Gündem Bulutların üzerinde seyrüsefa: Yayla zamanı

Bulutların üzerinde seyrüsefa: Yayla zamanı

03.06.2018 - 01:30 | Son Güncellenme:

Şehrin gürültüsünden uzak, doğayla iç içe tatil yapmak isteyenlerin, yazın sıcak günlerinden bunalanların kaçış noktası, yaylalar. Anadolu’da zengin bitki örtüsüyle gezginlere büyüleyici manzaralar sunan birçok yayla bulunuyor. Karadeniz yaylaları, ilk akla gelenler. Festivallere ve folklor gösterilerine de sahne olan yaylalara çıkış için şimdi tam zamanı.

Bulutların üzerinde seyrüsefa: Yayla zamanı

Son yıllarda deniz, kum, güneş tatilinin dışında farklı alternatifler arayanların adresi yaylalar. Türkiye’de yeryüzüyle gökyüzünün ortasında, binbir çeşit bitki örtüsüyle görenlere büyüleyici bir manzara sunan, birçok yayla var. Yaylacılık faaliyetlerine başlama ve bitirme tarihleri bölgelere göre değişiklik gösteriyor. Ancak yaylalara çıkış genellikle nisan-temmuz, iniş ise ağustos-ekim ayları arasında oluyor.

Haberin Devamı

Yayla turları revaçta

Bulutların üzerinde seyrüsefa: Yayla zamanı

Anadolu’da yaylalara farklı amaçlarla çıkılıyor. Güney Doğu ve Doğu Anadolu’da yaşayan ve bugün göçer durumda olan insanlar, hayvanlarını otlatmak için yaylalara göç ediyorlar.

Akdeniz, İç Anadolu ve Doğu Karadeniz’de yaşayan ve hayvancılıkla uğraşanlar ise hem hayvanlarını otlatmak, kışa hazırlık yapmak için hem de yazın sıcaklığından daha serin şartlarda yaşamak için yaylaya çıkıyorlar.

Akdeniz ve Ege’de de sıcak havadan bunalan, sivrisinek ve benzeri haşerelerden kurtulmak, sağlıklı bir yaşam ve doğayla baş başa kalmak isteyenlerin tercihi yine yaylalar oluyor.

Bu insanların bulundukları yerden ayrılarak yaylalara gitmeleri ve orada konaklayarak tüm ihtiyaçlarını temin etmeleri bir turizm hareketi oluşturuyor. Yaylaya çıkan insanların burada gerçekleştirdikleri festivaller, halk oyunları, yaptıkları yöresel yemekler ise şehir hayatından bunalan, doğayla iç içe bir ortamda, bol oksijen almak, farklı lezzetleri tatmak, yüksek noktalardan eşsiz manzaraları fotoğraflamak isteyenlerin yoğun ilgisini çekiyor.

Haberin Devamı

Doğa yürüyüşü ve kamp yapanların da tek başına ya da arkadaş gruplarıyla gitmeyi tercih ettiği yaylalara birçok tur düzenleniyor. Turlar arasında Doğu Karadeniz yaylaları başı çekiyor. Bu kapsamda öne çıkan adresleri derledik…

Yeşilin her tonu hâkim

Ayder Yaylası: Rize, Çamlıhemşin’de bulunan Ayder, en bilindik yaylaların başında geliyor. 1.350 metre rakıma sahip yaylada doğanın eşsiz güzelliklerini fotoğraflayarak, yürüyüş yaparak ve zipline ile keşfedebilirsiniz. Zengin florasının yanı sıra kaplıcasıyla da ünlü yaylada bungalovdan yayla evi konseptine, pansiyondan otele pek çok konaklama seçeneği var. Ayrıca Ayder balını tatmadan dönmeyin.

Samistal Yaylası: Rize’nin Çamlıhemşin ilçesindeki Samistal, 2.508 metre yükseklikte bulunuyor. Yayla, sal şeklindeki büyük taş kütlelerinden oluşan ve geçmişi eskiye uzanan yöresel mimari özellikleriyle dikkat çekiyor.

Anzer Yaylası: Ballıköy Yaylası olarak da bilinen Anzer, Rize’nin İkizdere ilçesinde. 2.200-2.300 metre yükseklikteki Anzer’de trekking, yamaç paraşütü, heliski, jeep safari, foto safari ve zirve tırmanışları gibi birçok turizm aktivitesi gerçekleştiriliyor.

Haberin Devamı

Aşağı ve Yukarı Kavron Yaylaları: Rize’de Kaçkar Dağları eteklerinde kurulu Yukarı Kavron Yaylası 2.267 metre, Aşağı Kavron Yaylası ise 1.953 metre rakımda yer alıyor. Yeme-içme ve konaklama imkânı bulunan yayla, aynı zamanda Kaçkarlara yapılacak yürüyüş ve tırmanışların son çıkış noktası.

Verçenik Yaylası: Çamlıhemşin’deki yayla, 2.618 metre rakımda yer alıyor. Çevresinde 10’dan fazla göl bulunan yayla, Kaçkar zirvesinden sonraki en yüksek noktaya da sahip; Türkiye’nin en yüksek 12 tepesinden biri.

Pokut Yaylası: Yayla, Çamlıhemşin’in güneyinde, Fırtına ve Hala derelerinin oluşturduğu vadiler arasında yer alıyor. 2.032 metre yükseklikte bulunan yayla, zengin biyolojik çeşitliliklerinin yanı sıra emsalsiz bir sivil mimari yapıya sahip. Burada pansiyon hizmeti veren yayla evlerinde konaklama imkânı da var.

