08.01.2015 - 02:30 | Son Güncellenme:
MÜJDE YAZICI
Charlie Hebdo çizerleri 2002 yılında Leman dergisinin davetlisi olarak İstanbul’a gelmişti. İnternet bu kadar yaygın değil, mizah dergileri ilginin çok daha odağındaydı. Charlie Hebdo’cularla yaptıkları geziyi nasıl yayınlayacaklar acaba diye oluşan okur merakını Leman dergisi, ‘özel’ bir sayıyla gidermişti. Fransız çizerlerle Türk çizerlerin Türkiye’nin AB’süreci esprileri, mizahçıların politikadan kültüre mizah dolu buluşmasıydı.
Leman dergisinin Charlie Hebdo’nun İstanbul turunun detaylarını yayınladığı sayının kapağında ise bir fotoğraf dikkat çekiyordu. Fotoğrafta Leman dergisinin kadim çizerlerinden Suat Özkan, dünyaca ünlü karikatürist Georges Wolinski’yi göbek taşına yatırmış kese atıyordu. Bu esnada fotoğrafa konulan konuşma balonundaki şaka ise AB süreci ve Türkiye idi tabii...
O fotoğrafın kahramanı Suat Özkan dün gerçekleştirilen saldırıyı sabah saatlerinde öğrenmiş:
“Bu sabah kalktım haberleri açtım. Bayağı 5 saat kadar yataktan kalkmadan haberleri izledim. Saate baktığımda ciddi ciddi 5 saat geçmiş.Şoka girdik hepimiz. Şu kadarını söyleyeyim. Bütün dünyada yaşayan karikatüristler kardeştir bizim için. Olay gerçekten çok karanlı. Bundan sonra olabilecekler açısından da karanlık. Masum müslümanlar için ve müslüman insanlara bakış açısından bundan sonra olabilecekler çok karanlık. Çok üzgünüz tabii, insan böyle zamanlarda süslü laflar edemiyor.”
‘Giydiklerimiz bile aynıydı’
Özkan, 2002 yılında Charlie Hebdo çizerleriyle buluştuklarında dünyadaki tüm çizerlerin birbirlerine benzediğini düşündüklerini anlatıyor:
“2002’de dergi ekibi olarak Türkiye’ye geldiklerinde İstanbul’da Kumkapı’ya gitmiştik, Beyoğlu’nda dolaşmıştık. Yedik içtik birlikte. O zaman geldiklerinden “Bize ne kadar benziyorsunuz” dediler. Hatta o zaman biz şunu anlamıştık. Kim olursa olsun, dünyadaki bütün karikatüristlerin giydiği tişörtten ayakkabısına kadar hatta pantolonun kırışma kısmına kadar bile aynıydı. Bütün bu detaylarla birbirimize ne kadar benzediğimizi konuşmuştuk.”
Özkan, “Biz karikatür çizmeye devam edeceğiz. Üzgünlüğümüzü ikiye katlayan bir şey var tabii. Bu olay yüzünden Avrupa’da yaşayan Müslümanlar zarar görmezler diye umut ediyoruz” diyor. Suat Özkan, Charlie Hebdo’nun 2002’deki İstanbul gezisiyle ilgili en çok şu detayın altını çiziyor: “Fransız çizer arkadaşlarla o günlerden aklımda en çok kalan şey karşılıklı olarak ‘Aaaa bize ne kadar benziyorsunuz’ dememizdi.”
‘Wolinski’nin hayranıydık’
Charlie Hebdo saldırısında öldürülenlerden biri de tüm dünyanın yakından tanıdığı 80 yaşındaki karikatürist Georges Wolinski... Suat Özkan, 2002 yılında derginin Türkiye ziyareti sırasında Wolinski ile hamamda çekildikleri ve daha sonra Leman dergisinin ‘Charlie Hebdo Özel’ sayısının kapağında kullandığı fotoğrafın öyküsü ise şöyle anlatıyor:
“Wolinski dünyanın en büyük karikatüristlerinden biri. Çocukken hayranı olduğumuz Moliski’nin de öldüğünü öğrendik ve bir kat daha yıkıma uğradık bugün diyebilirim.‘Charlie Hebdo Özel’ sayısının kapağındaki fotoğraf çekimi çok spontane gelişmişti. Hamamdaydık. Wolinski ile çok çok samimi olmadığım halde bir refleksle kendisine kese, masaj yapıyor gibi bir espri yaptım. O anda hayli gülmüştük. Asla planlı değildi.Sonra da o fotoğraflar kapak oldu.”
2008’de Milliyet’e konuşmuştu
Paris’teki saldırıda ölen karikatüristlerden Georges Wolinski 2008 yılında Milliyet’e verdiği röportajda “Zengin tabakayı hedef aldığım karikatürlerim çok ses getirdi. Kızlarıma güzel elbiseler, oyuncaklar almaya başladım. Birlikte tatillere çıktık” ifadelerini kullanmıştı. Cezayir’den Fransa’ya taşınmak zorunda kalan bir arkadaşı olduğunu belirten Wolinski “Hep durumuyla dalga geçer, ‘Polis, devlet ve asker dışında her şeyi çizebilirim’ derdi... E söyle bana, ne kalır geriye? Ben Sarkozy ile Carla’yı bile çizdim. Fransa bu konularda çok özgür bir ülke. Ayrıca Sarkozy de çok cesur ve komik bir cumhurbaşkanı. Carla çok güzel...” demişti. Wolinski’nin “Bu krizler ve savaşlarla belki de en iyi karikatürler ortaya çıkacak; ne dersiniz?” sorusuna verdiği yanıt ise şöyleydi: “Herkes krizin olacağını, büyüyeceğini söylüyor, bu konuda durmadan konuşuyorlar; benimse umrumda değil. Bir şey yaptığımı da zannetme, hiçbir önlem de almıyorum. Ben karikatür yaparım ve gülerim; o kadar! Gerekirse krizden korkanları çizerim ama kriz konusunda kafa yormam!”