18.07.2006 - 00:00 | Son Güncellenme:
0
GENÇ KARİYER VE ÜNİVERSİTE TERCİH DANIŞMANLIĞI 57.163 adayın puanı çok düşük olduğu için hesaplanmamış. En az bir puan türünde 160 barajını aşan aday sayısı 1.298.666 idi. Bu da 2005 ÖSS'ye katılan adayların %77,6'sını oluşturuyordu. Kız öğrencilerin %83,5'i erkek öğrencilerin %73,1'i 2005 ÖSS'yi kazanmıştı. Lisans programlarını tercih edebilmek için gerekli olan 185 puan barajını en az bir puan türünden aşan öğrenci sayısı ise 987.963'idi. Bu da 2005 ÖSS'ye katılan adayların %59,1'ini oluşturuyordu. Kız öğrencilerin % 64,7 si en az bir puan türünden 185 barajını aşarken, erkek öğrencilerde bu yüzde 54,7 idi. 2005 ÖSS'de Yabancı Dil Sınavına (YDS)'ye başvuran aday sayısı 40.049 idi. Başvuran adaylardan 39.044'ünün sınavı geçerli sayılmıştı. Puanı hesaplanan aday sayısı ise 38.401'idi. 2005 ÖSS'ye başvuran aday sayısı 1.730.876 idi. Başvuran adaylardan 59.150'si sınava girmemiş ve 1.671.603 adayın sınavı geçerli sayılmış. 123 adayın sınavı çeşitli nedenlerden iptal edilmiş ve sınavları geçerli sayılmamış. Sadece sınavsız geçiş için 120.793 kişi başvurmuştu. 2005 ÖSS'de en başarılı lise türü fen liseleri oldu. Fen liselerinden geçen yıl 4430 öğrenci başvurmuş. Başvuran adayların 4412'si yani % 99,6'sı sınavı kazanmış. En az bir puan türünden barajı aşan öğrenci oranı ise %98,3. Fen liselerini; özel fen liseleri, anadolu liseleri, yabancı dil ağırlıklı liseler ve askeri liseleri izliyor. Sınava başvuran adayların özel fen liselerinde %99'u, anadolu liselerinde 98,8, yabancı dil ağırlıklı liselerde %98,2, askeri liselerde %96,5'ı 160 puan barajını aşarak; bir yükseköğretim programını tercih etme hakkı kazanmıştı. Genel liselerde ise bu oran %81,4'te kaldı. En az bir puan türünde 185 puan barajını aşan öğrenci sayısı bakımından fen liseleri yine diğer lise türleri arasında en başarılı olan lise türü oldu. 4356 öğrenci yani sınava başvuran öğrencilerin %98,3'ü en az bir puan türünden 185 barajını aştı. 185 puan barajını aşan öğrenciler açısından fen liselerinden sonra en başarılı lise türleri ise sırasıyla; anadolu liseleri, özel fen liseleri, yabancı dil ağırlıklı liseler ve askeri liseler. Sınava başvuran öğrencilerden en az bir puan türünde barajı aşan öğrenci oranı anadolu liselerinde %95, özel fen liselerinde %94,9, yabancı dil ağırlıklı liselerde %90,9, askeri fen liselerinde ise %88.6 idi. Genel liselerden mezun olan ve en az bir puan türünden 185 baraj puanını aşan öğrenci oranı ise %60,6 idi. Lise türlerine göre 2005 ÖSS Meslek liselerinden 2005 ÖSS'ye başvuran adayların %55,1'i 160 puan barajını aşarak sınavı kazandı. Ancak öğrencilerin %33,8'i en az bir puan türünden 185 puanını aşabildi. Mesleki eğitim yapan liseler arasında en başarılı lise türü öğretmen liseleri oldu. 2005 ÖSS'ye öğretmen liselerinden 13176 öğrenci başvurmuştu. Bunların %97,1'i sınavı kazanırken, %92,8'i de en az bir puan türünden 185 puan barajını aştı. Öğretmen liselerinden sonra en başarılı mesleki eğitim yapan liseler; sekreterlik meslek liseleri, astsubay hazırlama okulları ve imam hatip liseleri oldu. Sınava başvuran adaylardan sekreterlik meslek liselerinde ve astsubay hazırlama okullarında %86,4'ü, imam hatip liselerinde %82,1'i 2005 ÖSS'yi kazandı. En az bir puan türünden 185 puan barajını aşan öğrencilere baktığımızda sekreterlik meslek liselerinde %67,1, imam hatip liselerinde %66,5 ve astsubay hazırlama okullarında %59 oranında başarı bulunuyor. Meslek liseleri arasında en başarısız lise türü endüstri meslek liseleri oldu. Endüstri meslek liselerinden 2005 ÖSS'ye başvuran adaylardan %35,7'si sınavı kazanırken sadece %15,7'si en az bir puan türünden 185 barajını aşabildi. Meslek liseleri 2005 ÖSS'de sınavı kazanan aday sayısı bakımından en başarılı il Kırşehir olmuştu. Kırşehir'i