Ama nişan haberi duyurulmadan önce Prens'in yeni bir tabiiyete ve soyadına ihtiyacı vardı. Yunan unvanından feragat etti, İngiliz vatandaşı oldu ve annesinin İngiliz soyadı Mountbatten'ı aldı.Düğünden bir günde önce Kral 6. George Prens Philip'e "Majesteleri" unvanını verdi. Düğün sabahı da Prens Philip, Edinburgh Dükü, Merioneth Kontu ve Greenwich Baronu unvanlarını aldı.
Prens Philip ile Prenses Elizabeth'in düğünü 20 Kasım 1947'de Londra'nın en büyük kiliselerinden Westminster Abbey'de yapıldı. Winston Churchil düğünü, savaş sonrası gri Britanya'da "bir renk ışıltısı" olarak tanımladı.
Philip enerjisini faal sosyal hayatına vermeye başladı. Londra'nın merkezi Soho'da bir restoranın üstündeki kulüpte her hafta erkek arkadaş grubuyla bir araya geliyordu. Uzun, eğlenceli öğle yemekleri yiyor, gece kulüplerine gidiyor ve sık sık göz kamaştırıcı ahbaplarıyla fotoğrafları çıkıyordu.
Dük'ün yetkisini kullanabilmesi için eline dizginlerin verildiği tek yer ailesiydi, ama aile içinde de çocuklarına kendi soyadını vermek istediği mücadeleyi de kaybetti ve çocukları anneleri Elizabeth'in soyadını aldı. Kraliçe, Kraliyet Ailesi'nin Philip'in Mountbatten soyadı yerine Windsor soyadını taşıması kararı çift arasında tatsız kavgalara neden oldu.
Prens Philip arkadaşlarına durumdan duyduğu rahatsızlığı şu sözlerle anlatmıştı: "Bu ülkede çocuklarına kendi soyadını veremeyen tek erkeğim. Lanet bir amipten başka bir şey değilim."
Prens Philip'in "haşin" tavırları, Prenses Diana'nın ölümüyle Kraliyet Ailesi'ne karşı olan düşmanca tavrın da etkisiyle yıllar içinde yumuşadı. Dük'ün gelinine karşı sert davrandığı iddialarının da yalanlaması için 2007'de Prens Philip ile Prenses Diana arasındaki mektuplaşmalar yayımlandı.
Diana'nın "Sevgili Baba" hitabıyla başlayan mektupları, Prens Philip'in kendisine destek çıktığını gösteriyordu. Prenses Diana'nın son sevgilisinin babası Muhammed el Fayed, ölüme ilişkin yürütülen soruşturmada Diana'nın Prens Philip'in talimatıyla öldürüldüğünü ifade etmiş, bu iddialar sorgu hâkimi tarafından yalanlanmıştı.
Edinburgh Dükü Prens Philip, kendisini Britanya toplumunun merkezinde bulan irade sahibi, bağımsız biriydi. Prens Philip, üstlendiği rolün kendisini ikinci plana attığı, mücadeleci yapısıyla bulunduğu konumun hassasiyetleriyle sık sık terk düşen, doğuştan bir liderdi.
Dük, on yıllar boyunca Kraliçe'ye destek olduktan sonra 2017 yılı Ağustos ayında vakıf ve kuruluşların etkinliklerine katılmama kararı alarak emekliye ayrıldı. Buckingham Sarayı'nın kayıtlarına göre Prens Philip'in 1952'den bu yana 22 bin 219 defa etkinliklerde Kraliyet Ailesi'ni tek başına temsil etti.
Prens Philip konumunu başarılı bir şekilde kullanıp İngiliz yaşamına büyük katkıda bulundu ve monarşinin yıllar boyunca değişen toplumsal dönüşümüne uyum sağlamasına yardımcı oldu. Ama en büyük başarısı şüphesiz, hükümranlığı boyunca Kraliçe'ye sadakati ve güçlü desteğiydi.
Kendi biyografisini yazan yazara dediği gibi "asıl işinin Kraliçe'nin hükmünün sürmesini sağlamak" olduğuna inanıyordu. Evliliklerinin 50'nci yıldönümünde Kraliçe, eşine saygısını ve şükranlığını şu sözlerle dile getirmişti: "İltifatları kolay kabul eden biri değil ama bunca yıl benim dayanağım oldu. Ben, tüm ailesi ve bu ülke, diğer birçok ülke ona ödeyebileceğimizden çok daha fazlasını borçluyuz."
Mart ayı başında kalp ameliyatı olan Kraliçe Elizabeth'in eşi Prens Philip, Londra'daki hastaneden taburcu edilirken görüntülenmişti. İngiltere Kraliçesi 2. Elizabeth'in eşi Edinburgh Dükü Prens Philip, 16 Şubat'ta başkent Londra'daki Kral 7. Edward Hastanesi'nde tedavi altına alınmıştı.
Reuters haber ajansının servis ettiği fotoğraf tüm dünyada gündem yaratmıştı. Prens'in sağlıksız görüntüsüne rağmen oğlu Prens Charles açıklama yaparak, 'babasının durumunun iyi olduğunu, Noel zamanında hastaneden taburcu edilmesi beklendiğini' söylemişti.
Londra'taki hastanede toplam 28 gece geçiren 99 yaşındaki Prens Philip', 3 Mart'ta Barts'ta önceden var olan kalp rahatsızlığı nedeniyle başarılı bir prosedür geçirmişti.
Birkaç gün sonra iyileşmek ve tedavisine devam etmek için Kral VII.Edward Hastanesine dönmüştü. Uluslararası haber ajansları Reuters ve Associated Press tarafından servis edilen görüntülerde, Prens Philip'in hayli yorgun olduğu gözlenmişti.