Gündem ‘Ekran bağımlılığı patlama yaptı’

‘Ekran bağımlılığı patlama yaptı’

16.02.2021 - 07:00 | Son Güncellenme:

Ebeveynler, ekran başına kilitlenen çocuklarından endişe ediyor ve okullarda yüz yüze eğitimin başlamasını istiyor. Aile ve Çift Terapisti Gamze Kalkanlı, bazı çocukların her gün 15-16 saat boyunca ekran başından kalkmadığını belirtti.

‘Ekran bağımlılığı patlama yaptı’

 

Özellikle okul öncesi ve ilkokul dönemi çocuğu olan ebeveynler, çocuklarının evde kaldıkça ekran maruziyetinin artmasından şikayetçi. Aslı Arıkan, Sevil Karagöz ve Nilay Kantar, ilköğretim çağındaki çocuklarını, sosyalleşmeleri için her gün buluşturan isimlerden. Aslı Arıkan, sürecin zorluklardan bahsederken, “Çocuklarımız eskiden daha uysal ve sakinken, artık daha ani ve sert tepkiler verebiliyorlar” diyor.

Haberin Devamı

Sevil Karagöz ise virüs tehlikesine rağmen çocuklarının mutlaka sosyalleşmesi gerektiğine inandığını belirtirken, “Kendi aramızda havalar el verdikçe mahallemizdeki bu parkta buluşup çocuklarımızı bir araya getirme konusunda karar aldık. Birkaç saatlik süre bile çocuklarımızın enerjilerini atmalarına, arkadaşlık bağlarını güçlendirmeye yarıyor” ifadelerini kullanıyor.

Bağırmaya başladım

Nilay Kantar da her gün 18 yaş altına sokak izin saatlerini dört gözle beklediğini söylüyor, “Öğleye kadar evde işlerimizi yapamaz haldeyiz. Eskiden çocuklar okula gider, biz de o arada evi toparlar, yemekleri hazırlardık. Çocuklar evde kalınca işler aksadığı gibi tartışmalar yaşanıyor. Bir süre sonra çocuğunuzun yaptığı her hareket gözünüze batar hale geliyor. Çocuğuma sesimi yükseltmezken, son 3, 4 aydır ara ara bağırdığım anlarım oluyor” diye konuşuyor. 

Haberin Devamı

Küçükler de ekrana bağlandı

Beşiktaş’ın Dutluk Parkı’nda karşılaştığımız Duygu G. de, “Pandemi öncesi dönemde ekran maruziyetinden korumaya çalıştığımız çocuklarımızı son bir yıldır hem eğitim, hem de vakit geçirmeleri için ekrana baktırmak zorunda kaldık” diyor. Ekran bağımlılığı nedeniyle hem kendisinin, hem de birçok ebeveynin suçluluk duymaya başladığını anlatan Duygu G., “Çocuklar dışarı çıkamadıkları için enerjilerini atamıyorlar. Bu kez sıkıntıyı ekran karşısında atmaya çalışıyorlar. Daha da kötüsü 3-4 yaşındaki kardeşler de abla-ağabeylerinden gördüklerini yapmak istiyorlar. Evin en küçüğü bile tablet, telefon diye tutturuyor” diye konuştu.

‘Ekran bağımlılığı patlama yaptı’

Tabletsiz eğitim

Uzmanların dikkat çektiği önemli ayrıntılardan biri de, eve kapanmak zorunda kalan çocuk ve ergenler arasındaki sınıfsal eşitsizlik ile buna bağlı gelişen farklı travmatik sorunlar.

Bu vahim tabloyu özetleyen kişi ise sömestır tatilini fırsat bilerek 12 yaşındaki oğlu Murat’ı kağıt toplamaya gönderen Roman vatandaşlardan Metin U. 4 çocuk sahibi Metin U., 14 yaşındaki kızının evdeki 2 ve 4 yaşındaki kardeşlerine baktığını belirtirken, kendisinin eşi ve 12 yaşındaki oğluyla kağıt toplayıcılığı yaparak geçimini sağladıklarını dile getirdi. Uzaktan eğitim gören kızı ile kağıt toplayıcılığı yapan oğlu Murat’ın ortak kullandıkları tabletin bozulduğunu dile getiren Metin U, “Murat’ın sokakta olmaması gerektiğini biliyoruz ama evde ekmek bekleyen 3 evladım daha var. Büyük oğlan dışındaki çocuklar, evden hiç çıkmıyorlar” ifadelerini kullandı.

