GündemBakkal mahallenin bankamatiğidir

Bakkal mahallenin bankamatiğidir

07.02.2010 - 03:48 | Son Güncellenme:

Dar gelirli vatandaşların yaşadığı semtlerin bakkallarına, Başbakan’ın ‘birleşip marketleşin’ önerisi için ne düşündüklerini sorduk. Kabarık veresiye defterlerini gösterdiler. “Mahallenin bankamatiğiyiz, bazen yol parasını veriyoruz” diyen bakkalları, ekmeği deftere yazdırıp alan vatandaş da destekledi...

Bakkal mahallenin bankamatiğidir

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın “artık gerçeği görecekler” diyerek birleşip marketleşme çağrısı yaptığı mahalle bakkalları, çözümü mantıklı bulsa da bu önerinin hayata geçirilmesinin mümkün olmadığı görüşünde... 10 bin lirayı aşan kabarık veresiye defterini gösteren bakkallar, “Bu yoksulluk ve veresiye gerçeği olduğu sürece birleşme mümkün değil” diyorlar. Röportaj sırasında aldığı ekmeği bile yazdıran mahalle sakinleri ise, “Bakkalımıza dokunmayın” diyor.
Başbakan Erdoğan geçtiğimiz pazar günü yaptığı açıklamada alışveriş merkezleriyle ilgili olarak küçük esnafın şikâyetlerini bildiğini belirtirken, bakkalara birleşme çağrısı yapmıştı. Erdoğan, “Türkiye değişiyor. Gerçekler ortada. Onlar da artık bu gerçeği görecekler. Ne yapacaklar? Çözümü, STK’larla kendi aralarında birleşme suretiyle aşacaklar” demişti.

Mahallenin bankası
İstanbul’da dar gelirli vatandaşların yaşadığı semtlerindeki bakkal sahiplerine Erdoğan’ın çözüm önerisini sorduk. Esnaf öneriyi mantıklı bulsa da hayata geçirilmesinin mümkün olmadığını düşünüyor. Veresiye alışverişe mahkûm olan mahalleli ise “bakkalımıza dokunmayın” diyor.
Bağcılar’daki Sibel Gıda’nın sahibi Şahin Avşar, “Başbakan’ın düşüncesi güzel. Ancak şu veresiye defteri olmasa vatandaş mağdur olur. Yeri geliyor mahallelinin yol parasını bile borç veriyoruz. Bakkal mahallenin bankası demektir. İnsanları geri çevirmemeye çalışıyoruz ama market olunca bu mümkün olmaz” diyor.
Bağcılar Demirkapı Mahallesi’ndeki Uğur Gıda’nın sahibi Ahmet Çelebi ise, “Yeri geliyor iki kardeş bir araya gelemiyor, bakkallar nasıl birleşecek?” diye soruyor. Sonra da devam ediyor: “Parası olmayana para veriyoruz. Yerine göre bankamatik gibi çalışıyoruz. Aylarca idare edebiliyoruz ama kredi kartıyla alışveriş yapıyor ödeyemediği zaman faiz biniyor. Veresiye gerçeği varken birleşme çözüm değil. Zaten uygulanmasını da zor görüyorum.”
Bağcılar Göztepe Mahallesi’nde bulunan Emre Bakkal’ın sahibi Adem Sırıklıgil de 10 bin lirayı aşan veresiye defterini göstererek, “Başbakanımız güzel söylüyor da herkesin parası olmadığını bilmiyor ama bakkallar çok iyi biliyor. Şu anda defterde en az 10 bin TL veresiye borcu var. Vatandaş marketten 1 liralık bir şey alayım derse kesinlikle vermez ama bakkal vatandaşı idare ediyor” diyor. Röportaj sırasında yıllardır veresiye alışveriş yapan 70 yaşındaki Güner Kartal araya girerek, “Oğlum veresiye olmazsa aç kalırız. Bizim halimizden anlayan bir tek bakkalımız kaldı” diye sıkıntılarını anlatıyor. Kartal, satın aldığı 6 ekmeği deftere yazdırdıktan sonra evinin yolunu tutuyor.
Bahçelievler Merkez Mahallesi’nde 20 yıldır bakkallık yapan Orhan Aydın da birleşmenin mümkün olmayacağını düşünenlerden... Gerekçesini ise şöyle açıklıyor: “Bir defa anlaşamazlar. Çünkü çok güvendiğin adam olması lazım. Bir de veresiye gerçeği var. Vatandaş ‘bir ay idare et’ diyor. Bir akşam bakmışsınız taşınmış gitmiş ya da yolunu değiştiriyor. Biz yine de idare etmeye çalışıyoruz. Elimizden geldiği kadar. Ama marketler kimsenin gözünün yaşına bakmaz.”

