Kural Kitabı’nda daha önce çözüme kavuşturulamayan piyasa mekanizmaları, piyasa dışı mekanizmalar, ulusal katkı beyanlarının ortak zaman çerçevesi, raporlama ve tablo formatları gibi konuları da Glasgow’da uzlaşı ile karara bağladık. Bununla birlikte müzakerelerde en geç 2040 yılına kadar kara yolu ulaşımında elektrikli araçlara geçiş, 2030 yılına kadar da ormansızlaşmanın sonlandırılması konulu deklarasyonlara ülke olarak taraf olduk.”