28.11.2013 - 02:30 | Son Güncellenme:
MUSA KESLER İstanbul
Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşuna giden yolda önemli köşe taşlarından biri olan Lozan Antlaşması’nın bu yıl 90. yıldönümü. Gazeteci-yazar Taha Akyol, Türkiye’de yıllardır tarih merkezli ideolojik ve siyasi tartışmaların göbeğinde yer alan 23 Temmuz 1923 tarihli bu antlaşmayı ve antlaşmaya giden süreci “Bilinmeyen Lozan” adıyla belgeselleştirdi. Orjinal belgeler ve mekanlarla ciddi bir akademik değere sahip 10 bölümlük belgesel, İsviçre’nin Lozan şehrinde imzalanan bu tarihi antlaşmayı her yönüyle anlatıyor. Akyol’la “Bilinmeyen Lozan”ı konuştuk.
Lozan nedir?
Lozan, Türkiye’nin bağımsızlığını kazanmasıdır, kuruluş senedidir. Ulus devletin hukuki ve demografik temelleri Lozan’da atıldı. Kapütülasyonlar kaldırıldı ve Osmanlı’nın 200 yıllık rüyası olan iktisadi bağımsızlık kazanıldı.
Neler var Lozan’da?
Lozan sıradan bir barış antlaşması değildir. Lozan’da siyasi ve adli meselelerin yanı sıra kutsal emanetlerden arkeolojik faaliyetlere kadar birçok konu tartışıldı, sonuca bağlandı. Lozan’a bakıldığında mesela “Şu sınırlar biraz daha geniş olabilirdi” diyebiliriz. Fakat Lozan’daki temel tartışma konusu bağımsızlıktır.
Yunanistan’dan tazminat almaktan neden vazgeçtik?
Lozan’da İngiltere bizden 1. Dünya Savaşı için tazminat istiyordu. İngiliz heyetinin başkanı Lord Curzon defalarca diyor ki “Siz zaferi sadece Yunanlara karşı kazandınız, 1. Dünya savaşında bize yenildiniz.” Ayrıca Fransızlar da sürekli Sevr’e atıf yaparak, “Orada şartlar daha kötüydü, bakın biz iyileştirdik, gelin razı olun” diyor.
Ölümü gösterip sıtmaya razı etmek mi?
Evet, Sevr ve Mondros’u öne sürüyorlar. İsmet Paşa ise “Ben buraya Mondros ile gelmedim, Sevr ile gelmedim, Mudanya ile geldim” diyor. Dolayısıyla Yunanistan’dan tazminat hakkımızdan vazgeçmemiz bir kusurdur. Bu konuda Rauf Orbay’ın itirazlarını haklı buluyorum.
‘Gizli bir şey yok’
Ama aslında İngilizler Çanakkale ve Kut’ül Amare’de yenildiler...
Evet yenildiler ama sonuçta İstanbul’a girdiler. Lozan’ı bir ‘hezimet’ olarak göstermeye çalışanlar şunu asla unutmasınlar, Lozan müzakareleri devam ederken İstanbul ve Çanakkale İngiliz işgali altındaydı. İzmir limanında da Fransız donanması vardı.
Muhafazakar kesim Lozan’a neden mesafeli?
İki sebebi var: önyargı ve tek parti dönemi. Muhafazakar kesim tek parti dönemi ile Lozan’ı eşit tutuyor. Halbuki ikisi birbirinden çok farklı. Lozan’dan sonra Milli Mücadele sırasındaki demokratik yapı devam ettirilmedi, tek parti dönemi kuruldu. Bu Mustafa Kemal Paşa’nın tercihiydi. Lozan’ın öngördüğü bir şey değildi. Lozan ile bu rejimi karıştırmamak lazım...
Lozan’ın en çok bilinmeyeni nedir?
Lozan’da gizli kapaklı hiçbir şey yok. Her şey açık. Gizli maddelerin olduğu iddiası saçma sapan bir iddia.
Lozan’ı biz de ‘zafer’ olarak görüyoruz, İngilizler de?
Nereden baktığınıza bağlı. Curzon’un konuşmalarına bakarsanız Türkleri nasıl altettiğini anlatır. Ama Avam Kamarası’ndaki Curzon muhalifleri de Lozan için Curzon’u yerden yere vururlar. Özellikle Lloyd George Lozan’ı “İngiliz diplomasisinin hezimeti” olarak tarif eder. Bizde de Mustafa Kemal ve İsmet Paşa taraflarına göre bir zaferdir. Muhalifleri için ise bir hezimettir.
‘Sevr sınırı genişledi’
Muhaliflerin Lozan’a tepkisi, Lozan’ı Osmanlı’yı yıkılışının tescili olarak görmelerinden de olabilir mi?
Bu konuda çok demogoji yapılıyor. Hatta diyorlar ki “2 milyon kilometrekareden 780 bin kilometrekareye indik, bu mu zafer?” Halbuki biz Lozan’da Sevr’e göre 430 bin kilometrekare olan sınırlarınımızı 780 bin kilometrekareye çıkardık. Sevr’in Türkiye’ye bıraktığı toprak 430 bindir. Lozan’da biz masaya oturduğumuzda “Filistin, Mısır bizimdi” diyebilir miyiz? Zaten bunlar kaybedilmişti ve Sevr imzalanmıştı.
“ABD Lozan’ı imzalamadı” diye bir başka şehir efsanesi var?
O bildiğimiz Lozan Antlaşması değil. ABD resmen savaş ilan etmediği için Lozan’da taraf değil, gözlemcidir. İsmet Paşa, Lozan’dan sonra bir süre daha orada kaldı ve Amerikalılarla 9 Ağustos’ta bir başka ‘dostluk ve ticaret’ anlaşması imzaladı. ABD Senatosu’nun onaylamadığı anlaşma bu.
İngiltere parlamentosu Lozan’ı neden 1 yıl sonra onayladı?
İsmet Paşa hatıralarında bunun Türkiye’ye baskı yapmak için kullanıldığını anlatır. Çünkü o süreçte Musul görüşmeleri hâlâ devam ediyordu. Hilafet kaldırıldıktan 10 gün sonra Lozan, İngiltere Parlamentosu’nda onaylanıyor. Fakat “Hilafet kaldırıldığı için Lozan onaylandı” yorumu tarihi vesikalara dayanmayan bir yorum olur.
‘Lozan, Ankara ve Mudanya’da çekimler yaptık’
“Çekimleri, konularına göre Lozan’da konferansın ve törenlerin geçtiği mekanlarda gerçekleştirdik. Ankara’da 1. Meclis’te ve İstasyon binasında çekimler yaptık. Mudanya Mütarekesi’nin yapıldığı müzede de çekimlerimiz oldu. Türk, İngiliz ve Fransız arşivlerindeki gazetelerin manşetlerini ekrana taşıdık. Seçici davrandık ve konuları özetledik. Mümkün olanın en iyisini yapmaya çalıştık. Belgesel, Kasım ayının ilk haftasından itibaren CNN Türk’te yayımlanmaya başladı.”