Gündem Ermenistan eriyor diaspora direniyor

Ermenistan eriyor diaspora direniyor

05.09.2009 - 00:34 | Son Güncellenme:

2001’de 3 milyon 145 bin olan Ermenistan’ın nüfusu yoksulluk nedeniyle bugün 2 milyon 967 bine düşmüş durumda. Çünkü kapılar açılmazsa yoksulluk sürecek. Kötüye gidişin durması, Türkiye ile parafe edilen protokole bağlı. Ancak varlığı soykırım iddialarına dayanan diaspora ise sürece şiddetle karşı çıkıyor

Ermenistan eriyor diaspora direniyor

Türkiye ile Ermenistan arasında paraflanan ve ekonomik sıkıntı nedeniyle nüfusu azalan Ermenistan’a soluk aldırması beklenen protokoller tüm dünyada olumlu karşılanırken, diaspora ise yoğun şekilde muhalefet ediyor.
Yaklaşık 3 milyon nüfuslu Ermenistan, ekonomik güçlükler yüzünden sürekli göç veren bir görüntü verirken, yurtdışında yaşayan Ermenilerin sayısının 8-10 milyon arasında olduğu tahmin ediliyor. Ermenistan’da 2001’de yapılan sayımda nüfus 3 milyon 145 bin 354 olarak hesaplanmıştı. Ancak Amerikan Merkezi İstihbarat Teşkilatı CIA’nın Temmuz 2009 verilerine göre Ermenistan’ın nüfusu 2 milyon 967 bin 4 kişiye düşmüş durumda.
Ermenistan’da 2008 verilerine göre kişi başına düşen milli gelir 6 bin 400 dolar. Bu miktar dünyada 128’inciliği işaret ediyor. Bu yüzden Türkiye ile parafe edilen protokol bir kesim tarafından, Ermenistan’daki yoksulluk çemberinin kırılması ve erimenin durması için önemli bir adım olarak değerlendiriliyor. Tabii ki buna karşı çıkanlar da var.

Diaspora ayakta
Türkiye ile Ermenistan arasında paraflanan protokollerin en fazla rahatsız ettiği kesimlerin başını Ermeni diasporası çekiyor. Ermenistan’ın içinde bulunduğu ekonomik olumsuzlukları ve Ermenilerin günlük yaşamda çektikleri zorlukları görmezden gelen bir yaklaşım sergileyen ABD’deki ve Avrupa’daki Ermeni Diaporasının ana kaygısını “soykırım” iddialarının olası bir anlaşma nedeniyle zarar görmesi oluşturuyor. Diaspora içinde genel eğilim karşıtlık olsa da protokole şartlı olarak destek veren kuruluş ve kişiler de var.

Haberin Devamı

Fransa’da bölünme var
Türkiye ile Ermenistan arasında 31 Ağustos’ta parafe edilen “Diplomatik İlişkilerin Kurulmasına Dair Protokol”, Fransa diasporasını aşırı milliyetçi Taşnaklarla “Erivan ne derse o olur” diye düşünenler arasında ikiye böldü. Tüm Ermeni örgütlerinin “şemsiye” kuruluşu Fransa Ermeni Örgütleri Koordinasyon Konseyi’nin (CCAF) eski başkanı, “Nouvelles D’Armenie” dergisinin Genel Yayın Yönetmeni Ara Toranyan, “Barış Yolunda Bir İlerleme” başlıklı yazısıyla protokole şartlı destek verdi. Taşnak Partisi’nin (FRA Daşnaktsutiun) Batı Avrupa ve Fransa kolu Başkanı Murad Papazyan ise protokole sert dille karşı çıktı.
Protokolle Türkiye’nin şimdiye kadar izlediği milliyetçi çizgisinden geri adım attığını savunan Toranyan, “Diasporanın fikrini soran olmadı, o da kendini herhangi bir yükümlülükle bağlı hissetmeyecektir” sözleriyle verdiği desteğin sınırlarını çizdi.
Ara Toranyan, tarih komisyonu oluşturulmasıyla ilgili olarak da “En azından diyalog mekanizmasında, 20. yüzyılın karanlık sayfalarını çevirmeyi mümkün kılacak bir çerçeve var” yorumunu yaptı.