Yalova ve Osmaniye izliyordu. Kırşehir'den 2005 ÖSS'ye 7980 aday sınava girdi ve bunların % 82,882'si sınavı kazandı. İl Başarılarına Göre 2005 ÖSS Binalar var oldukça iç mimarlar da olacak Temelinde tasarım etkinliğinin olduğu bütün disiplinlerde, bir problemin çözümüne veya bir ihtiyacın karşılanmasına yönelik estetik odaklı bir yaklaşım söz konusudur. Tasarlamak ve sonra tasarladığınız ürünü/çözümü uygulamak veya kullanmak bana çok keyif verici görünmüştü. Etrafımda tasarımla ilgilenen arkadaşlarım vardı. Tasarımın bir algılayış ve yaşam biçimi olduğunu gördüm. Tasarımın mekân boyutuna taşındığı iç mimarlık mesleği bana çok cazip geldi. Siz bu mesleği nasıl seçtiniz? Oldukça parlak bir gelecek bekliyor. Çünkü binaların ömrü, işlevlerini değiştirdikçe uzuyor ve işlev değiştirme sırasındaki yükümlülük iç mimarlara ait. Bir binanın önce depolama amaçlı kullanılırken sonrasında bir adaptasyon projesiyle eğitim binası olarak kullanılması mümkün. Bazı binaların işlevleri ise ömrünü çok çabuk tamamlıyor ve yenilenmesi gerekiyor. Bu mesleği seçen insanlar yoğun bir çalışma temposu içinde olacaklardır. Bir projeyi tamamlamak ve uygulamasını yapmak zamanla yarışmayı gerektiriyor. İç mimarlıkla ilgilenen insanlar, hep akıllarında projeleriyle yaşarlar. Öyle de olması gerekir. Çünkü tasarım bir süreç işidir ve çalışmanın belli bir olgunluğa erişebilmesi için sürekli düşünülüyor olması gerekir. Bu sırada yaşanılanlar, birikimler ve deneyimler düşünsel boyutta projenin gelişimini destekler. Bu mesleği seçenleri nasıl bir gelecek bekliyor? Meraklı, araştırmacı ve öğrenmekten vazgeçmeyen bir kişiliğe ve tutuma sahip olmak gerekiyor. Bir mekânı oluşturan malzeme, renk, ışık, doku ve detay gibi verileri; mekâna kimlik kazandıracak şekilde, öneriler üreterek yaratıcı bir yaklaşımla ortaya koyabilmek sanırım bu işin özünü oluşturuyor. Bizim mesleğimizde görsel bellek çok önemli. Yani bu, baktığını görebilmek ve gördüğünden birikimler elde edebilmek demektir. Kendini ve çevresini esprili ve yapıcı bir şekilde eleştirebilen insanların bu işte daha başarılı olduklarını düşünüyorum. Bu meslekte olan insanların yaşamın her alanıyla ilgilenmesi gerekiyor. Çünkü insanların yaşam alanlarını tasarlıyorsunuz. Edebiyat, sanat, felsefe gibi farklı konulara da ilginiz olmalı ki birikimlerinizi sentezleyerek tasarım yapabilesiniz. Meslekte başarılı olmak için ne gibi özellikler gerekiyor? Seçeneklerin çok geniş bir yelpazeye dağıldığını söyleyebilirim. Hangi konuda uzmanlaşmak istiyorsanız o konuyla ilgili farklı olanaklar söz konusu. Sadece mobilya tasarlıyor olabilirsiniz veya ışık ve renk uygulamalarında uzmanlığı seçerek mekânlara kimlik kazandırabilirsiniz. Mekânların fonksiyonel düzenlenmesi; malzeme, renk ve doku kombinasyonları ve detaylandırma göz önünde bulundurarak proje bazında çalışılabilinir. Bunun ölçeği de konut projelerinden büyük çaplı sosyal yapıların iç mekan tasarımına kadar çeşitlilik gösterebilir. Tarih ve kültürle ilgileniyorsanız, restorasyon başka bir seçenek olabilir. İstanbul çevresinde çalışan iç mimarların bir kısmı modüler mekân kurgusu üzerinde çalışıyorlar. Bunun içine sergi sistemleri ve fuar stand tasarımları giriyor. Yani insan ve mekânın buluştuğu her nokta, iç mimarlar için bir çalışma alanını oluşturmaktadır. Bu bölümün mezunları hangi alanlarda çalışabilirler? Profesyonel hayatta teknolojik gelişmeleri, malzeme ve detaylarla ilgili yenilikleri devamlı takip ediyor olmak gerekiyor. Bazen tasarladığınız projenin gerçekleşebilmesi için bilinen üretim yöntemlerini kullanmak ve tasarladığınıza sadık kalarak projeyi ortaya çıkarmak mümkün olamayabiliyor. Malzeme ve detaylar söz konusu olunca ya üretim yöntemlerinde de yaratıcı olmak ya da projede revizyona gitmek gerekebiliyor. Bir de iç mimarlık