Gündem Mersin Üniversitesinde taciz skandalı

Mersin Üniversitesinde taciz skandalı

05.06.2017 - 15:03 | Son Güncellenme:

Mersin Üniversitesi Teknik Bilimler Meslek Yüksekokulu Bilgisayar Programcılığı Bölümü öğrencisi S.D. öğretim görevlisi hocası İ.K.nın dersini geçmek için cinsel ilişki teklifinde bulunduğunu ve tacize uğradığını iddia etti. İki yıldır İ.Knin verdiği dersi geçemediği için mezun olamayan S.D.'nın şikayeti üzerine önceden önlem alan Ahlak Polisi, İ.Kyı, öğrencisiyle bir evde birlikte yakaladı. Taciz iddiasıyla mahkemeye çıkartılan İ.K., tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılırken, üniversite yönetimi idari soruşturma açtı.

Mersin Üniversitesinde taciz skandalı

Üniversite öğrencisi 21 yaşındaki S.D, 1 Haziranda Ahlak Polisine başvurarak öğretim görevlisi hocası 47 yaşındaki İ.K.'nın uygunsuz teklifiyle karşı karşıya kaldığını iddia etti. Bunun üzerine genç kızın telefonunu incelemeye alan polis, savcılıktan aldığı izinle suçüstü kararı aldı. Poliste ifade verirken hocasının kendisine attığı mesajlara yanıt vererek görüşmeyi kabul ettiğini anlatan S.D., evinin bulunduğu yerden kendisini aracıyla alırken sivil polis aracıyla takibe alındığını vurgulayarak şöyle devam etti:

"Eve çıktıktan kısa bir süre sonra kapı çalınınca, bana Sen arkaya geç saklan, komşulardır dedi. Kapıyı açtığında polis yakalayıp kelepçeledi. Bunun son olacağını düşünmüyorum. Böyle ahlaksızların cezasız kalmaması gerekir. Adamın ceza alması gerekiyor, serbest bırakılması çok acı. Hayatım boyunca o adamın bakışlarını ve ses tonunu unutamayacağım. Psikolojim bozuldu. Bunu başka birine de yapabilir.

'SIRADIŞI ŞEYLER İSTİYORUM'
Sınav sonuçlarını gördükten sonra hocası İ.Kyi aradığını ve ona kendisini haksız bir şekilde bıraktığını söylediğini ifade eden S.D, bunun üzerine onun da kendisine dışarıda görüşüp konuşmak istediğini ve belki daha sonra bir şeyler yapabileceğini söylediğini belirtti. Görüşmek için okula gittiğini aktaran S.D., burada İ.Knin kendisine Beni nasıl kandıracağını sen bulacaksın, çok çekicisin, sıra dışı şeyler istiyorum dediğini öne sürdü.

'ARKADAŞIMI GEÇİRDİ, BENİ BIRAKTI'
Hocası İ.Knin okulunu iki yıldır uzattığını belirten ve başka kızların da bu hocanın tacizine uğradığını öne süren üniversite öğrencisi genç kız ifadesinde sınav dönemindeki taciz iddiasını şöyle anlattı: "Bu yıl projemizi sunmak için arkadaşımla gittik o sundu çıktı sıra bana geldi. İçeri girdim S.cım sen çok heyecanlısın otur falan dedi. Nerelerdesin görünmüyorsun dedi ben de bir kafede çalıştığımı söyledim. Bana sen hiç müşterilerle patronlarla sorun yaşamıyor musun sonuçta çekici bir kızsın gibi şeyler söylemeye başladı. Ben projemi bir an önce anlatmak istediğimi söyledim, daha sonra projemi anlatırken bana sürekli bakıp beni anlamadığını söylüyordu. Yanından çıktım bölüm başkanlığına gittim müdür yardımcısına durumu anlattım bana elimizde bir kanıtın olmadığını ve bunun hassas bir durum olduğunu hocanın sınav sonuçlarını girmesini beklememi söylediler.

BÖLÜM BAŞKANI DA POLİS DE 'KANIT YETERSİZ' DEDİ
Hocanın bana attığı Dışarıda görüşelim mesajını müdür yardımcısına ve bölüm başkanına gönderdim mesajı aldılar, ama bu mesajla da bir şey yapamayacaklarını söylediler. Daha sonra okuldaki bir polisle görüştüm. Polis de bana sana inanıyoruz evet ama bu yeterli bir delil değil bize bir kayıt lazım bu şekilde bir şey yapamayız dedi."

KURGULANMIŞ BİR OLAY”

Konu ile ilgili konuşan Öğretim Görevlisi İ.K şunları söyledi:

“Bu iddialar asılsız. Daha önce çeşitli tacizlere maruz kaldığını söyleyen bir öğrenciydi. Odadan çıkıp koridorda devam ettik konuşmaya. ‘Benim bu derslerden geçmem gerek, çok zor durumdayım. Ailemin ekonomik durumu iyi değil benim bulunduğum evden de çıkacağım. Eğer bu derslerden geçmezsem intihar edeceğim’ dedi. Bunun üzerine ben kendisini ciddiye aldım. ‘Yarın konuşalım’ dedim. Sonra bana ‘Geç olmasın çıkacağım’ dedi. ‘Ben bir arkadaşımın kiralık evi var, buyur birlikte bakalım’ dedim. Onu alıp eve gittik. Eve girdik, 1-2 dakika sonra zil çaldı, polis içeriye girdi. Bu olay kurgulanmış bir olay, birçok hocamızı zan altında bırakan bir olay. Anlattıklarının tamamı yalan. Ortada fiilen hiçbir şey yokken, sadece bir öğrencinin anlattıkları ile bir öğretim görevlisinin bu şekilde yargılanması doğru değil.”