Gündem ‘Çoruh hayatımızın içinden akıyor’

‘Çoruh hayatımızın içinden akıyor’

14.05.2017 - 02:30 | Son Güncellenme:

Baksı Müzesi tarafından düzenlenen Öğrenci Sanat Şenliği’nin bu yılki teması ‘Nehir ve Çocuk’. Hüsamettin Koçan, “Bu temanın nedeni Çoruh Nehri’nin hayatımızın içinden akıyor olması” diyor

‘Çoruh hayatımızın  içinden akıyor’

Doğu Karadeniz’de, Bayburt’un 45 kilometre dışında bulunan, güncel sanat eserleriyle yerel geleneksel sanata hiyerarşi gözetmeksizin yan yana yer veren, yerel ve merkez kavramları üzerine düşündürücü bir mekân olan Baksı Müzesi genç sanatçılara yönelik etkinliklerine devam ediyor. Baksı Müzesi’nde bugün Öğrenci Sanat Şenliği’nin beşincisi son bulacak. Bu kapsamda dört gündür 35 öğrencinin katılımıyla düzenlenmekte olan atölyeler, burs verilecek öğrenciler için düzenlenecek bir etkinlikle bitecek. Her yıl farklı bir tema üzerine düşündüren etkinlik bu yıl ‘Nehir ve Çocuk’ adı altında düzenleniyor.

Haberin Devamı

Baksı Kültür Sanat Vakfı tarafından bölgedeki yetenekli çocukları saptayarak yaratıcı potansiyellerinin sanat ve tasarım dünyasına kazandırılması amacıyla düzenlenen ‘Bayburt Baksı Müzesi 5’inci Öğrenci Sanat Şenliği’ bu yıl ilk olarak Bayburt dışında İspir ve Pazaryolu’ndan öğrencilerin de katılımları ile gerçekleştirildi.

‘Yaşamı görüyorlar’

Nehir temasını neden seçtiklerini sorduğumuz Baksı Kültür Sanat Vakfı kurucusu Hüsamettin Koçan, “Bu temayı seçmemizin nedeni Çoruh Nehri’nin hayatımızın içinden akıyor olmasıdır, etrafında burada yaşayan herkesin anıları var. O nehir buradaki insanları besler, onlarla hayatı paylaşır ve yoluna devam eder. Biz hep hayatla ilişki kuran projeler yapmak istiyoruz, bu nehir Bayburt, Pazaryolu, İşpir’den Batum’a kadar ulaşıyor. Nehrin çocuğu nasıl etkilediğini görelim dedik. Çok da ilginç şeyler çıktı. Bir resimde bir kadın ağlıyor, gözyaşları nehir oluyor, nehirde de bir çocuk boğuluyor. Bunu neden çizdiğini öğretmenine sorduğumuzda bize, bu sene buzun kırıldığını bir çocuğun boğularak öldüğünü, bunun çocukları çok etkilediğini ve resimlere yansıttıklarını anlattı. Çocuklar yaşamı görüyorlar” diye yanıt veriyor.

Haberin Devamı

Türkiye’ye yayılacak

Sergi salonları, depo müze, atölyeler, konferans salonu, kütüphane ve konukevi ile 67 dönümlük bir araziye yayılan Baksı Müzesi’nin hedefi etkinliği Türkiye geneline yaymak. Şenliğin kapanış ve burs töreni ise bugün Baksı Müzesi’nde gerçekleştirilecek. Günün sonunda öğrencilerin atölye çalışmalarında hazırladıkları eserlerden oluşan sergi gezilecek.

Postayla giden sanat

Baksı Müzesi’nin Türkiye Bilim Sanat Merkezleri’yle işbirliği yaparak gerçekleştirdiği posta sanatı yarışmalarının da yaygınlaştırılması amaçlanıyor. Posta sanatı mektup zarflarının, postların üzerine çizilen desen ve resimlerden oluşuyor. Hüsamettin Koçan, “Posta sanatının kökeni 1960’lı, 1970’li yıllara dayanıyor. Postalanan nesne çıplak olduğundan, görünüyor, bir yerden bir yere gönderilirken değdiği herkese etki edebiliyor. Amacımız posta kültürünün yaşamasını sağlamak” diyor.