Gündem Böyle şansız hayat olur mu!

Böyle şansız hayat olur mu!

05.04.2008 - 12:01 | Son Güncellenme:

.

Böyle şansız hayat olur mu

İZMİRLİ 41 yaşındaki Mesut Kantar, hayat mücadelesinden başarıyla çıktı. Depremde ablasını, iki yeğenini yitiren, akciğer kanserine yakalanan, nişanlısından ayrılan, parası dolandırılan Mesut Kantar, hepsinin üstesinden gelmeyi başardı. Kantar, “Kullanılacak hiçbir ilaç moral kadar etkili olmuyor” dedi.

Haberin Devamı

17 Ağustos 1999 yılındaki Marmara Depreminde ablası ve iki küçük yeğenini kaybeden Mesut Kantar, bu acıyla mücadele etmeye çalışırken, 2003 yılında hayatını tamamen değiştirecek zorlu bir sürece girdi. Öksürük, geceleri aşırı terleme, nefes almada zorlanma gibi şikayetleri olan Mesut Kantar bir arkadaşının tavsiyesiyle Verem Savaş Dispanseri’ne kontrole gitti. Akciğerinde tespit edilen kitleye tam tanı konulabilmesi için sevk edildiği İzmir Dr. Suat Seren Göğüs Hastalıkları ve Cerrahisi Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde ileri evre akciğer kanseri hastası olduğunu öğrendi. Doktorlar söylemese de Mesut Kantar, durumunun ciddi olduğunu hissederek, 3 aylık ömrü kaldığını öğrendi.

Doktorları düşük bir ihtimal de olsa Mesut Kantar’ı kurtarmak için ameliyata karar verdi. 1'inci Göğüs Cerrahisi Servisi doktorları Op. Dr. Kenan Can Ceylan, Op. Dr. Ahmet Üçvet ve Op. Dr. Gökhan Yuncu yaklaşık 10 saat süren zorlu operasyonda Mesut Kantar’ın kalp zarının bir kısmıyla beraber sol akciğerinin tamamını alarak, sağlığına kavuşturdu. Sesini ve bir organını kısmen kaybetmiş olarak hastaneden taburcu olan Mesut Kantar, yaşadığı sıkıntılı günleri şöyle anlattı:

Haberin Devamı

“Ameliyat sırasında ses tellerim de etkilendiği için sesim gitti. O anki psikolojiyle kanser olup olmadığınızı önemsemiyorsunuz. Bir organınızı kaybetmişsiniz, sesiniz gitmiş, nefes alamıyorsunuz. ‘Ölmekten beter oldum' diyorsunuz. Doktorlarım mesleklerinin gerektirdiğinden çok daha fazla ilgi gösterdiler bana. Özellikle Kenan Bey, her konuda yardımcı oldu. Daha sonra sesim açıldı, nefes alışlarım normale döndü. Ben Kenan Bey ve ekibinin somut bir başarı örneğiyim.”

Kanserden başarılı bir operasyonla kurtulan Mesut Kantar’ın karşısına hayat bu defa farklı acılar çıkardı. Önce 5 yıllık nişanlısından ayrıldı, ardından ‘can dostum’ dediği 30 yıllık arkadaşını motosiklet kazasında kaybetti. Tedavisi için yakınlarının topladığı para, bir başka yakını tarafından dolandırılarak elinden alındı.

Son iki senedir kontrole bile gitmeyen, kanseri tamamen yenen Mesut Kantar, “Daha kaliteli yaşıyorum, içki- sigara kullanmıyorum, düzenli besleniyorum, erken yatıyorum. Hastalık öncesinde iki adım atıp yoruluyordum. Şimdi haftada 2 gün spor salonuna gidip, vücut çalışıyorum. Sigaralı ortamda bulunmuyorum, sigara içenlerle sadece tokalaşıyorum” diye konuştu. Yaşama azminin herkese örnek olması gerektiğini anlatan Kantar, “Kullanılacak hiçbir ilaç moral kadar etkili olmuyor. ‘Ben öldüm, çok kötüyüm’ demeyeceksiniz, kendinize inanacaksınız. Ben kanserin nasıl yenileceğinin bir örneğim” diyerek kanserli hastalara umut verdi.

Haberin Devamı

Erken tanı ve tedavinin hastalığın yenilmesindeki önemini vurgulayan İzmir Dr. Suat Seren Göğüs Hastalıkları ve Cerrahisi Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekimi Uzman Doktor Ali Kadri Çırak, Mesut Kantar gibi pekçok hastaları bulunduğunu belirterek, akciğer kanserinin tüm dünyada en çok öldüren kanser türü olduğunu kaydetti. Dr. Çırak, “Sigara içen, 40 yaşını geçmiş, ailesinde kanser hastası olan kişiler üç haftayı geçen öksürüğü dikkate alıp hekime başvurmalıdır” dedi. Dr. Çırak, “Asıl hedef akciğer kanseri oluşumunu önlemeye yönelik yatırımların desteklenmesi olmalıdır, bu amaçla sigara bıraktırılmalı, en önemlisi sigaraya hiç başlanmamalı, pasif içiciler korunmalı, bazı meslek grubu çalışanları (asbestle, kimyasallarla temas edenler gibi) daha sık kontrol edilip gerekli tedbirler alınmalı” diye konuştu.