8 yıllık bebek özlemi ilaçsız tüp bebek yöntemiyle sona erdi

Trabzon’da 8 yıldır bebek özlemi çeken, daha önce tüp bebek yöntemiyle hamile kalan ancak düşük yapan kadın, ilaçsız tüp bebek yöntemiyle gebe kalarak anne oldu.
         Klasik tüp bebek yöntemine alternatif olarak geliştirilen ve anne adaylarına ilaç vermeden yumurtaların dış ortamda olgunlaştırılmasını sağlayan ilaçsız tüp bebek yönteminin (In Vitro Maturasyon - IVM) uygulandığı merkezlerden biri olan Trabzon’daki özel bir hastanede gördüğü tedaviyle hamile kalan 33 yaşındaki Aylin Yazıcı, 3 kilo 150 gram ağırlığında kız bebek dünyaya getirdi.
         Hastanenin tüp bebek klinik şefi Opr. Dr. Şafak Hatırnaz, AA muhabirine yaptığı açıklamada, tüp bebek yöntemiyle doğan bebek sayısının dünyada yaklaşık 7 milyon olduğunu, artık tüp bebeğin güncel hayata iyice yerleştiğini kaydetti.
         İlaçsız tüp bebek yönteminin dünyada da yeni yaygınlaştığını, Türkiye’de ise geçen yıldan itibaren uygulanmaya başlandığını söyleyen Hatırnaz, kayıtlara göre bu yöntemle doğan bebek sayısının dünyada bin 500, Türkiye’de ise 8 olduğunu ifade etti.
         Hastanelerinde tedavi görerek gebe kalan Aylin Yazıcı’nın bebeğinin, bu yöntemle dünyaya gelen Türkiye’deki 8’inci bebek olduğunu savunan Hatırnaz, "Hastanemizde bu uygulamaya Eylül 2007’de başlanmıştır. Bu yöntemle 1 yılda 75 hastaya uygulama yapılmış ve yüzde 49.3 başarıyla 37 gebelik elde edilmiştir. Aylin Yazıcı’dan önce bir hastamız daha bu yöntemle hamile kalmış, ancak doğumu başka bir hastanede gerçekleşmiştir. Doğum yapan hastalarımız dışında halen 23 hastamızın gebeliği devam etmektedir" dedi.

YÖNTEMİN AVANTAJLARI

         İlaçsız tüp bebek yönteminin, 35 yaşın altında, yumurtalık kalitesi iyi olan hastalara uygulandığını ve yumurtaların anne vücudu dışında olgunlaştırıldığını kaydeden Hatırnaz, şöyle devam etti:
         "Bu yöntemde anneye ilaç verilmiyor. Tedavilerde hastaya ilaç verdiğiniz zaman yumurtalıkların eski haline gelmesi için en az 3-4 ay beklemeniz lazım. Bu tedavi yönteminde ilaç vermiyoruz, dolayısıyla yumurtalıkları uyarmıyoruz. Hastaların en büyük kaygısı ilaçtan ötürü yumurtalıkta gelecekte kanserleşme riski olup olmayacağıdır. Bu yöntem, böyle bir ihtimali tamamen ortadan kaldırıyor."
         Hatırnaz, ilaçsız tüp bebek yönteminde maliyet ve ilaç sarfiyatının çok az olduğuna dikkati çekerek, hastada ilaca bağlı gelişen aşırı uyarılma sendromunun olmaması ve maliyet düşüklüğü nedeniyle bu yöntemin, Sağlık Bakanlığınca değerlendirmeye alınıp sonuçları oldukça az olan aşılama yöntemine alternatif hale getirilmesinin önemli avantaj sağlayacağını söyledi.
         İlaçsız tüp bebek yönteminin düşük ve erken doğum riskini azaltması ve tekil doğum şansının oldukça fazla olması sebebiyle de avantajlı olduğunu ifade eden  Hatırnaz, ilaçsız tüp bebek yönteminin, özellikle kanser ile karşılaşmış hastalarda en önemli alternatif tedavi haline geldiğini belirtti.

ANNE AYLİN YAZICI

         Aylin Yazıcı ise 8 yıldır anne olmayı istediğini, daha önce tüp bebek yöntemiyle hamile kaldığını, ancak düşük yaptığını belirterek, "Daha sonra doktorlarımın da tavsiyesiyle ilaçsız tüp bebek yöntemini denedik ve hamile kaldım. ’Yelda Naz’ adını verdiğimiz sağlıklı bir bebek dünyaya getirdim. Eşim Serkan ve ben çok mutluyuz. Hiçbir söz duygularımı anlatmaya yetmez, 8 yıldır bu günü bekliyordum" diye konuştu.