GündemBadem çiçekleriyle bahara merhaba

Badem çiçekleriyle bahara merhaba

25.02.2018 - 01:30 | Son Güncellenme:

Akdeniz ile Ege’nin buluştuğu noktada tertemiz sahilleri, tarihi, kültürel güzellikleriyle Türkiye’nin cennet köşelerinden Datça Yarımadası’nda, bu ay açan badem çiçekleri, tam bir görsel şölen sunuyor. Bu güzellikleri herkes görsün diye, bu yıl ilk kez düzenlenen Datça Badem Çiçeği Festivali’ne ilgi yoğundu

Badem çiçekleriyle bahara merhaba

Dağı, taşı, tüm yolları kol kola dizilen zeytin ile badem ağaçlarıyla dolu olan Datça Yarımadası, şubat ayında bir başka güzel. Pembe ve beyaz renkteki çiçekleriyle ovaları, vadileri süsleyen 300 bine yakın badem ağacı, uzaktan bakınca bölgeye kar yağmış görüntüsü veriyor. Oysa ilkbaharın gelişini müjdeleyen badem çiçekleri, usta bir ressamın elinden çıkan tablo gibi görenleri adeta büyülüyor. Hem bu güzelliğe herkesin şahit olması, hem de Datça’da turizm sezonunu uzatmak amacıyla bu yıl ilk kez 16-18 Şubat tarihlerinde Badem Çiçeği Festivali düzenlendi. Datça Belediyesi, Muğla Ticaret ve Sanayı Odası’nın desteği ve yerli halkın emeğiyle üç gün süren festivale farklı bölgelerden 20 bin kişi katıldı.

Haberin Devamı

Yöresel lezzetler tadıldı

Badem çiçeği coşkusunun tüm yarımadaya yayıldığı festivalde Cumhuriyet Meydanı ve Palamutbükü’nde oluşturulan panayır alanları, birbirinden renkli etkinliklere sahne oldu. Muğla Sıtkı Koçman Eğitim Fakültesi’nin Türk Sanat Müziği Korosu ve keman konserleri, eski 45’likler Orkestra konseri gibi müzik dinletileri, Dr. Zuleyha Abdulyeva ile müzik terapi, halk dansları gösterileri festival etkinlerinden sadece birkaçıydı. Bu görsel şöleni yerinde görmenin yanı sıra katılımcılar, Datça’nın el değmemiş doğasıyla bütünleşme ve yöreye has lezzetleri tatma fırsatı yakaladılar. Bu kapsamda yöresel ürünlerin bulunduğu Kocamaar Çiftliği ve Knidos Şarapçılık ziyaret edildi.

Tarihe yolculuk

Haberin Devamı

Datça, tarihi ve kültürel güzellikleriyle de oldukça zengin. Festival vesilesiyle katılımcılar, turlarla antik çağın en önemli ticaret, sanat ve kültür kenti olan Knidos Antik Kenti başta olmak üzere, M.Ö. 800 yıllarından kalma bir kilisenin restore edilmesiyle oluşturulan Hızırşah Kültür Evi’ni, Şair Can Yücel’in yaşadığı Eski Datça’yı ve şairin can dostu, onu Datçalı yapan Orhan Karadağlı’nın işlettiği Orhan’ın Yeri olarak bilinen Karya Çay Bahçesi’ni gezdiler.

Badem çiçekleriyle bahara merhaba

Turizm sezonu uzuyor

Festival kapsamında Yaka Uluslararası Knidos Kültür Sanat Akademisi’nde (UKKSA) buluşan doğaseverler, buradan başlattıkları “Doğaya saygı yürüyüşü”nü Çeşmeköy Meydanı’nda tamamladılar. Yürüyüş boyunca katılımcılar, badem çiçekleri, arılar ve kelebekleri fotoğraflayarak bahara merhaba dediler.

Yürüyüş öncesi konuşan Datça Belediye Başkanı Gürsel Uçar, Datça’nın, Türkiye’nin kendine özgü ilçelerinden biri olduğunu söyleyerek, bu yıl ilk kez Badem Çiçeği Festivali düzenlemenin heyecanını yaşadıklarının altını çizdi. Uçar, “Badem ülkemizin değişik bölgelerinde de var. Ancak, şubat ayında bu mevsimde çiçeği yok. Datça, bu nedenle farklı bir bölge. Badem çiçeği, Datça’nın doğal güzelliğine farklı bir güzellik katıyor” dedi.

Muğla Ticaret ve Sanayi Odası (MUTSO) Başkanı Bülent Karakuş ise kentte turizmin 12 aya yayılması ve turizmci esnafının 7-8 ayı ölü sezon olarak geçirmemesi için düzenlenen etkinlikleri desteklediklerini kaydetti. Festivale Türkiye’nin her yerinden 20 bin kişinin katıldığını dile getiren Karakuş, “Katılımcılar, hem ilimizin güzellikleriyle tanışıyor hem de esnafımız ekonomik açıdan daha hareketli günler geçiriyor. Bu kapsamda, her yıl yüzme ve koşu maratonu, film festivali gibi farklı etkinliklere ev sahipliği yapan Datça, bu yıl ilki düzenlenen Badem Çiçeği Festivali’ne ev sahipliği yaptı. İlçede kurulan panayır alanlarıyla, festival coşkusunun tüm yarımadaya yayılmasını sağladık” diye konuştu.

Haberin Devamı

Badem çiçekleriyle bahara merhaba

Gençler sahip çıkıyor

Datça Badem Çiçeği Festivali’nin mimarı Özge Atalay’dı. İlçenin genç sakinlerinden olan Özge, İstanbul’un kalabalığından, kurumsal hayattan sıkılıp nefes almak için Datça’ya sığınan yüzlerce insandan biri. Boğaziçi Üniversitesi Uluslararası Ticaret Bölümü’nden mezun olduktan sonra pazarlama alanında kurumsal hayata adım atan Özge, ilk günden itibaren yaptığı işe adapte olamadığı için hayatında bir çıkış yolu arıyordu. Anne ve babası Datça’da Sapphire Otel’i açmasının ardından otelin işletmesi konusunda ailesine destek verdi. Zamanla bölgedeki herkesin tanıdığı ve sevdiği bir isim olan Özge’den Datça Badem Çiçeği Festivali’nin ortaya çıkış hikâyesini dinledik:

“Festival, Datça’da turizm sezonunu nasıl uzatabiliriz? düşüncesiyle ortaya çıktı. Biz genç ve dinamik bir ekibiz. Projenin mimarı benle birlikte kardeşim Uğur Atalay ve Gamze Polat olmak üzere 3 kişi. Daha sonra yolda çok güzel insanlar karşımıza çıktı. Bölgede 2 ay sezon var. Bu kısa sezonda bir işletmeyi devam ettirmek çok zor. O yüzden kışın buranın bir şekilde canlandırılması gerekiyordu. Değerlerimizi ortaya çıkararak sezonu nasıl uzatırız diye kafa yorduk. Bademimizin tanıtılmasını istedik. Katılımcıları yerel halkın ürünleriyle buluşturduk. Otellerde yer kalmadı. Esnafın yüzü güldü.”

Badem çiçekleriyle bahara merhaba