Easy Rider olmasa yol filmleri de olmazdı diyebiliriz. Yol ve yolda olmayı filmin ana konusu haline getiren Easy Rider, rock ve motorsiklet kültürü açısından da önemli bir yere sahiptir.
Leonardo di Caprio'nun Titanic sonrası yıldızının parladığı dönemde rol aldığı Beach ya da Kumsal, Uzakdoğu'da bulunan bir adamın hikayesine odaklanır.
Kariyer sahibi bir adam bir muayene sırasında amansız bir hastalığa yakalandığını öğrendir. Günlerinin sayılı olduğunu öğrenen adam, eşini ve tüm sevdiklerini geride bırakıp Kanada'yo en doğudan en batıya kadar motorsikletle katetmek üzere yola çıkar.
Bu filmi izledikten sonra İzlanda'ya gitme isteğiyle yanıp tutuşanlardan mısınız? Bu konuda yalnız değilsiniz. Zira Walter Mitty gibi uçsuz bucaksız yollarda kaykayla yol almak, İzlanda'yı keşfetmek birçok sinefilin hayaline dönüştü.
Ridley Scott'ın yönettiği filmde Susan Sarandon ve Geena Davis başrolde yer alıyor. İki çok arkadaşın polisten kaçışa dönüşen yolculuklarını konu edinen filmin bir diğer önemli oyuncusu Harvey Keitel'dır.
Gerçek bir hikayeden uyarlaması olan Into the Wild, bu türü sevsin sevmesin hemen hemen herkesin beğenesini kazanan bir yapım olma özelliği taşıyor. Kent hayatına dair her şeyi geride bırakıp doğada yol almayı seçen Chris MacCandless'ın acıklı hikayesini konu edinen yapım, sinema tarihinde de özel bir yere sahiptir.Hazırlayan: İhsan Dindar