İşe girişte uyuşturucu testi önerisi

TBMM Madde Bağımlılığını Araştırma Komisyonu’na Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürlüğü yetkililerinin, madde bağımlılığı ve ceza infaz kurumu hizmetlerine ilişkin yaptığı sunumda çarpıçı veriler ortaya çıktı. Adalet Bakanlığı Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürlüğü’nün verilerine göre cezaevlerinde uyuşturucu ve uyarıcı maddeyle bağlantılı suçlardan hüküm giyen ve tutuklananların sayısı 2010’da 24 bin 925 iken, 2017’de iki katına çıkan bu sayı 50 bin 278’e yükseldi. Ceza infaz kurumlarında terör suçundan sonra en çok uyuşturucu suçu nedeniyle hükümlü ve tutuklunun bulunduğu tespit edildi.

239 bin 398 hükümlü, tutuklunun 14 Mart 2018 itibarıyla suç profillerine göre dağılımı ise şöyle:

- Yüzde 25,9 terör, yüzde 18,1 uyuşturucu ve uyarıcı madde, yüzde 14,8 hırsızlık, yüzde 12,8 adam öldürme, yüzde 7,8 yağma, yüzde 7,7 yaralama, yüzde 7,1 cinsel istismar ve cinsel taciz suçu, yüzde 5,8 diğer.

Yıllar içinde arttı

- Uyuşturucu ve uyarıcı maddeyle bağlantıyı 2313 Sayılı Yasa’ya muhalefet suçlarından hükümlü, tutuklu bulunanların sayısı yıllar içinde ciddi artış gösterdi. Bu yasaya muhalefetten hüküm giyen ve tutuklananların sayısı yıllara göre şöyle: 2010 - 24 bin 925, 2011 - 23 bin 638, 2012 - 22 bin 445, 2013 - 24 bin 890, 2014 - 27 bin 680, 2015 - 33 bin 702, 2016 - 37 bin 398, 2017 - 50 bin 278.

- Sunuma göre ceza infaz kurumlarında manevi destek hizmetlerinin karşılanması için çalışma yapılacak. 650 vaiz, ceza infaz kurumlarında halen manevi rehberlik hizmetlerini sürdürüyor. Diyanet İşleri Başkanlığı’yla ceza infaz kurumlarında yürütülen manevi destek hizmetlerinde madde bağımlılığının önlenmesine yönelik Manevi Güçlendirme ve Rehabilitasyon Programı oluşturulacak. Hükümlü ve tutukluların ailelerine yönelik, “aile destek sistemi” kurulacak.

Komisyonda konuşan İstanbul Üniversitesi Adli Tıp Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Faruk Aşıcıoğlu ise iş yerine girişlerde madde kullanıp kullanmadığına ilişkin doğu dürüst muayene olmadığını belirterek şunları söyledi:

‘Test istensin’

“Kanuni açıdan İş Yasası’na, Anayasa’ya aykırılık yok ise ‘İşe girişte işverenler kişinin madde kullanıp kullanmadığını analiz eder, hatta iş akdi sırasında da randomize bir şekilde, rastgele bir şekilde bunu yapar’ diye bir madde ekleyelim. Çünkü ben bilirkişi dosyalarından görüyorum, adam elektrikçi, çarpılıyor; vücudunda uyuşturucu madde, esrar, eroin çıkıyor. Türkiye’de trafikte alkol ve uyuşturucu ölçümü yapan karavanlar yapılmalı, mobil.”

Komisyonda konuşan Üsküdar Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Sevil Atasoy da, “Hep fotoğraf çektik. Fotoğraf çekerek bir yere varamayacağımız artık ortada. Çünkü madde kullanılıyor. Maddenin kullanım yaşı düştü, şiddet, cinayetler arttı. Bunların hepsi birbirine bağlı hadiseler. Uyuşturucuyla mücadele sadece uyuşturucu değil, aynı zamanda şiddetle mücadeledir” dedi. Afganistan’da üretilen eroinin, Rusya ve Avrupa’ya gönderildiğini belirterek, Avrupa’ya gidiş yolunun öncelikle Türkiye’nin de içinde bulunduğu, “Balkan Yolu” denilen güzergah olduğunu söyleyen Atasoy, “Bu yolla geçtiğimiz yıl Türkiye üzerinden yaklaşık 450 ton eroin geçti. Bu eroinin bir bölümünü yakalayabildik ama bir bölümünü yakalayamadık” dedi.