Mert öğretmen hayatı öğretiyor

İstanbul Maltepe’de Fındıklı Mahallesi’ndeki Mürüvvet Hanım İlkokulu’nda 11 yıldır sınıf öğretmenliği yapan Mert Halis Gültekin (36) “Farkında Sınıf” adını koyduğu 3-A sınıfındaki öğrencilerinin iyi bir dünya vatandaşı olmaları ve spora, sanata, doğaya saygılı bireyler olarak yetişmeleri için projeler üretiyor. Teorik eğitimle yetinmeyen Gültekin, öğrencilerine uygulamalı tarım, ekoloji, İngilizce eğitimi verirken spor, sanat, doğa ve sosyal sorumluluk projeleri geliştiriyor. Gültekin, ‘Anneler öğreniyor’ ve ‘Velilerle Kitap Okuma Günleri’ gibi projelerle velileri de öğrenme sürecine dahil ediyor.

İngilizce pratik dersleri

Mert öğretmen, Milliyet’e çalışmalarını anlattı: “Çocuklara yazmayı öğretirken İngilizcesini de öğretmeye başladım. Yabancı dile merak uyandırmak için ‘Konuşma Kulübü’ kurdum. Çocukların İngilizce telaffuzu için ana dili İngilizce olan birini sınıfımıza misafir ediyoruz. Annelerin çocuklarına yardımcı olması için de ‘Anneler İngilizce öğreniyor’ projesi yaptım. Annelerin telefonuna ücretsiz İngilizce öğrenme programı ‘Duolingo’yu indirip kullandırttım. Çocuklar ikinci sınıfa geldiklerinde bir anne bazı kelimelerin nasıl yazıldığını ve ne anlama geldiğini bilsin istedim.”

TEMA gönüllüleri

“Öğrencilerimi TEMA Vakfı’na (Türkiye Erozyonla Mücadele, Ağaçlandırma ve Doğal Varlıkları Koruma Vakfı) üye yaptım. Öğrencilerim küresel ısınma ile mücadele için meyve çekirdeklerini toplayıp dikiyor. Fidanın gelişimini izlerken sabretmeyi öğreniyorlar. Türkçe kitabında domates ekimi anlatılıyordu. Tohum derneklerinden aldığımız ata tohumlarını dikerek uygulamalı ders yaptık. Şu anda kendi yetiştirdikleri domatesleri yiyen öğrencilerim var. Öğrencilerim 36 hafta boyunca salı günü iki saat Necati Gökyiğit Botanik Bahçesi’nde tarım ve ekoloji üzerine eğitim alacakları ‘Bahçıvan Çocuklar’ projesine kabul edildi. Geri dönüşümün önemine vurgu yapmak için bez çantalara öğrencilerimin portrelerini boyayarak bez torba yaptık. Satılan bez torbalardan elde edilen gelir ile sinemaya, tiyatroya, sanat galerisine gideceğiz.”

‘Engelli değil dezavantajlı’

Mert öğretmen, “Engelli kelimesi yerine dezavantajlı kelimesini kullanıyoruz. Kitaplarda engelli kelimesi varsa üzerini çizip, dezavantajlı yazıyoruz. 10 Kasım’da Atatürk’ü tiyatro oyunu izleyerek analım istedim. Gönüllülerin aldığı biletlerle tiyatroya gittik. Şu an ‘Bir bilet al, bir çocuk sevindir’ kampanyası yapıyoruz. Öğrencilerimin tiyatroya gitmesi için gönüllüler bilet alıyor” dedi.

Babalar okuyup video çekiyor

Öğretmen Mert Halis Gültekin, “Velilerle kitap okuma günleri yapmak istedim. İki dönem boyunca çocuklar dersteyken annelerle kitap okuduk. Okumaya da devam ediyoruz. AÇEV’in raporuna göre, Türkiye’deki babaların neredeyse yarısı hayatında bir kere bile kitap okumamış. Ben bu raporu okumadan önce Organik Intelligence temsilcisi Sepin İnceer’in, ürperme, endişe duyma, kaygı duyma, çekinme gibi duygulara yer veren ‘Noa, Kirpi ve Sarı’ kitabını babaların çocuklarına okuyup video çekmelerini istedim. Aynı zamanda kitabın yazarı ile çocukları sınıfta bir araya getirdim. Çünkü eğitimin diğer ayağı ailedir” dedi.

‘Sıfır atık için farkındalık’

Mert Halis Gültekin, “Okul saatleri dışında hobileri olması ve farkındalık oluşturmak için öğrencilerimi Vakıfbank Kadın Voleybol maçına, Yeldeğirmeni Sanat Merkezi’nde klasik müzik konserine götürdüm. Türkçe dersindeki Kız Kulesi parçasını Kız Kulesi’ne giderek okuduk. Çocukları kütüphanecilik haftasında kütüphaneye götürüp üye yaptım. Haftada bir gün beden eğitimi dersinde yoga yapıyoruz. Türkiye’de sıfır atık projesi başlamadan önce ben sınıfta sıfır atık projesine başladım. Okulda Geri Dönüşüm, Art Lover, Spor Lover, Kütüphane panoları yaptım. Cam şişe toplayıp kumbaraya atanlar, müzeye, tiyatroya gidenler, kitap alanlar fotoğraf çekip panoya asıyor” diye konuştu.