16.08.2018 - 01:30 | Son Güncellenme:
HABER ARAŞTIRMA
Kurban Bayramı’na sayılı günler kala hayvan pazarları hareketlendi. Fiyatlarının yanı sıra ağırlıkları ve dış görünüşleriyle pazarların gözdeleri haline gelen bazı büyükbaş hayvanlar alıcılarını bekliyor.
Anadolu’nun farklı illerinden gelen besiciler, İstanbul’un birçok ilçesinde kurulan hayvan pazarlarında yaklaşan Kurban Bayramı öncesi, bin bir emekle yetiştirdikleri kurbanlıklarını görücüye çıkardı. Pazarda küçükbaş hayvanlar bin liradan başlayan fiyatlarla alıcı bulurken, büyükbaş kurbanlık fiyatları ise 7 bin TL’den başlıyor. İstanbul’da gezdiğimiz hayvan pazarlarında besicilerinin özel olarak yetiştirdikleri hayvanları ise görünüşleriyle pazarların gözbebeği olmuş. Besiciler, sağlık, bakım ve temizlik, boy ve canlı ağırlık, besilik et randımanı ve anotomik fiziksel değerlendirme kriterleri göz önünde bulundurularak yapılan güzellik yarışmasında ise hayvanlarının birinci olmaları için yarışıyor.
Ilgaz: Çankırı’nın Ilgaz ilçesinden Beykoz Kurbankent’e hayvanlarını getiren Şevket Sepetçi, “Çankırı’nın Ilgaz ilçesinden geldik. 35 tane hayvan getirdik, 25 tanesini sattık. Hepsiyle çocuğumuz gibi ilgileniyoruz. Hayvanlarımızı seviyoruz, kesinlikle onlara şiddet uygulamıyoruz. Ilgaz’ı her gün temizliyoruz ve bakımlarını yapıyoruz. Ilgaz, 2,5 yaşında simental cinsi ve bin 300 kilogram ağırlığında. Ilgaz için 25 bin TL istiyoruz. Ilgaz’ın babası Beykoz Kurbankent’te ilk düzenlenen güzellik yarışmasında birinci oldu. Bu sene düzenlenecek olan yarışmada da yavrusu Ilgaz birincilik için aday” diyor.
Kars Kalesi: Sultangazi Hayvan Pazarı’nın en heybetli ve en ağır hayvanının “Kars Kalesi” olduğunu söyleyen Turan Keleş, “Kars’ın Sarıkamış ilçesinden getirdik. Sarıkamış yaylarında iki sene otladı. Üçüncü sene hayvanı içeri aldık, saman ve arpayla besledik. Heybetinden ve gücünden dolayı adını Kars Kalesi koyduk. Şu an 3 yaşında ve bin 200 kilogram ağırlığında. Bu hayvan için 27 bin TL istiyoruz. Pazardaki en ağır hayvan Kars Kalesi. Bir insan çocuğunu nasıl büyütüyorsa ben de onu öyle büyüttüm. Bu iş çok emek isteyen bir iş. Eğer emek verip hayvana bakarsan o zaman böyle büyüyebiliyor” diye konuşuyor.
Kabadayı: Hayvanlarına bakarken kendilerinden ayırmadığını belirten Ahmet Engel ise “Kabadayı”yı şöyle anlatıyor:
“Çankırı Ilgaz’dan getirdim. İlkbahar aylarında Ilgaz yaylalarında ve dağlarında otlatmaya başladık. 2-3 ay yayıldıktan sonra arpayla ve mısırla besledik. İsmini ‘Kabadayı’ koyduk. Bin 100 kilo ağırlığında, simental cinsi bir hayvan. 21 bin lira istiyoruz. Kendimize nasıl bakıyorsak ona da öyle baktık. Çünkü bunlar bizim rızkımız, o yüzden kendimizden ayırmadık.”
Ağrı Dağı Efsanesi: “Hayvanlarımıza Kurban Bayramı için özel olarak bakıyoruz” diyen Bülent Aslangeri ise “Hayvanlarımın içindeki en büyüğü, adını ‘Ağrı Dağı Efsanesi’ koyduğum. Kurban Bayramı için özel olarak ilgileniyoruz. İlk önce yaylalarda yayılıyorlar. Daha sonra özel bakıma alıyoruz. Özel bakımda, yonca, kırma arpa ve yem bitkileriyle besliyoruz. Ağrı Dağı Efsanesi simental cinsi ve bin 100 kilo ağırlığında. Fiyatı ise 19 bin TL. Bu hayvan aynı zamanda damızlık. Aynı cinsi elde etmek için ineklerin arasında kaldı bir müddet” diyor.
En güzeli ‘Ağrı Dağı’
Sultangazi Belediyesi tarafından düzenlenen “4. En Büyük ve En Güzel Büyükbaş Kurbanlık Hayvan Yarışması”nda dereceye giren kurbanlıkların sahipleri altınla ödüllendirildi. Genel görünüm, ağırlık ve besicisi ile uyumu açısından değerlendirilen kurbanlıklar arasından, Murat Küsmü tarafından Ağrı’dan getirilen 1 ton 110 kilogram ağırlığındaki “Ağrı Dağı” isimli boğa birinci seçildi. Küsmü, “Bu yıl da birinciliği kazandırdığı için hayvanımı kurban olarak satmayı düşünmüyorum. Kesilmesine gönlüm razı değil” dedi.