Taşnaklardan sert tepki
Taşnaksütun Federasyonu Avrupa temsilcisi Papazyan ise “Ermeni davası tehlikede, Ermenistanlı yöneticiler bağımsızlıktan günümüze en vahim hatayı işliyor. Protokole karşı çıkmak Ermenistan’a ve davamıza olan aşkımızı dile getirmektir” ifadelerini kullandı.
“Soykırım”ın artık bir “müktesebat” haline geldiğini savunan Papazyan, “bir alt-komisyon kurulması konuyu yeniden tartışmaya açar” diyerek bunun Türk diplomasisinin zaferi olacağını öne surdu. Komisyon çalışmalarının en az 20 yıl alacağını iddia eden Papazyan, “Bu süre Ermeni davası için kayıp süre olacaktır” diye ekledi.
Ermenistan’ın sınırlarla ilgili iddiasından da vazgeçtiğini söyleyen Papazyan, bu tip kararlar alınmadan önce Ermeni halkına danışılması gerektiğini belirtti.
SABETAY VAROL Paris

Haberin Devamı

Rusya yakınlaşmaya sıcak bakıyor
Rusya, Türkiye ile Ermenistan arasında paraf edilen protokollerin üçüncü ülkelerin aleyhine olmadığını belirterek, hem yakınlaşmadan rahatsızlık duymadığı mesajını verdi, hem de Azerbaycan’a örtülü bir uyarı gönderdi.
Rus Dışişleri Bakanlığı, yazılı açıklamasında “Ermenistan da Türkiye de bize dost ülkeler. Eğer ilişkilerini normalleştirme süreci başarıyla sonuçlanırsa memnuniyet duyarız” ifadesini kullandı. İki ülkenin sorunlarını çözmekte kararlı olduğunu belirten bakanlık, belgelerde yer alan hiçbir adımın üçüncü ülkelere zarar vermeyi öngördüğü yorumunun yapılamayacağına dikkat çekti. Bu ifadenin aynı zamanda gelişmelerden rahatsızlık olan Bakü yönetimine yönelik olduğu sanılıyor.
Bakanlık, Türkiye ile Ermenistan arasında iyi komşuluk ilişkileri kurulmasının bölge istikrarına da katkıda bulunacağını belirtti.
Moskova, Kafkasya’daki en yakın müttefiği olan Ermenistan’la Türkiye arasındaki yakınlaşma sürecini engellemek amacıyla herhangi bir girişimde bulunmadı, tersine özendirici açıklamalar yaptı. Bunun nedenini Kremlin’in geçen yılki Rus-Gürcü savaşının ardından Kafkasya ve bölge ülkelerine bakışının önemli ölçüde değişmesi oluşturuyor.
Geçmişte yakınlaşmaya sıcak bakmayan Rusya, dengelerin aniden değişmesi sonucu ABD’yi dışarıda tutabilmek için Kafkasya sorunlarını bölge ülkelerinin birlikte çözmesi çağrısı yapmaya, Türkiye’ye özel önem vermeye başladı. Ankara’nın, Erivan temasları konusunda Moskova’ya düzenli bilgi verdiği biliniyor.
CENK BAŞLAMIŞ Moskova

Haberin Devamı

ABD diasporası önkoşul istemiyor
Türkiye ile Ermenistan arasında varılan mutabakat, iki ülke arasındaki sınırların açılması için Ermeni tarafına önkoşullar dayatıldığı gerekçesiyle ABD’deki Ermeni diasporası tarafından sert bir biçimde eleştirildi.
ABD’deki en etkili Ermeni kuruluşlarından “Amerika Ermeni Ulusal Komitesi” (ANCA) geçen salı ABD Senatosu ve Temsilciler Meclisi’ne gönderdiği bir notta, “Türkiye’nin ablukasının yanı sıra yoğun ekonomik ve diplomatik baskı altında olan Ermenistan’ın, çıkarlarını ve geleceğini tehdit eden koşulları kabule zorlandığı” öne sürüldü.
Bu baskıların özellikle 1915 olaylarını araştıracak bir uluslararası tarih komisyonu kurulması konusunda yoğunlaştığı vurgulanan notta, “Türkiye soykırım suçunu itiraf etmedikçe iki ülke arasında kalıcı bir ilişki olamaz” denildi. ANCA internet sitesinde çağrıda bulunarak tüm Ermenilerin bu notu ABD kongresine göndermesini istedi.
Diğer bir diaspora kuruluşu “Amerika Ermeni Kongresi”nin (AAA) açıklamasında ise mutabakat, “Ermenistan üzerinde 16 yıldır süren yasadışı Türk ablukasının kaldırılmasını erteleme taktiği” olarak nitelendirildi. Protokolde sınırların açılması için “Ermeni soykırımı”nı araştıracak tarih komisyonu kurulması ve Karabağ sorununun çözümünün şart koşulmasının sürece fayda sağlamayacağı belirtilen açıklamada, “İlişkilerin normalleşmesi önkoşulsuz gerçekleştirilmeli” denildi.

