Katiller timsah gözyaşları döktü

Mersin’de vahşice katledilen üniversite öğrencisi 20 yaşındaki Özgecan Aslan’ın ölümüne ilişkin dava dün görülmeye başlandı. Ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istemiyle tutuklu yargılanan 3 zanlının hakim karşısına çıktığı duruşmada aileyi Özgecan’ın amcası Yaşasın Aslan temsil etti.

Tarsus Adliyesi’nde görülen duruşma için adliyenin altıncı katındaki konferans salonu duruşma salonu olarak hazırlandı. Yüzlerce avukat ile kadın örgütleri ve sivil toplum kuruluşları temsilcileri salona sığmadı. Duruşmaya, Aslan ailesi adına amca Yaşasın Aslan, ailenin avukatı Efkan Bolaç ile katıldı. Aslan’ın anne ve babası ise duruşmaya gelmedi. Salona jandarma eşliğinde sırasıyla sanıklar Suphi Altındöken, Necmettin Altındöken ve Fatih Gökçe getirildi. Mahkeme Başkanı Ercan Kumhak, üye hakimler Fatma Serpil Aydın ve Nesibe Çınar ile savcı Erol Kaplan salonda hazır bulundu. Suphi Altındöken’in avukatlığını, Mersin Barosu avukatları üstlenmek istenmeyince duruşmadan bir gün önce atanan baronun en kıdemli avukatı Kamil Veli Ak yasa gereği avukatlık yapmak zorunda kaldı.

‘Zaten sinirli biriyim’

İddianamenin okunmasının ardından savunmalara geçildi. İlk olarak sanık Suphi Altındöken söz aldı. Altındöken’in kolluk ifadesini değiştirmesi dikkat çekti. Altındöken, Üye Hâkim Nesibe Çınar’ın “Mahkemede ‘Biber gazı sıkmadı’ dedin ancak jandarmadaki ifadelerinde sıktığını söylemişsin” diye hatırlatması üzerine “Ses geldi, isabet etmedi. Yüzüme sıkılmadı. İyi dinleyin. Doğru, dürüst konuşuyorum” dedi. Mahkeme başkanı arkaya neden geçtiğini, kapının otomatik olduğunu söyleyince, “’İn aşağı’ dedim, inmedi. Ben zaten sinirli biriyim” dedi. Başkan ayrıca, aralıklarla ağlayan sanığı, “Ağlamayı geçelim” diyerek uyardı.

Altındöken savunmasına, arkadaşı Fatih Gökçe’yi suçlayarak devam etti. Gökçe’yi fermuarını çekerken gördüğünü söyleyen Suphi Altındöken savunmasına, “Fatih, ‘Öldürmemiz lazım’ dedi. Babama, ‘Pikniğe gidiyoruz, mangal yakarız’ diye espri yaptı. ‘Oğlum kimliğini parmaklarında bırakmışsın, kesmemiz lazım’ dedi. Bunun üzerine ellerini bıçakla kestim. Tuvaletin klozetinde sakladım” şeklinde devam etti. Altındöken, kendisinin cinsel saldırıda bulunmadığını ama Gökçe’nin bulunmuş olabileceğini ima ederek, “Güzelmiş’ gibisine bir kelime kullandı. ‘Fatih bir şey mi yaptın’ dedim. ‘Sakın ağzını açma, ihbar ederim’ diye tehdit etti” diye konuştu. Savcılık ifadesinde benzini panikle düşürdüğünü söyleyen Altındöken, “‘Yapmayalım Fatih’ dedim, o yok dedi” diyerek ifade değiştirdi.

‘Doktor copla dövdü’ iddiası

Baba Altındöken aralıklarla ağladığı savunmasında şunları söyledi: “11 Şubat günü işyerimden çıktım. Böbreklerimde kanama vardır tahlile gittim. Evimden dışarı hiçbir yere çıkmam. Suphi telefon etti. ‘Baba iki kişiyle kavga ettim, çok moralim bozuk. Fatih gelecek’ dedi.” Başkanın, “İfadende kan kokusundan bahsetmişsin, araç kan gölü” demesine ise “Karanlıkta görülme, hissetmedim” dedi. Baba Altındöken, olayın vehametini 1 gün sonra öğrendiğini dile getirip eski ifadelerini kabul etmeyerek, “Gözlüğüm yoktu yanımda, devamlı kağıt imzalatıyorlardı. Doktor beni copla dövdü” diye konuştu.

‘Babası kilime saralım’ dedi

Fatih Gökçe, savunmasına baba Altındöken’den sonra devam etti. Gökçe, “(Suphi Altındöken) Biber gazı sıktılar bana dedi. Benzin aldın mı diye sordu. (Aslan’ı) Ellerini kestiğinde gördüm. Suphi benden bıçak istedi. ‘Cesedi parçalayalım’ dedi. Babası ‘kilime saralım’ dedi, ‘polise gidelim’ demedi. Alkol de vardı. Bahane etmiyorum da çok hatırlamıyorum. Babasına ‘Teslim olsun’ dedim ama aldırış etmedi. Yakılacağını bilmiyordum.”

Duruşmada söz alan amca Yaşasın Aslan ise en ağır cezayı almalarını istediklerini belirterek şöyle konuştu: “Öyle bir karar istiyorum ki böyle canilerin ruhundaki sapıklıklıklar ortaya çıkmasın. Bu karardan korksunlar.”

‘Ehlibeyt şehidi’ tepkisi

Duruşmada, sanık Necmettin Altındöken’in avukatının, “Maktüle ehlibeyt şehidi olmuştur” sözleri tepki topladı. Mahkeme heyetinin verdiği ara kararda, üç sanığın da tutukluluk hallerinin devamına karar verildi. Sanık Fatih Gökçe’nin Özgecan Aslan’a cinsel saldırıda bulunduğu iddiasıyla suç duyurusunda bulunulması kararlaştırıldı. Davaya, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı’nın müdahillik talebi kabul edilirken, kadın örgütleri ile baroların talebi suçtan zarar görmedikleri gerekçesiyle reddedildi. Duruşma 9 Eylül’e ertelendi.