Bir hafta sonra itiraf etti

Behzat Ç. dizisinin senaristi yazar Emrah Serbes, İzmir’de baba ile kızının öldüğü trafik kazasına neden olduğu gerekçesiyle tutuklandı. İzmir-Aydın otoyolunda 1 hafta önce yaşanan kazada suçu, Serbes’in yanında olan arkadaşı üstlenmişti. Serbes, Twitter’da vicdan azabı duyduğunu belirterek ‘Teslim oluyorum, itirafım’ mektubu yayınlayarak teslim oldu.

İzmir - Aydın yolunda 22 Eylül’de saat 04.30’ta 34 NT 5005 plakalı Chevrolet marka otomobil çok yüksek bir hızla önünde seyreden 35 TV 9335 plakalı araca çarptı. Öndeki araçta bulunan Ayhan Özçelik (59) ve kızı Zeynep Özçelik (16) öldü, anne Nilgün Özçelik (51) ise ağır yaralandı. Chevrolet marka aracı kullandığı ve kazada kusurlu olduğu gerekçesiyle Kenan Doğru (36) tutuklandı.

‘Şoktan üstlenemedim’

Olay bir hafta sonra ünlü yazar Emrah Serbes’in sosyal medyada yayınladığı “Kazanın sorumlusu benim” mektubuyla tekrar gündeme geldi. Aracı Kenan Doğru’nun değil kendisinin kullandığını, yaşadığı şok nedeniyle olay anında suçu üstlenemediğini açıklayan Serbes savcılığa teslim oldu. Serbes tutuklanarak cezaevine konuldu.

Ancak Serbes’in vicdan azabının bir hafta sürmesi tartışma yarattı. Sosyal medyada çok sayıda kişi, alkol veya uyuşturucu etkisinde olduğu gerekçesiyle Serbes’in kaçtığını savunurken, kazada ölen baba-kızın yakınları da soruşturmanın derinleşmesi sonrası Serbes’in suçunu itiraf ettiğini söyledi. Özçelik ailesinin yakın dostu D.M, tüm soruşturma safhasına bire bir tanık olan kişilerden biri. Milliyet’e konuşan D.M, “Kazayı kimin yaptığı öğrenmek için üç gün sonra jandarma tutanağını incelediğimizde araçta 2 kişi olduğunu öğrendik” dedi. Aradan geçen üç günde aracı Serbes’in kullandığını anladıklarını kaydeden D.M., “Aracı çeken çekici de ‘Ağabey aracı çektiğimde araçtan viski ve bira şişeleri döküldü’ dedi. Kazayı kimin yaptığından emin olmak için hava yastıklarından kan örneklerinin alınmasını ve MOBESE kayıtlarının incelenmesini istedik. Taleplerimiz şahsın kulağına gitti ve suçunu itiraf etti. Amatörce yazılmış bilinçli bir yazı. Bu savunmanın ceza indiriminden faydalanmak için yapıldığı açık” diye konuştu.

Ceza hukukçusu Prof. Dr. Ersan Şen ise davanın ‘Taksirle birden fazla kişinin ölümü ve yaralanmasına neden olmak’ suçundan açılabileceğini belirterek “Bu suçun cezası 2 yıldan 15 yıla kadardır. Kusur derecesi cezayı artırabilir. Kusur ağırsa, kasıt varsa ceza artar”’ dedi.

‘Hiçbir şey genç kızın hayatından daha değerli değil’

Serbes Twitter’dan şunları söyledi:

“22.09.2017 tarihinde İzmir-Aydın otobanında meydana gelen kazanın sorumlusu benim. Bu kazada aynı aileden bir baba-kız hayatını kaybetti, anne ise yoğun bakımda. Ölen genç kız, bir çocuk, 16 yaşında. Hiçbir şey bir genç kızın hayatından daha değerli değildir. Kaza esnasında yanımda oturan arkadaşım Kenan Doğru ile birlikte aracın sunroof’undan çıktık ve diğer aracın yanına gittik. Araçtakilerin nabızlarına baktım anne hâlâ hayattaydı. 112’yi aradık ama ambulans olay yerine çok geç geldi. Araçtan fırlayıp yolun kenarında yatan genç kızı görünce kendimi kaybettim ve bu şok nedeniyle olay anında kazayı üstlenemedim. Kazayı yanımda oturan arkadaşım Kenan Doğru üstlendi. Şu an suçsuz olduğu halde cezaevinde yatmaktadır. Aradan günler geçtikçe bu vicdani sorumluluğu kaldıramayacağımı anladım. Hayatını kaybedenlerin yakınlarından özür dilerim. Keşke ben ölseydim. Hayatı boyunca haktan, hukuktan, adaletten bahsetmiş biri olarak bundan sonra doğan her gün benim için azap olacak. Suçun cezasından kaçabilirsin ama vicdanın azabından kaçamazsın.”

Uyuşturucu incelemesi talebi

Torbalı Cumhuriyet Başsavcılığı’nın ailenin başvurusu üzerine, iki gün önce kaza sırasında aracı kullanan kişinin belirlenmesi için hava yastıkları üzerindeki kan örneklerinin incelenmesine karar verdiği ve örneklerin karşılaştırma için Adli Tıp Kurumu’na gönderildiği öğrenildi. Ailenin avukatlarının savcılıktan, uyuşturucu tespiti talebinde de bulunduğu belirtildi.

‘Kimlik tespiti yapılabilir’

Adli Tıp Enstitüsü eski Başkanı ve Üsküdar Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Sevil Atasoy, “Adli Tıp Kurumu tarafından yapılacak incelemelerle hava yastığına bulaşan kanla arabayı kimin kullandığını bulabilir. Bunun tespit edilebilmesi için örneğin olayın yaşandığı zaman alınması da gerekmez. Alkol çok çabuk buharlaşabilen bir madde. Buharlaşma da sıcaklık ve yaygınlığına bağlı olarak değişir. Açıkta kalan kandaki alkol, buharlaşmağı için tespit edilemez” dedi.

‘Vicdan azabıyla yaşayacağım’

Serbes, Torbalı Sulh Ceza Hakimliği’nde verdiği ifadede şunları söyledi:

“İlk etapta arabayı Kenan kullanmaktaydı. İzmir ili sınırlarına geldiğimizde kendisinin yorulduğunu fark ettim ve aracın şoförlüğünü devraldım. Bu esnada yağmur çiselemeye başladı. Rampa çıkar çıkmaz orta şeritte seyreden bir aracın olduğunu fark ettim. Derhal çarpmamak için direksiyonu sol tarafa kırdım. Bu hareketimle birlikte kullanmış olduğum aracın sağ ön tekerlek tarafından öndeki aracın sol arka tarafına çarptım. (...) Kesinlikle yolculuk esnasında uyuşturucu ve alkol almadık. Kendimi cezaevi koşullarına ruhsal ve bedensel olarak hazırladım.” Tutuklanan Serbes, adliye çıkışında gazetecilere, “Hiçbir şey bir genç kızın hayatı etmez. Yere batsın Emrah Serbes. Sonunda ‘t’ yok. Ömür boyu bu vicdan azabıyla yaşayacağım. Keşke ben ölseydim” dedi.