Koşaner’in ses kaydı Balyoz iddianamesinde

‘Balyoz Planı soruşturması kapsamında hazırlanan ve İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edilen 3. iddianamede Korgeneraller Korcan Pulatsü, Ziya Güler, Rıdvan Ulugüler ve Abdullah Can Erenoğlu, Koramiral Deniz Cora, Tuğgeneral Kubilay Baloğlu, Tümamiral Mücahit Şişlioğlu, emekli Korgeneral Rasim Arslan, HAVELSAN Genel Müdürü Ömer Faruk Yarman’ın da aralarında bulunduğu 64’ü tutuklu 143 şüpheli şüpheli yer aldı. 143 şüphelinin “Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti’ni ortadan kaldırmaya eksik teşebbüs etmek” suçundan 15 yıldan 20 yıla kadar hapsi isteniyor. İlk duruşma 26 Aralık’ta görülecek

‘Açık kaynak’ konuşması
İddianamede sanıklar aleyhine deliller arasında eski Genelkurmay Başkanı emekli Orgeneral Işık Koşaner’in bazı internet sitelerinde yayınlanan ve ortam dinlemesi olduğu anlaşılan ses kaydı da yer aldı. “Açık kaynaklardan temin edilen ses kayıtları” başlıklı bölümde Koşaner’in ses kaydının Balyoz soruşturmasıyla ilgili bölümlerinin çözümleri yer aldı. Koşaner, 23 Ağustos 2011’de internet sitelerinde yayınlanan ses kayıtlarının ardından bir açıklama yaparak, “İfade edilen konuların tamamı, devletin ilgili kurullarında üst düzey devlet yetkilileriyle yaptığım görüşmelerde de kendileriyle paylaştığım, hukuki olarak gereğinin yapılması için emir verdiğim konulardır. Kimseden kaçırdığımız, sakladığımız ve gizlediğimiz konular değildir“ demişti. Koşaner, “özeleştiri” olarak nitelediği açıklamalarını, “Bu açıklamaların noktasına ve virgülüne kadar arkasındayım” diyerek savunmuştu.

‘Her şey imha edilmişti’
Koşaner’in sözleri şöyleydi:
“Balyozla ilgili, bizde herşey imha edilmişti. Herşeyi iddianameden öğrendik. Şimdi Balyoz denen yani 1. Ordu Komutanlığı karargahında 2003 yılında yapılan bir plan seminerinden dolayı ortaya atılan bu iddialar hakkında birşeyler söylemek istiyorum. Arkadaşlar, bu olayla ilgili seminerle ilgili evrakların hepsi imha edilmiş olduğu için olay ortaya çıkınca birşey bulamadık. Araştırdık Genelkurmay’ı, Kara Kuvvetleri’ni, 1. Ordu’yu... ya nedir bu ne diyorlar bunlar filan. Balyoz malyoz hiçbir evrak bulamadık. Bir tane mesaj çıktı. Bunun için bir girişim yapamadık. Beklemek zorunda kaldık. Biliyorsunuz bir gazeteci gitti bir çuval evrak verdi falan CD’ler midiler. O gazeteciye. O dönem içerisinde o CD’leri de ele geçiremedik. Bize ne kadar doğru yazıldı ne yaptı onu da bilemiyoruz. Ne zaman ki iş iddianame hazırlandı vs. Bu CD’ler elimize geçtiği zaman olayın ne boyutta olduğunu neyin iddia edildiğini açık açık anladık. Balyoz’da, bizi üzen taraf neyimiz var neyimiz yok çaldırmışız. Konuşmalarımız dahil. Ne konuşuyorsak var adamların ellerinde, namerdin eline malzeme verdik. Şimdi bizi üzen taraf arkadaşlar 1. Ordu’da herşeyimizi çaldırmışız.”

367
1. Balyoz davasında 196, 2. Balyoz davasında 28, 3. Balyoz davasında 143 olmak üzere toplam 367 sanık yargılanıyor.

‘O’ subayın ifadesi alınmış
İddinamede 16 Mart 2011’de bir internet sitesinde yayınlanan ve “askeri hakim ve savcı olduğu belirtilen” 5 kişinin Balyoz davası hakkında yaptığı konuşmaların çözümleri de yer alıyor. B.M’nin 5 Ekim 2011’de tanık olarak dinlendiği, “Donanma Komutanlığı’nda yapılan arama sonrasında orada ele geçen belgelerle ilgili biz de herkes gibi askeri savcılıktan arkadaşlarla hayretler içerisinde kaldık. Bazı konuşmalarımız oldu. Bunlar sabah toplantılarında çay muhabbeti şeklinde gerçekleşen günlük konuşmalardı. Bu konuşmalarımızın kanunlara aykırı olarak dinlendiğini ve yayınlandığını gördük. Bazı konuşmaların çarpıtıldığını, eklemeler yapıldığını, bazı konuşmalar bana ait olmadığı halde ismim zikredilerek bana aitmiş gibi gösterildiğini gördük” dediği belirtiliyor. fatih camii’ne
eylem planı

Fatih Camii’ne eylem planı
İddianamede, ‘mevcut görevlendirme çizelgesi ‘adlı belge incelendiğinde, Fatih Camisi’nin yapılacak bir eylem için uygun olup olmadığının tespiti için şüpheli Özgür Ecevit Taşçı’nın Hüseyin Topuz liderliğindeki grupta yer aldığı belirtilerek, Erhan Kubat tarafından caminin keşif çalışmalarını yapmak üzere görevlendirildiklerinin anlaşıldığı kaydedildi. Taşçı ve Atik’in Topuz’a ulaştırdıkları raporda, caminin eylem için uygun olduğunu belirtikleri ifade ediliyor.

‘İddianameye girmesi yanlış’
- Prof. Dr. Köksal Bayraktar: Fiillerle ilgili olarak doğrudan doğruya ilgili olmayan kişi ve eylemlerin iddianameye konu edilmesi doğru değil. ‘İddianamenin delilliği’ esasına aykırı. İddianamede somut fiil ve somut deliller yer almalı.

- Avukat Celal Ülgen: Açık kaynaklarda yer alan ses kayıtları legal bir şekilde elde edilmiş olsaydı, bunlar iddianameye konulabilirdi. Ses kaydının nereden alınmış olduğu değil; ne şekilde elde edildiği önemlidir.

- Avukat Ayşegül Mermer: Deliller sanıklar açısından hayati öneme sahip. Sanıklarla doğrudan ilgili olmayan, mahkeme kararıyla elde edilmemiş belge ve bulguların iddianamede yer alması tartışmalı bir durum.

‘Özel ekibi Pulatsü belirledi’
İddianamede, tutuklu Korgeneral Korcan Pulatsü’nün “Oraj Harekat Planı” kapsamında görevlendirilecek “özel personel” olarak belirlendiği anlatılıyor. Pulatsü’nün “İbrahim Fırtına’nın direktiyle Hava Harp Akademisi Komutanlığı bünyesinde Yusuf Ziya Toker koordinatörlüğünde Oraj Hava Harekat Planı hazırlama grubu oluşturduğu” iddia ediliyor. Tutuklu sanıklardan Hava Korgeneral Ziya Güler’in ise Oraj Hava Harekat Planı kapsamında sıkıyönetim görevlerinde kullanılacak personel olarak belirlendiği ileri sürülüyor.