Gündem 'Demokrasimiz 301'i aşmalı'

'Demokrasimiz 301'i aşmalı'

24.01.2006 - 00:00 | Son Güncellenme:

'Türklüğe, TBMM'ye, hükümete, orduya, yargıya hakaret' gibi suçları düzenleyen TCK'nın 301. maddesinin kaldırılmasını isteyen öğretim üyeleri, 'Demokrasinin, ifade özgürlüğünü engelleyen 301. maddeyi aşması gerekli' vurgusu yaptı

Demokrasimiz 301i aşmalı

BOĞAZİÇİ ÜNİVERSİTESİ ÖĞRETİM ÜYELERİNDEN BİLDİRİ Boğaziçi Üniversitesi öğretim üyeleri, "demokrasinin, ifade özgürlüğünü engelleyen 301. maddeyi aşması gerektiğini" vurguladıkları bildiride, şu ifadeleri kullandılar:"Biz, aşağıda imzası bulunan Boğaziçi Üniversitesi öğretim üyeleri, Türk Ceza Kanunu'nun 301. maddesinin iptalini talep ediyoruz. Madde muğlak ve yoruma açık olduğundan adil yargının önkoşulu olan nesnel kriterlere göre karar verilmesini güçleştirmekte ve ifade özgürlüğünün önünde ciddi bir engel teşkil etmektedir. Mesleğimiz gereği, her türlü düşüncenin tartışılabilmesini kuvvetle savunuyor, fikir beyan ettikleri için kişilerin adli soruşturmaya tabi tutulmalarını demokrasimizin aşması gerektiğine inanıyoruz." Ermeni soykırımı iddialarına ilişkin uluslararası konferansa ev sahipliği yapması yargı kararıyla engellendiğinde ifade özgürlüğü tartışmalarının odağına oturan Boğaziçi Üniversitesi'nde yayımlanan bildiride, "Türklüğe, TBMM'ye, hükümete, orduya, yargıya hakaret" gibi suçları düzenleyen Türk Ceza Kanunu'nun 301. maddesinin kaldırılması istendi. Türklüğü, Cumhuriyeti veya Türkiye Büyük Millet Meclisi'ni alenen aşağılayan kişi, altı aydan üç yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırılır. Türkiye Cumhuriyeti hükümetini, devletin yargı organlarını, askeri veya emniyet teşkilatını alenen aşağılayan kişi altı aydan iki yıla kadar hapisle cezalandırılır. Türklüğü aşağılamanın yabancı bir ülkede bir Türk vatandaşı tarafından işlenmesi halinde verilecek ceza üçte bir oranında artırılır. Eleştirme amacıyla yapılan düşünce açıklamaları ise suç oluşturmaz. 301. madde üç yıla kadar hapis 301. maddeden dava açılan, eski TCK'nın 159. maddesinden yargılanırken davası 301'e göre sürdürülen veya mahkûm edilen gazeteci ve yazarlar hakkında açılan dava sayısı 22. Dava ve soruşturmaya konu olan bazı isimler şunlar: Orhan Pamuk, Hrant Dink, Aydın Engin, Serkis Saropyan, Hasan Cemal, İsmet Berkan, Halûk Şahin, Murat Belge, Erol Katırcıoğlu, Ferhat Tunç, İlhan Selçuk, İbrahim Kaboğlu, Baskın Oran, Emin Karaca, Zülkif Kışanak, Fatih Taş, Aziz Özer, Erkan Akay, Ersen Korkmaz, Necmettin Salaz, Mehmet Çolak, İrfan Uçar. Birçok tanınmış isim yargılanıyor Yard. Doç. Dr. Burak Acar, Prof. Dr. Fikret Adaman, Yard. Doç. Dr. Zühre Aksoy, Dr. Bülent Aksoy, Prof. Dr. Gülen Aktaş, Doç. Dr. Ercan Alp, Prof. Dr. C. Emre Alper, Prof. Dr. Kuban Altınel, Prof. Dr. Yeşim Arat, Emekli Öğretim Görevlisi Arsin Arşık, Doç. Dr. Işık Aytaç, Prof. Dr. Yaman Barlas, Prof. Dr. Sevda Bekman, Yard. Doç. Dr. Ayşen Candaş Bilgen, Doç. Dr. Taner Bilgiç, Prof. Dr. Faruk Birtek, Prof. Dr. Ayşe Buğra, Prof. Dr. Reşit Canbeyli, Yard. Doç. Dr. Ayfer Bartu Candan, Yard. Doç. Dr. Deniz Tarba Ceylan, Yard. Doç. Dr. Koray Çalışkan, Yard. Doç. Dr. Meral Demirel, Prof. Dr. Selim Deringil, Prof. Dr. Mine Eder, Prof. Dr. Ethem Eldem, Yard. Doç. Dr. Gülcan Erçetin, Yard. Doç. Dr. Aslı Sencer Erdem, Yard. Doç. Dr. Burçay Erus, Prof. Dr. Nükhet Esen, Prof. Dr. Selçuk Esenbel, Prof. Dr. Hamit Fişek, Prof. Dr. Güler