Ovit Yaylası: Rize İkizdere’deki Ovit Yaylası ve çevresi, 2008’de ‘Kış Turizmi Merkezi’ ilan edildi. Kış sporlarının yanı sıra yazın da dağcılık ve trekking gibi aktiviteler yapılabiliyor.

Haberin Devamı

Elevit Yaylası: Çamlıhemşin’de bulunan yayla 1.884 metre rakıma sahip. Geleneksel evlerin bulunduğu yaylada ziyaretçiler için konaklama imkânı da var. Yaylada çeşitli şenlikler düzenleniyor.

Bulutların üzerinde seyrüsefa: Yayla zamanı

Perşembe Yaylası: Ordu’nun Aybastı ilçesine 17 kilometre uzaklıktaki yayla, 1991’de Turizm Merkezi ilan edildi. Rakımı yaklaşık 1.500 metre civarındaki yaylada temmuz ayında yayla şenlikleri yapılıyor. Şenliklerde çeşitli yarışmalar, konserler ve etkinlikler düzenleniyor. Kümbetler, Çiseli Şelalesi, Karga Tepesi’nin görülebileceği yayla, yamaç paraşütü için de ideal.

Bol oksijen deposu

Sertavul Yaylası: Mersin’in Mut ilçesi, Karaman ve Konya karayolunun 36. kilometresinde yer alan Sertavul, Akdeniz’i İç Anadolu’ya bağlayan Sartavul geçidinde yer alıyor. Çam ve ardıç ağaçlarının çevrelediği yaylanın iç kısımları meyve bahçeleri, kır çiçekleri ve dağ çayırlarıyla kaplı. Meyve ve sebze bahçelerinin bulunduğu yaylada, Yörükler çadır kurarak hayvanlarını otlatmakta. Yayla yolunda Alahan Manastırı’nın yanı sıra Kestel Dağı’nda Yaban Keçisi Koruma Alanı ve Avlağı’ndaki hayvanlar gözlemlenmekte. Bu bölgenin saç kavurması ve balı meşhur.

Haberin Devamı

Pozantı-Akçatekir Yaylası: Adana’nın Pozantı ilçesindeki yayla, çam, ardıç ve meyve bahçeleri arasında kurulu. Akçatekir’de yayla mimarisine uygun yapıların yanı sıra farklı mimari tarzların örneklerini de görmek mümkün. Bu yaylada Eylül ayında Akçatekir Yaylası Geleneksel Yayla Şenlikleri yapılıyor.

Üçoluk Yaylası: Antalya’nın Kemer ilçesinde bulunan yayla, 1.500 metre yükseklikte. Sedir, çam ve çınar ağaçlarıyla çevrili yayla, kamp tutkunlarının uğrak noktası. Bitki çeşitliliği açısından çok zengin olan Üçoluk’ta basit yayla evleri bulunuyor. Yaylaya, Kemer ve diğer tatil yerlerinden seyahat acentaları aracılığıyla kamp ve trekking programları düzenleniyor.

Dereköy-Türbenilas Yaylası: Antalya’nın Alanya ilçesinin 30-35 kilometre kuzeyinde, Torosların sırtına kurulmuş çam ağaçları arasındaki yaylaya, keskin virajlı bir yolla ulaşılıyor. Karamanoğulları zamanında Hurşitler Mahallesi adıyla Mahmutseydi Köyü’ne ait olduğu bilinen Dereköyü, etrafı dağlarla çevrili, yamaçlara serpilmiş küçük küçük yerleşim birimlerinden oluşuyor. Tam ortasında Kargı Çayı’nın çıktığı Deregözü’nde alabalık yetiştiriliyor. Köyün üzümü, inciri, pekmezi ve pestili çok meşhur.

Suğla Yaylası: Kastamonu’nun Azdavay ve Pınarbaşı ilçelerini birbirine bağlayan yolun üzerinde kurulu olan Suğla Yaylası’nın yüksekliği 1.130 metreyi buluyor. Azdavay Bal ve Ihlamur Festivali gibi çeşitli etkinliklerin yapıldığı yayla, ulusal ve uluslararası yarışmalarda motosiklet tutkunlarına ev sahipliği yapıyor.

‘Teknoloji ve estetiğin uyumu’

Bulutların üzerinde seyrüsefa: Yayla zamanı

Nisan Yeşiller: Super Trees, Singapur’daki Gardens by the Bay’in meşhur enerji paneli ağaçları. Ağaçlar, zaten fazlasıyla yeşil olan şehre bambaşka bir hava katmış. Geceleri ışıklandırılan bu bahçe, Singapur’da görülmesi gereken yerler arasında ilk üçte yer alıyor. Doğa sevgisi, teknoloji ve estetiğin muhteşem uyumu bu kadar güzel yorumlanabilirdi.

‘Şaşırtan güzellik’

Yeşim Düşova: Kapadokya, taşı, toprağıyla insanı şaşırtan bir güzelliğe sahip. Avanos, Göreme, Uçhisar, Ortahisar, Ürgüp çevresi olarak bildiğimiz eski yerleşimler aslında çok daha büyük bir alana yayılıyor. 10 milyon yıl önce başlayan, volkanik patlamalar sonucu oluşan jeolojik kayaçlar, yıllar içinde oyularak, işlenerek, yaşam alanları yaratılmış.