projelerinin kararlarının tamamen size ait olması pek mümkün görünmüyor. Çünkü tasarladığınız mekânlar bir müşteriye ait ve o müşterinin öncelikleri ve hatta bazen dayatmaları, çoğu zaman iç mimarın kararlarının önüne geçebiliyor. Yani projeye çeşitli boyutlarda müdahale edilmesi söz konusu olabiliyor. Bu da o projenin öngörülen tasarımından çok uzaklaşmasına ve hatta kimliğini kaybetmesine bile neden olabiliyor. Bu yüzden çoğu zaman kendinizi ifade yeteneğiniz ve ikna gücünüz, mesleki yetenekleriniz kadar önem taşıyabiliyor.Mesleğin bir başka özelliği de hep zamanla yarışılması zorunluluğudur. Projeyi belli bir tarihe kadar tam olarak bitirip teslim etmek zorundasınız. Eksik bırakabilmek veya ertelemek gibi bir durum hiçbir zaman söz konusu olamaz. Mevcut piyasa koşullarında bir de ekonomik kısıtlamalar işin içine girince, tasarlananı gerçekleştirmek, gerçekten zorlu bir sürece dönüşebilir. Mesleğin zor yanları nelerdir? Bu mesleğin özelliği, görerek ve deneyip yanılarak öğrenmeye dayanmasıdır. Bu işle ilgilenen insanların çalışmalarını araştırıp incelemelerini ve anlamaya çalışmalarını öneririm. Çevrelerini gözlemleyerek incelemelerini, başarılı mekanlardaki biçim, form, ışık, renk, malzeme ve detay ilişkilerini gözlemlemelerini öneririm. Bir başka konu da, belki eğitimlerinin hemen başında karar vermek mümkün olmasa bile, yeterli olgunluğa ulaşır ulaşmaz kendilerine bir hedef koymalarını ve iç mimarlığın altındaki bir uzmanlık alanı ile ilgili yetenek ve bilgilerini geliştirerek meslek ile ilgilenmelerini tavsiye ederim. Bu mesleği seçmeyi planlayan gençlere neler önerirsiniz? İç mimar kimdir? İç mimar bir mekânı (ev, büro, sinema, lokanta) veya çevreyi (bahçe vb.), müşterinin isteklerini ve ekonomik olanaklarını dikkate alarak sanat ilkelerine uygun biçimde düzenleyen ve döşeyen kişidir. İç mimar Kimdir? İç mimarların ana görevi yaşam ve çalışma alanlarını kişilerin isteklerine göre yapılandırmaktır. Ancak bu görevi yerine getirmek bazı aşamalardan oluşur. Bunlar; Müşterinin isteklerini ve ihtiyaçlarını saptar, Mekânda yapılması gereken değişiklikleri ve konulacak eşyaları tasarlar, Tasarımın krokisini çizer, Kullanılacak malzemenin ve satın alınacak eşyanın kalitesine göre maliyetini ve işçilik ücretini hesaplar,Dekorasyon malzemelerinin ve mobilyaların satın alınmasında müşteriye yardımcı olur, Mobilyaların, halı ve perdelerin yerleştirilmesini sağlar. İç mimarın görevleri nelerdir? İç mimarlık mesleğinde başarılı olabilmek için bazı özellikler gereklidir. İç mimar olmak isteyenlerin, Üst düzeyde genel yeteneğe, Şekil ve uzay ilişkilerini görebilme, renkleri ayırt edebilme, zihinde canlandırabilme gücüne sahip, yaratıcı, Bir işi planlayıp uygulayabilen Görsel sanatlara ilgi duyan, Başkalarını etkileyebilen, Eleştiriye ve yeniliklere açık kimseler olmaları gerekir. İç mimar olmak için ne tür özellikler gereklidir? İç mimar çalışmalarını; büroda, düzenleyeceği mekânda ve malzemelerin yapılacağı atölyede yürütür. Bu yüzden çalışma mekânları çeşitlidir. Çalışırken mimar, seramikçi, elektrikçi, ses uzmanı vb. teknik elemanlarla ve müşterilerle iletişim halindedir ve genellikle nesnelerle uğraşır. İç mimar nasıl bir iş ortamında çalışırlar? İç mimarlar, genellikle özel sektörde çalışma olanağı bulurlar. Bayındırlık ve İskan Bakanlığı, belediyeler gibi kamu kuruluşlarında görev alabilirler. Ayrıca kendilerine ait iş yerleri açabilirler. İç mimarların çalışma alanları ve iş bulma olanakları Mesleğin eğitimi, çeşitli üniversitelerin mühendislik-mimarlık ve güzel sanatlar fakültelerinin "İç mimarlık", "İç mimarlık ve Çevre Tasarımı", "İç Mimari ve Çevre Tasarımı" bölümlerinde verilmektedir. Bu mesleğin eğitim yerlerine, hem özel yetenek sınavıyla hem de ÖSS puanıyla öğrenci alınmaktadır. İç mimarlık eğitimi