Ay başına kadar idare et
Maltepe’deki Keskin Gıda’nın sahibi İsmail Keskin de Başbakan’ın sözlerini mantıklı bulmadığını söylüyor, nedenini de şöyle açıklıyor: “Birleşme gibi bir sistem bence olanaksız. Kime güveneyim de ortak mal alım satımına gideyim. Biz sonuçta kısıtlı imkânlarla hizmet veren en önemlisi dar gelirli ailelere hitap eden satıcılarız. Ben 2 yıl önce veresiyeyi kaldırdım ama bir süre sonra insanlar ‘Ay başına kadar idare et’ diye alışveriş yapmaya başladılar. Şu anda ‘ay başına kadar idare et’ sistemiyle 1000-1500 lira arasında alacağım var.”
Keskin’le konuştuğumuz sırada bakkala gelen SSK emeklisi Hasan Mutlu da 11 TL’lik alışveriş yaptı. Mutlu, alışveriş bedelini ay başında ödeyeceğini söyledi.

Haberin Devamı

Bakkal mahallenin bankamatiğidir

Market bakkal kadar vergi verir mi acaba?
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın bakkallara yönelik olarak yaptığı “Türkiye değişiyor, bu gerçeği görerek birleşin” çağrısına yıllarca alışveriş yaptığı Kasımpaşa’daki mahalle bakkallarından yanıt geldi. Erdoğan’ın doğup büyüdüğü Kasımpaşa’da alışveriş yaptığı iki bakkal, Erdoğan’ın önerisine sıcak bakmadı.
Kaptanpaşa Mahallesi Piyale Mumhanesi Sokak’taki 4 katlı Arda apartmanı, Erdoğan’ın çocukluk ve gençlik yıllarını geçirdiği mütevazı bir bina. Mahalle halkı da ağırlıklı olarak orta ve dar gelirli.
Arda Apartmanı’nın hemen karşısında, küçük bir bakkal dükkânı olan Karaoğlu Gıda bulunuyor. 1984’ten beri hizmet veren bu küçük dükkân, 1986’da Üsküdar Emniyet Mahallesi’ne taşınana kadar Erdoğan ailesinin günlük ihtiyaçlarını karşıladı.
Bakkalın sahibi Semiha Karaoğlu Paçal (45), “Hem kendisi hem eşi hem de çocukları bizden alışveriş yapardı. Çok saygıdeğer bir insandı. Cuma günleri çocuklar ‘Tayyip abi, Tayyip abi’ diye peşinden koşardı. O da hemen bakkala girer, çocuklara bir şeyler dağıtırdı. Bana derdi ki hemen ‘defter tut unutma.’ Bugün başbakan olduysa o çocukların sayesinde olmuştur” diye konuşuyor.
Erdoğan’ı son olarak kızı Esra Albayrak’ın düğününde gördüğünü belirten Paçal, TBMM’de yaşanan gerginliği TV’den izlerken Erdoğan’ın kürsüdeki haline çok üzülmüş... Ancak söz bakkalların birleşmesine geldiğinde Tayyip abisinden yana olmadığını belirtiyor Paçal: “Biz de çağa ayak uydurmak istiyoruz ama maddi olarak gücümüz yok. O yüzden bu çözüme sıcak bakmıyorum. Bakkallar olmasa halkın yüzde 30’u aç kalır. Bu çözüm değildir, başka bir çözüm arasınlar.”

Çeyiz taşıyan kamyonet
Erdoğan’ı çocukluğundan beri tanıyan 69 yaşındaki Emin Turan ise, 1957’den beri aynı mahallede bakkal dükkânı işletiyor. Söze “Tayyip Bey elimizde doğup büyüdü. Hangi birini anlatayım ki?” diye başlayan Turan, “Dükkânın önündeki şu sokakta koşup oynardı. Eve ne lazımsa gelip alırdı. Hiç veresiye yazdırmazlardı, peşin verirlerdi. 1978’de evleneceği zaman benim kamyonetimle Emine Hanım’ın Zeynep Kamil’deki evine çeyiz almaya gitmiştik. Bak kamyonet hâlâ orada” diye anlatıyor o günleri...
Erdoğan’ın çocukluk ve gençlik hayatına tanıklık eden Turan da bakkalların birleşmesine sıcak bakmıyor:
“Başbakan’ın onu söylemesi büyük bir hata. Şimdi ‘bakkallar birleşsin’ deyince 20 bakkal birleşse bir süpermarket açsa, bir market bana göstersin başbakan ki sene başında bir bakkal kadar vergi vermiş midir?
Bakkal mahallenin bel kemiğidir. Siz oğlunuzu veya kızınızı evlendireceksiniz, gelip bakkala sorarsınız nasıl bir ailedir diye. Herkesin evinde ne yenildiğini bilen bir insandır bakkal. Bakkal hükümetin de bel kemiğidir. Bakkal günde yüz kişiyle konuşur. Hükümeti bir kötüledi mi, bitti o hükümet. Ama benimsedi mi de o öyle devam eder. İstanbul’da 21 binden fazla bakkal var. Düşün bu adamlar hükümetin aleyhine konuşsa ne olur. Dikkatinizi çekerim.”

KEŞFETYENİ
Aşkta yüzü bir türlü gülmedi! Genç sevgilisinden ayrıldı
Aşkta yüzü bir türlü gülmedi! Genç sevgilisinden ayrıldı

Cadde | 29.04.2025 - 10:01

Wanda Nara'nın genç sevgilisi rapçi L-Gante'den yine ayrıldığı öğrenildi.

Yazarlar