‘İlk kim cayacak?’
Öte yandan, ABD’de İngilizce yayımlanan Ermeni gazetesi “The California Courier”da Genel Yayın Yönetmeni Harut Sassounian imzalı bir yazıda, iki ülkenin iç siyasi dengeleri göz önüne alındığında protokollerin Türk ve Ermeni meclislerinde onaylanmasının oldukça zor olduğu görüşü savunuldu. Ermenistan’da, tarih komisyonu kurulması ve Karabağ sorununun çözümü dışında Türkiye’nin varolan sınırlarının kabul edilmesini de öngören protokole büyük tepki olduğuna dikkat çekilen yazıda, “Azerbeycan’ın ve muhalefetin baskıları sonucunda Türk hükümeti TBMM’yi protokolü onaylamamaya teşvik edebilir. İlk olarak Türklerin protokolden caymasını sağlamak için Ermenistan, bu süreç içerisinde Azerbeycan’la hiçbir anlaşma imzalamamalı” ifadesi kullanıldı.
DIŞ HABERLER SERVİSİ

Haberin Devamı

Avrupa Ermeni Federasyonu: Geri adım
Avrupa Ermeni Federasyonu tarafından yapılan açıklama, diasporanın protokollerden hiç de memnun olmadığını ve bunların hayata geçirilmesini engellemeye çalışacağını gösteriyor. Açıklamada protokoller “tehlikeli bir geri adım” olarak tanımlanıyor. Protokoller için diasporanın fikrinin alınmamış olmasından duyulan rahatsızlığı da dile getiren Federasyon Başkanı Hilda Çoboyan, “Türkiye’nin, ekonomik açıdan zayıf olan komşusuyla yaptığı bu tür anlaşmaları kullanarak tarihi sorumluluklarından kaçmasına izin verilmemeli” dedi.
“Türkiye’nin soykırım iddialarını inkâr etmeye yönelik bu yeni taktiği uluslararası toplum tarafından reddedilmelidir” diye konuşan Çoboyan, diasporanın gerek “soykırım” iddiaları gerekse Yukarı Karabağ konusunda Ermeni halkının meşru haklarını savunmayı sürdüreceğini söyledi.
GÜVEN ÖZALP Brüksel

Haberin Devamı

Diplomatik çevrenin yorumu: Açılım, Ermenistan’ı böldü
Türkiye ile Ermenistan arasında 31 Ağustos’ta atılan tarihi adım, Ermenistan’da ciddi bir siyasi görüş ayrılığına neden oldu. Diplomatik kaynaklardan edinilen bilgiye göre; Ermenistan’da konuyla ilgili olarak hükümet, muhalefet ve diaspora arasında önemli bir politik uçurum bulunuyor.
Kaynaklar, Ermenistan’daki muhalefetin hükümete karşı bir kampanya başlattığını ve iki ülke arasında diplomatik ilişki kurulması konularında imzalanması planlanan protokollerin parlamentodan önce referanduma götürülmesi için ciddi bir baskı oluşturduğunu belirtti. Kaynaklar, diğer taraftan da Ermeni diasporasının Türkiye ile gelinen noktaya karşı direniş sergilediğini ifade etti.
Türkiye’de protokollerin imzalanması konusunda muhalefettin verdiği tepki ile Ermenistan ve diasporanın verdiği tepkinin bir tutulamayacağını kaydeden kaynaklar, Ermenistan’ın bu süreçte işinin Türkiye’ye göre çok daha zor olduğunu, Ankara’nın süreçte çok daha avantajlı bulunduğunu vurguladı.
Kaynaklar, Türk hükümetinin bu protokollerin TBMM’de onaylanacağına yönelik inancının tam olduğunun altını çizerek, altı haftalık istişare süreciyle ilgili olarak, “Türkiye bu yola baş koydu” değerlendirmesinde bulundu.
BAHAR BAKIR Ankara

Ermenistan eriyor diaspora direniyor

En fazla Ermeni Rusya’da
Toplam nüfusunun 8-10 milyon arasında olduğu hesaplanan Ermenilerin en kalabalık olarak bulunduğu ülkelerse şunlar:

Rusya: 2 milyon 225 bin
ABD: 400 bin
İran: 500 bin
Fransa: 500 bin
Gürcistan: 400 bin
Suriye: 320 bin
Lübnan: 300 bin
Arjantin: 130 bin
Ukrayna: 100 bin
Polonya: 95 bin
Türkiye: 40-70 bin arasında