‘İlk cinayetten sonra evde bira içip Tatlıses dinledi’

İZMİR'de üç cinayetin şüphelisi Hamdi Ayri'nin kendisi gibi garson olan kardeşi Taner Ayri yaşananların perde arkasını DHA muhabirine anlatı. Son derece sakin bir yaşamı olan ağabeyinin hayatının Çeşme'de 4 yıl önce bir kadınla tanıştıktan sonra değiştiğini söyleyen Taner Ayri, “Kadın bunu uyuşturucuya alıştırıp iki yıl sonra ayrılınca ağabeyimin saçları döküldü, içine kapandı yaşlı bir adam gibi oldu” dedi. Taner Ayri, ilk cinayetin işlendiği gece eve gelirken yolda polisleri görüp cinayeti öğrendiğini anlatırken, “Eve geldiğimde ağabeyim bira içip televizyon izliyordu. Bir yandan da kasetçalardan İbrahim Tatlıses'in ‘Sarhoş’ adlı şarkısını dinliyordu. Cinayeti söyledim, hiçbir tepki vermedi” dedi. Taner Ayri, olayları değerlendirirken de “Çok üzüntülüyüm. Allah belasını versin. Verdi de zaten” demekle yetindi.

İzmir'de birer gün arayla bankacı Esra Yaşar, üniversiteli Ayşe Selen Ayla ve ‘Azra’ takma adlı travesti Mustafa Has'ı birer kurşunla başlarından vurarak öldürdükten sonra, eski sevgilisini de öldürmeye gittiğini söylediği Bodrum'da yakalanan Hamdi Ayri'nin geçmişte yaşadıkları, kadın düşmanlığını işaret ediyor.

Şüpheli Hamdi Ayri'nin üç kardeşi dün Bozyaka Emniyet Müdürlüğü'nde sorgulandıktan sonra serbest bırakıldı. Hamdi Ayri'den sonraki en büyük kardeş 25 yaşındaki Taner Ayri ilk cinayetin işlendiği cumartesiyi pazara bağlayan geceden şu ana kadar yaşananları, ağabeyinin geçmişini DHA muhabirine anlattı.

“OTOBÜSÜMÜZ VAR, DURUMUMUZ İYİ”

Ağabeyinin son 4- 5 yıldır Çeşme ve Bodrum'daki restoranlarda garsonluk yaptığını, çok düzenli işlerde çalışmadığını belirten Taner Ayri, yılda 15-20 gün kadar Balçova'daki evlerine gelip kendileriyle kaldığını anlattı.

Taner Ayri, “Bu süre zarfında hiç sıkıntısı yoktu. Ekonomik durumu da iyiydi. Balçova'da kirada bir evi vardı. Ayrıca ben, kardeşlerim ve babam kendisine çalışmadığı zamanlarda ekonomik yardımda bulunuyorduk. Bir de yolcu otobüsümüz var. Ekonomik durumuz iyi” dedi.

“O KADIN AĞABEYİMİN 4 BİN DOLARINI YEDİ”

Ağabeyinin hayatının 4 yıl önce Çeşme'de çalışırken sarışın bir kadınla tanıştıktan sonra değiştini anlatan Taner Ayri, bu konuda şunları söyledi:

“Bu arkadaşlığı yaklaşık iki yıl kadar sürdü. Ama ağabeyim bu kadınla tanışınca değişti. Bu kadın ağabeyimi uyuşturucuya alıştırdı. Bu kadınla ben tanışmadım. Bir kez ağabeyimin cep telefonunda fotoğrafını gördüm, sarışındı. Birkaç takma isim birden kullanıyormuş. Sanırım kadının çevresi de kötüydü. İki yıl kadar ağabeyimle birlikte oldular. Ondan sonra ayrıldılar. Daha doğrusu bu kadın ağabeyimi terketti. Bu aşamada ağabeyim tam anlamıyla çöktü. Aşırı zayıfladı, saçları döküldü. Yaşlı bir adam gibi oldu. Kendisine kötü alışkanlıklar kazandırdığı ve terkettiği için bu kadına çok kızıyordu. Zaman zaman telefonla konuşuyorlardı. Ayrılmalarına rağmen bu kadın çağırdığında bazen yanına gidiyordu. Kadın parası bitince ağabeyimi çağırıyor parasını yiyordu. Ağabeyim bu kadını çok seviyordu. Geçen yaz sezonunda da çağırdı. Bodrum'da arkadaşlarıyla ağabeyimin bir sezonda biriktirdiği 4 bin doları harcamış. Bu olaydan sonra çok kızdı hatta onu Bodrum'a aramaya gitti ama bulamadı.”