Fişek, Yard. Doç. Dr. Zeynep Çağlayan Gambetti, Prof. Dr. Fatma Gök, Doç. Dr. Aslı Göksel, Yard. Doç. Dr. Murat Gülsoy, Prof. Dr. Gürol Irzık, Öğretim Görevlisi Pınar İlkkaracan, Yard. Doç. Dr. Kıvanç İnelmen, Doç. Dr. Deniz Albayrak Kaynak, Doç. Dr. Berna Kılınç, Yard. Doç. Dr. Biray Kırlı, Yard. Doç. Cengiz Kırlı, Prof. Dr. Kemal Kirişçi, Uzman Emre Koyuncuoğlu, Yard. Doç. Dr. Ayşe Mumcu, Öğretim Görevlisi Esra Mungan, Prof. Dr. Nevra Necipoğlu, Öğretim Görevlisi Buket Okumuş, Prof. Dr. İlhan Or, Doç. Dr. Emre Otay, Yard. Doç. Dr. Özlem Öz, Doç. Dr. Şemsa Özar, Doç. Dr. Nadir Özbek, Yard. Doç. Dr. Begüm Özkaynak, Yard. Doç. Dr. Selma Özkoçak, Doç. Dr. Can Özturan, Yard. Doç. Dr. Ferit Öztürk, Doç. Dr. Arzu Öztürkmen, Prof. Dr. Şevket Pamuk, Prof. Dr. Taha Parla, Yard. Doç. Dr. Ali Kerem Saysel, Prof. Dr. Cevza Sevgen, Prof. Dr. Alper Sevgen, Prof. Dr. Nükhet Sirman, Prof. Betül Tanbay, Yard. Doç. Dr. Yücel Terzibaşoğlu, Doç. Dr. Ayşegül Toker, Yard. Doç. Dr. Meltem Toksöz, Prof. Dr. Binnaz Toprak, Öğretim Görevlisi Fatma Türe, Prof. Dr. Nermin Abadan Unat, Yard. Doç. Dr. Zeynep Uysal, Prof. Dr. Zafer Üskül, Yard. Doç. Dr. Zafer Yenal, Prof. Dr. Orhan Yenigün, Doç. Dr. Hakan Yılmaz, Doç. Dr. Cengiz Yılmaz, Yard. Doç. Dr. Pınar Yolum, Doç. Dr. Ünal Zenginobuz İşte imzacılar Dava, izin şartı gerçekleşmediği için düştü Yazar Orhan Pamuk hakkında "Türklüğü alenen aşağılamak" suçundan açılan davayı düşüren Şişli 2. Asliye Ceza Mahkemesi, kararında, "Açıkça soruşturma ve kovuşturma izni verilmemiş olduğundan, izin şartının gerçekleşmemiş olması sebebiyle davanın düşürülmesine karar vermek gerekmiştir" dedi.Adalet Bakanlığı'nın, Pamuk'un İsviçre'de yayımlanan bir dergide yer alan röportajdaki sözleri nedeniyle 3 yıla kadar hapis cezası istemiyle yargılandığı davayla ilgili "takibat izni" konusundaki yazısının ulaştığı Şişli 2. Asliye Ceza Mahkemesi Hâkimi Metin Aydın ve Savcı Hasan Bölükbaşı, dava dosyasını ele aldı.Kararda, 9 Şubat 2005'te işlenen suça ilişkin 30 Haziran 2005'te dava açıldığı, celse arasında eylemin eski TCK'nın 159/1 maddesine uyabileceği olasılığına karşılık, kovuşturmanın hangi yönden yapılacağına ilişkin Bakanlık izni alınması gerektiği için yargılamanın durdurulduğu hatırlatıldı.Bakanlığın, 19 Ocak tarihli yazısında daha önce konuyla ilgili olarak karar verildiğini bildirdiği, bakanlığın gönderdiği her 2 kararda da yeni TCK uyarınca anılan suçtan dolayı takibat yapılmasının izne tabi olmadığını ifade ettiğinin anlatıldığı kararda, "Eski TCK'nın 160 / 2. maddesine uygun soruşturma ve kovuşturma izninin verilmemiş olduğu anlaşılmıştır" denildi. AB memnun AB Komisyonu'nun son dönemde Türkiye'yi en çok eleştirdiği konuların başında gelen Orhan Pamuk davasının düşmesi Brüksel'de olumlu karşılandı.Komisyon'un genişlemeden sorumlu üyesi Olli Rehn, kararı Türkiye'deki ifade özgürlüğü açısından "iyi bir haber" olarak yorumladı. Daha önce dava için "Yargılanan sadece Pamuk değil, Türkiye de yargılanıyor" diyen Rehn, kararın benzer nitelikli davalar için de örnek olmasını istedi. Rehn, "Birçok gazeteci, editör, yazar ve akademisyen benzer suçlamalarla karşı karşıya. Pamuk davasıyla ilgili kararın onlar için de olumlu sonuç oluşturacak yolu açmasını diliyorum" dedi.Türkiye'nin yasadaki boşlukları doldurması gerektiğini belirten Rehn, bu boşlukların "ifade özgürlüğünün kısıtlayıcı yorumlanmasına" neden olduğunu vurguladı.