Gündem Kış gecesinin ‘tatlı’ sesi: Boooozaaaa

Kış gecesinin ‘tatlı’ sesi: Boooozaaaa

08.01.2023 - 07:00 | Son Güncellenme:

Kış gecelerinin vazgeçilmezidir bozacılar. “Boooozaaaa” nidaları İstanbul’un efsane sesleri arasındadır. Ama artık çok azaldılar, bir de kar yokluğu boza satışlarını olumsuz etkiledi. 22 yıllık bozacı Oğuzhan Kılıçaslan’ı dinledik.

Kış  gecesinin ‘tatlı’ sesi: Boooozaaaa

İstanbul’da bir zamanlar karın lapa lapa yağdığı, soğuk kış gecelerinin tatlı bir sembolüydü bozacılar. Bozayı taşıdıkları güğümlerle ıslak, karanlık İstanbul sokaklarından “Boooozaaa, boooozaaaa, boooozaaaa” diye bağırarak geçerlerdi. Ama artık hem bozacılar hızla azalıyor, hem de kar yağmaması boza satışlarını olumsuz etkiliyor. Kadıköy, Moda’da karşılaştığımız, 22 yıldır kış gecelerinde boza satan Oğuzhan Kılıçaslan, bize işinin sırlarını anlattı.

Haberin Devamı

‘Sırrı tadında’

Ankaralı olan ama 90’lardan beri Kocaeli Gebze’de yaşayan Oğuzhan Kılıçaslan, sokakta boza satmaya 2000 yılında köylülerini örnek alarak başlamış. Yıllar içinde daimi müşteriler edinen Kılıçaslan şunları söyledi: “Bozayı fabrikadan ham olarak alıyoruz ve günlük tüketime göre, ne kadar satışa sunulacaksa o kadar mayalayarak satışa hazır hale getiriyoruz. 3 - 4 gün buzdolabında saklamak suretiyle bozayı satışa sunuyoruz. Bozanın sırrı tadında saklı, nasıl bir şey olduğu tarif edilemez ancak tadarak anlaşılabilir. Boza 1800’lü yıllardan bugüne gelen bir Osmanlı içeceği. Biz de bu Osmanlı kültürünü sürdürmeye çalışıyoruz. Bozanın satışları günümüzde düştü. Müşterilerin yüzde 70’i merak için alıyor. Yüzde 30’u da bozayı bilen müşteriler, İstanbul’un eski halkı. Genelde İstanbul’da yabancı, öğrenci çok olduğundan merak edip alıyorlar. Bozanın müşteri potansiyeli eskiye nazaran yüzde 60’lara kadar düştü. Günümüzde boza satarak ev geçindirilir diyemem, çünkü her gün satış olmuyor. Bozacı her gün semte getirdiği bozayı satabilirse geçimini sağlar ama bozanın mevsimi var, kışın soğuk havalarda boza satılıyor, bu sene mesela kar yağmadı. Kar yağmaması boza satışlarını yüzde 40 olumsuz etkiledi. Çünkü boza vücudu ısıttığı için müşteri karda, kışta almak ister bu içeceği. Ben 22 yıldır güğümde satıyorum bozayı, diğer arkadaşlar da güğüm kullanıyor.”

Haberin Devamı

Kış  gecesinin ‘tatlı’ sesi: Boooozaaaa

‘Gençlik değişti’

Bozacıların sayısının azalmasını da şöyle açıklıyor Kılıçaslan: “Eski bozacılarımız bıraktı, şu an Gebze’den gelen bozacılar arasında en eski benim, 22 yıldır yapıyorum. Artık gençler yorulmadan internet üzerinden para kazanmaya çalışıyorlar. Ama ben bu işi severek yapıyorum. Akşam 6’da Gebze’den yola çıkıp İstanbul’a geliyoruz. Hangi semtteysek en son metro seferine kadar bozayı satmak için dolaşıyoruz.”

‘Bu fiyat az bile!’

Oğuzhan Kılıçaslan, bozanın maliyetinin hayat pahalılığıyla birlikte arttığını söylüyor: “Her şeye zam geldiği için biz de bozanın fiyatını yüzde 30 artırdık. Çünkü bozanın yapıldığı buğday, arpa, darı, mısır pahalandı. Bu yıl bozanın litresi 80 lira oldu. Bozayı sevenler bu fiyatı az buluyor. Hem de bizi düşünerek ‘Siz bu kadar karda, yağmurda, soğukta geziyorsunuz, bu fiyat az bile’ diyorlar.”  

Haberin Devamı

Kış  gecesinin ‘tatlı’ sesi: Boooozaaaa

‘Sesimden ve şapkamdan tanırlar’

“Biz booozaaaa booozaaa” diye sesimizin çıktığı kadar bağırarak üst katlardaki müşterilerimize de geldiğimizi haber veriyoruz” diye anlatıyor Oğuzhan Kılıçaslan... “Bağırmasak, sesimizi duyuramayız. Ama günümüzde motokuryelerin gürültüsünden sesimizi duyurmak biraz zor oluyor. Genelde sessiz sokaklarda bağırmaya çalışıyoruz. Ama zaten kış aylarında boza içmeyi sevenler bozacıyı bekler, çünkü geleceğini bilirler. Mesela benim hangi saatte, hangi sokaktan geçeceğimi müşterilerim bilir. Rutin bir gezi sistemim vardır, o şekilde gezerim. Müşterim hangi saatte olursa olsun pencerede bekler. Beni sesimden ve taktığım fötr şapkamdan da tanırlar. Öte yandan hijyene dikkat ettiğimi de bilirler.”