Haberin Devamı

AİLELER ÇATIRDIYOR

Çocuk ve Aile Rehberliği Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Psikolojik Danışman, Aile ve Çift Terapisti Gamze Kalkanlı da sorularımızı şöyle yanıtladı...

- Çocuk ve ergenlerde stres ve öfke patlaması neden ortaya çıkar?

Anne ve babalar, çocuklara, ‘ödevini yaptın mı, şimdi neden ekran başında değilsin, derslerini aksatmaman gerekir’ şeklinde sorular yöneltince, çocuklarla ilişkileri bozuluyor. Sonuçta direktif, nasihat ve sürekli kontrol altında olan çocuk stres altında öfke patlamaları yaşıyor.

- Aileler neler yapmalı, çocuklarına nasıl davranmalı?

Bu dönemde aile içi iletişim ve etkileşim şekli çok önemli. Çocukların duygularını ifade ettiği, kardeşlerin birbirleriyle oyun oynadığı, duyguların paylaşıldığı ailelerde problem yaşanmıyor. Ancak çocuklarıyla sadece ders, sınav, notlar üzerinden iletişim kuran ailelerde ciddi sorunlar yaşanıyor. Duygusal paylaşımın olmadığı, ‘biz’ bilincinin gelişmediği evlerde stres, öfke, yılgınlık gibi sorunların yaşanması kaçınılmaz olur.

Haberin Devamı

- Ekran bağımlılığında patlama olduğu doğru mu? 

Çocuklar dersler dışında da oyun oynayıp, sosyal medyada gezindikleri için günün 12 saatini ekran karşısında geçiriyorlar. Evde hiçbir paylaşım olmayınca kopukluk başlıyor. Danışanların en büyük şikayeti ekran bağımlılığı. Bazı ebeveynler, çocuklarının 15, 16 saat boyunca ekran başından kalkmadığını söylüyor. Üniversiteyi kazanıp henüz kampüsten içeri adımını atamayan gençler bu tür mecralarda buluşup saatler geçirirken, gerçek hayattan kopuş yaşayabiliyorlar. Maalesef pandeminin gençleri, geleceğin kayıp kuşağı olacak. Danışan sayısında inanılmaz bir artış var. Boşanmalar artarken, aile içi huzur dibe vuruyor. Yaşam paterni değişmiş durumda. Evimiz hem ofis hem okul hem hobilerimizi gerçekleştirdiğimiz mekanlar halini aldı.

Haberin Devamı

- Bu süreçte gelir düzeyi ile yaşanan sıkıntılar arasında bir bağlantı var mı?

Ekonomik gelir düzeyindeki uçurum maalesef pandemi döneminde de etkisini gösteriyor. Olup bitenler bir grubu etkilemiyor.

Onlar sitelerde, villalarda ev partileri, doğum günü kutlamaları yapmaya devam ediyorlar, ara tatilde kayağa gidiyorlar. Bazı aileler çocuklarına özel öğretmen tutarken bazı çocuklar ise komşu çocukların evindeki bilgisayardan dersleri takip edebiliyor.

‘Ekran bağımlılığı patlama yaptı’

Hareketsizlik arttı

Doğal Ebeveynlik Türkiye Platformu Kurucusu Aslıhan Tokgöz Onaran da pandemi döneminde danışanların sayısında ciddi artış olduğunun altını çizen uzmanlardan. Onaran, “Dört duvar arasında sıkışık kalmamız ve yoğun ekran maruziyeti de özellikle çocukların ve gençlerin henüz gelişmekte olan beyinlerine ciddi yükleme yapıyor. Ekran bağımlılığına doğru gidebilen, özellikle öfke nöbetleri ile kendini gösteren bir olumsuz gidiş söz konusu” diyor. Önerilerini sıralamasını istediğimiz Onaran’dan şu tavsiyeleri alıyoruz: “Ebeveynler her gün kısa bir süre de olsa çocuklarının seviyesinde birebir göz teması kurabilecekleri ve mümkünse temas içeren oyunlar oynayıp, çocuklarının liderliğinde bir serbest oyun vakti geçirirse, bu hem çocuklarına hem de ebeveynlere çok iyi gelecektir. Ekransız ve yapılandırılmamış bir anne-çocuk ve baba-çocuk özel vakti, o güne ait duyguları işlemlemek ve bağ kurmak adına çok iyi gelecektir.”