‘Hür doğdum hür yaşarım sana ne!’

* 13.30’da Boğa’da buluşarak iskeleye yürüyeceğiz.
- Ha. Bu kürtaj açıklamaları için mi?”
* Evet.
- Kaç kişi gelecek?”
* Binlerce kişi bekliyoruz.
- Tamam. Vatandaş mağdur olmasın, yollar kapanmasın da. Ondan soruyoruz.
* Vatandaşı mağdur etmek istemeyiz ama bugün derdimiz daha ziyade kadının mağduriyeti.

Bu diyalog dün Kadıköy’deki kürtaj yasası karşıtı eylem öncesi üç kadın ile bir grup polis arasında geçti. Ve saat 13.30. Bahariye Caddesi’nden ansızın bir grup kadın ellerinde pankartlar, sloganlarla Boğa Heykeli’ne doğru ilerledi. Onların ardından bir grup daha. Derken bir başka grup. Git gide çoğalan kalabalık caddeye taştı. Tam da polisin endişe ettiği gibi araç trafiği kilitlendi. Beklenmedik bir şekilde yollarına çıkan kadınlara sinirlenecek yerde kornalarıyla destek veren otobüs şoförleri ortamı daha da coşturdu.

‘Zararım kendime’
Günün anlam ve önemini en iyi anlatan şarkı da coşkuyu katmerledi:
“Hiç rahat yok mu bana şu yalancı dünyada / Kimin ne hakkı var ki karışır hayatıma / Hesap soramaz bana kim çıkarsa karşıma / Hür doğdum hür yaşarım / Kime ne kime ne / Köle miyim sana ben / Sana ne sana ne / Zararım kendime/ Kime ne kime ne”. Son kısımda ise herkes çığlık çığlığa: “Sen bak kendi derdine /Sana ne sana ne!”
Halay vakti gelince de Ajda’dan Aynur Doğan’a geçildi, “Keçe Kurdan”ın (Kürt Kızı) sözlerini bilen bilmeyen herkes zılgıtlar eşliğinde halay çekmeye başladı.

‘Dünya yerinden oynar’
Kalabalıkta “Atam İzindeyiz” bandajlı da, Kürtçe “Jin jiyan azadi” (Kadın, yaşam, özgürlük) sloganı atan beyaz tülbentli kadınlar da var. Çünkü kadın hakları savunucularının tartışmanın başladığı günden beri tekrar ettiği gibi, mesele siyaset üstü bir mesele. Yani yalnız ve sadece “kadın meselesi.” Bugün burada toplanan kadınlar da gözüme bütün kimliklerinden sıyrılmış gibi geliyor. Toplulukta tanıdık simalar göze çarpıyor. CHP İstanbul Milletvekili Melda Onur, en önde yürüyor. Oyuncu Feride Çetin, miting aracına çıkarak söz alıyor. Pınar Aydınlar (Sağ) kalabalığı “Çav Bella” ile coşturuyor.
Onur, Kocaeli Üniversitesi İnşaat Mühendisliği bölümünde öğrenci. Sırtında çantası, bir köşeden yürüyüşü sessiz sakin izliyor. “Sen neden yürümüyorsun?” diye sorunca, “Eylemi destekliyorum ama bu kadın meselesi. Ondan” diyor. Ancak Onur gibi düşünmeyen erkekler de var eylemde. “Sevgilimin bedeni sevgilimin kararı” pankartıyla yürüyen genç adamların sayısı hiç de az değil. Erkekler sevgililerine, eşlerine destek vermek için sevdikleri kadınlarla el ele.
Az ötede 8 yaşındaki Elif annesinin kolunda yürüyor. Elinde sarı saçlı bebeğe iliştirilmiş bir pankart: “Benim varlığıma kadın karar verir”. Eylemin neden yapıldığını biliyor mu? Tabii ki: “Kadınlar özgür olmak istiyor.” Binlerce kadın bir ağızdan bağırıyor: “Dünya yerinden oynar, kadınlar özgür olsa”.

68'li babayla feminist an

YAZAR Reşat Çalışlar'ın kürtaj yorumu Twitter'ı salladı. Dün, Kadıköy'de, Başbakan'ın 'Kürtaj cinayettir' açıklamasına karşı kadınların düzenlediği eylem için Çalışlar, Twitter hesabından 'Yarın Türkiye'deki kaşar miktarının toplam yüzde 10'u buzdolaplarında, yüzde 90'ı ise Kadıköy'de olacak' yazınca kısa sürede trend listesine girdi. 68'li gazeteci-yazar Oral Çalışlar ile feminist, gazeteci-yazar İpek Çalışlar çiftinin oğlu, aldığı tepkilerin ardından yazdığı yorumu silip şöyle devam etti: 'Sözlerimi geri alıyorum. Hiçbir Türk(iye) kadını kaşar değildir. Kaşarlığından emin olduğum tek kadın Amy Winehouse'dur.' 'Arabesk Anarşi', 'Beni Kalbimden Vuranlar Var ya' isimli kitapların yazarı oğul Çalışlar, bir dönem TRT'de babası Oral Çalışlar ile 'Kuşak Farkı' programını da sunmuştu.