TEDİRGİNLİK HİSSETMEDİM

Ağabeyi Hamdi Ayri'nin geçen çarşamba günü işten izin aldığını söyleyerek yanlarına geldiğini anlatan Taner Ayri, davranışlarında her zamankinden farklı bir durum hissetmediğini söyledi. Ayri, anne ve babasının bir süre önce gittikleri memleketleri Mardin'in Nusaybin İlçesi'nde bulunduğunu anlattı.

Bankacı Esra Yaşar'ın saat 00.30'da öldürüldüğü cumartesiyi pazara bağlayan gece eve saat 01.00 sıralarında geldiğini söyleyen Taner Ayri o geceyi şöyle anlattı:

“Yolda gelirken uğradığım bakkaldan arka sokakta cinayet işlendiğini, bir kadınının öldürüldüğünü duydum. Bakkaldan çıktığımda kalabalığı ve polisi gördüm. Eve geldiğimde ağabeyim bira içip televizyon izliyordu. Bir yandan da kasetçalardan İbahim Tatlıses'in ‘sarhoş’ isimli şarkısını dinliyordu. Bir süre sohbet ettik. Ona alt tarafta bir kadını öldürdüklerini söyledim. Hiçbir şaşkınlık ve tedirginlik hissetmedim. Bana ‘Nerede, nasıl öldürmüşler’ diye sordu. Bana ‘Saat 18.30 sıralarında uyuyup kalmışım. Daha yeni uyandım’ dedi. Daha sonra uyudum. Pazar günü sabah uyandığımızda kendisiyle kahvaltı yaptık. Sohbet ettik. Daha sonra ben işe gittim o evde kaldı. Pazar günü de işten 01.15 sıralarında eve geldim. Yol boyunca polisleri ve vatandaşları gördüm. Bu kez ikinci cinayet olduğunu bilmiyordum. Eve geldim. Ağabeyimin çantasını hazırlayıp evden çıkmaya hazırlandığını gördüm. Kendisine ‘Ağabey yine polisler dolaşıyor’ dediğimde, ‘Dünkü cinayet yüzündendir. Dünkü cinayeti araştırıyorlardır’ dedi. Daha sonra da izninin bittiğini ve Bodrum'a gideceğini söyleyerek eşyalarıyla geceyarısı evden ayrıldı. Ama Basmane'de bir otelde kalmış. Dün sabaha karşı saat 06.00 da kapımız kırılırcasına çalındı. Kapıyı açtığım anda polisler içeriye girdi. Beni kardeşlerimi ayrı bir odada topladıktan sonra evin her tarafını aradılar. Ancak birşey bulamadılar. Bizi emniyete götürdüler ve ağabeyimin cinayetleri işlediğini söylediler. Ben buna inanamadım. Çünkü kendisinin en ufak bir suça karışmışlığı yoktu.”

Hamdi Ayri'nın son derece sakin yaradılışlı biri olduğunu savunan Taner Ayri, “Ben bile ondan daha yürekliyimdir. Cinayetleri gazetelerden okuduğumda da onun yapabileceğini hiç aklıma getirmedim. Çünkü kendisinde hiçbir tedirginlik, telaş yoktu. Normal bir insan gibi evde kalıp ayrıldı. Cinayetleri de çok sevdiği kız arkadaşına olan kızgınlığından yaptığını düşünüyorum” dedi.

ANNEM KALP HASTASI

Taner Ayri, anne babasının bir yakınlarının cenazesi için Mardin'in Nusaybin İlçesi'nde bulunduğunu, olayları kalp hastası annesine söyleyemediklerini bildirdi. Taner Ayri, “Babama anlattık. Buraya gelecek. Konuyu babam gelince amcalarım ve akrabalarımla oturup değerlendireceğiz” dedi.

Olayları nasıl değerlendirdiği, ağabeyi hakkında ne düşündüğü sorusuna da Taner Ayri, “Çok üzüntülüyüm. Allah belasını versin. Verdi de zaten” demekle yetindi.