Şu ana kadar 40'ı taşındı! Dengeyi koruyacaklar
07.05.2019 - 14:26 | Son Güncellenme:
.
Afyonkarahisar Orman İşletme Müdürlüğü ekipleri, Sinanpaşa ilçesi Yörükmezarı Mevkisi'nde bulunan karaçam ormanındaki kırmızı orman karıncası (Formica rufa) yuvasının bir kısmını, Sandıklı ilçesindeki genç karaçam ormanı üretme alanına götürdü.HABERİN VİDEOSUNU İZLEMEK İÇİN TIKLAYIN
Yaklaşık 300 bin işçi karınca ile 30 kraliçe karıncanın bulunduğu yuvanın yüzde 30'u, 70 kilometre uzaklıktaki Sandıklı'ya taşındı.
Karıncaların daha az aktivite içinde olduğu gece saatlerinde yapılan nakil işlemi, sahur vaktine kadar sürdü.
Sinanpaşa'daki 1400 rakımdan alınan karınca kolonisi, 1250 rakımlı bölgeye bırakıldı.
Yeni karınca yuvası, ayı ve domuzların zarar vermemesi için de tel çitle çevrildi. Karıncaların yuvayı benimsemesi için yeni yuvaya toz şeker serpildi.
Nakil işlemine Eskişehir Orman İşletme Bölge Müdürü Recep Temel, Müdür Yardımcısı Adil Koçaslan, Afyonkarahisar Orman İşletme Müdürü Esat Şimşek ile Sinanpaşa ve Sandıklı Şefliği çalışanları katıldı.
Eskişehir Orman Bölge Müdürü Recep Temel, yuvanın taşındığı ormanlık alanda gazetecilere yaptığı açıklamada, orman teşkilatı olarak hem ormanların yangından korunması hem de zararlılarla biyolojik yöntemler kullanılarak mücadele edilmesi için çeşitli çalışmalar yaptıklarını söyledi.
ŞU ANA KADAR 40 YUVA TAŞINDI
Karınca nakillerinin orman ağaçlarını korumak için kullanılan doğal ve biyolojik yöntemlerden biri olduğunu ve büyük önem taşıdığını ifade eden Temel, "Sinanpaşa ilçemizden aldığımız karınca kolonisinin 3'te birini buraya nakil yaptık. Bu karınca, kırmızı orman karıncası olarak bilinen formica rufa karıncasıdır. Bu taşıma işlemini yapmaktaki amacımız ağaçların büyümesini engelleyen çam kese böceğinin popülasyonunu engellemek. Biz müdürlük olarak bağlı illerde şu ana kadar 40 karınca yuvası taşıma işlemi gerçekleştirdik. Doğal bir ortamdan aldığımız karıncaları, gelişmekte olan ve zararlı böceklerin çok olduğu bir alana getirdik."
Temel, yapılan işlemin tamamen biyolojik ve doğal bir yöntem olduğunu dile getirerek, çalışmaların çevreye hiçbir zararı olmayan bir mücadele şekli olduğunu bildirdi.
