Gündem NEFES NEFESE BİR ÖMÜR

NEFES NEFESE BİR ÖMÜR

03.08.2006 - 00:00 | Son Güncellenme:

Uzun bir tarihi nefes nefese takip eden, 58 yıllık meslek yaşamını anlattığı kitabına da 'Nefes Nefese Bir Ömür' adını veren usta gazeteci artık yok...

NEFES NEFESE BİR ÖMÜR

VKV Amerikan Hastanesi'nde solunum sıkıntısının artması üzerine geçen günlerde yaşam destek ünitesine bağlanan Çetiner, kronik obstrüktif akciğer hastalığına bağlı solunum yetmezliği tanısıyla yaklaşık bir aydır tedavi görüyordu. 14'ünde annesini, 20'sine girmeden de babasını kaybeden Çetiner, yanında kaldığı ve "abla" dediği halasının kızı Muammer Hanım aracılığıyla 19'unda gazetecilik mesleğiyle tanıştı. Milliyet yazarı ve gazeteciliğin duayenlerinden Yılmaz Çetiner (79), tedavi gördüğü Amerikan Hastanesi'nde dün 17.15'te hayata gözlerini yumdu. Yeni Sabah, Vatan, Hayat, Cumhuriyet, Akşam, AA, Hürriyet ve Milliyet gazetelerinde muhabirlik ve röportaj yazarlığı yapan Çetiner, Afrika, Kızıl Çin, Sovyet Rusya gibi o dönemlerin gidilmesi zor, renkli ülkelerde yaptığı tehlikeli yolculuklarının röportajlarıyla gazetecilik başarı ödülleri kazandı. Üç belgesel haberiyle de yılın gazetecisi seçildi. İki kez yılın gazetecisi, 10 kez de Gazeteciler Cemiyeti birincilik ödülüne layık görüldü. Sayısız ödül sahibi Usta bir yazar olan Çetiner, Edebiyat Sözlüğü'nde şu satırlarla anlatılıyor: "Röportajlarında izlenimlerini, görüş ve düşüncelerini canlı bir dille, Türkçenin sınırlarını zorlayarak, zevkli bir biçimde veren Çetiner, röportaj türüne ayrı bir dinamizm getirdi."Meslekte 58 yıl, Milliyet'te kendi söylemiyle 4 dönem yaşayan Çetiner, Türkiye tarihindeki pek çok olaya tanıklık etti. 1946 ve 1950 seçimlerini, Demokrat Parti dönemini, 1960'ların politik ve toplumsal yaşamını gözledi. 12 Mart muhtırası dönemini çok yakından izledi. Röportajda dinamizm Sağlığı nedeniyle 1 yıl ayrı kaldığı Milliyet'e 79'unda geldiği gün, mesleğe ilk başladığı yıl kadar heyecanlıydı. Abdi İpekçi'yle ölmeden 15 gün önce yaptığı son röportajı için gazeteye vardığında, onu soluksuz bırakan solunum sorununu bile ciğerlerinden anlık da olsa atmayı başardı. Bu anını, "Geçen gün inanın biraz da heyecan içinde gazeteye gittim. 30 yıldır çalıştığım Milliyet'ten yaklaşık 1 yıl uzak kalmıştım. Ohh hayat varmış!" diye anlattı. Milliyet 56. yaşını kutlamaya hazırlanırken Çetiner, Milliyet'te geçen yıllarını anlattığı yazısında şöyle diyordu: Mesleğiyle hayat buluyordu "Ali Naci'nin eşinin kürk mantosunu, mücevherlerini rehin ederek çıkardığı Milliyet '1948-1949', kırık dökük makinelerle bata çıka denize açılan Milliyet '1949-1950', Abdi İpekçi'nin, görkemli bir beyin manivelasıyla kurduğu kadroyla, adeta şaha kaldırdığı güvenli, dürüst, modern gazetecilikte yol açan Milliyet '1954-1980', okuruna doğru haberi veren, sağlam, köklü, gerçek gazetecilik yapan... ve artık dünya basın devleriyle beraber ve aynı hizada çalışan güvenilir gazete Milliyet. Son 36 yıldır (arada '1971-75' Hürriyet var) Milliyet okuyucusuyla birlikte olmanın zevkini, gururunu taşıyorum!" Bu yazıdan bir gün sonra Milliyet'in kuruluş yıldönümünde, "30. yıl plaketini" almak için tekerlekli sandalyesinde, nefes almasını destekleyen solunum cihazıyla Milliyet'e geldiğinde bu kez gururlanan Milliyet ailesiydi. Milliyet'te 4 dönem Gazeteciliğe yeni adım atanlardan en deneyimlilerine, koca çınarla, tarihin canlı tanığıyla Milliyet çatısı altında buluşmanın onuru yaşandı. 58 yıllık gazetecilik yaşamını anlattığı kitabının adında da nefes darlığı illetinin gizi vardı aslında. 20 yaşında baş gösteren sıkıntısına rağmen, hem heyecanından hem de hastalığından nefes nefese sürdürmüştü mesleğini ve kitabının adına da "Nefes Nefese Bir Ömür" demişti. Mesleği duygusallığını asla törpülememişti. Eski dostu Suna Kıraç'ın rahatsızlığı onu çok etkilemiş, anı kitabını okuduktan sonra kaleme aldığı "Suna'nın gözleri" yazısında ona, "Gözlerin sağ olsun... sonra dilerim bu hastalığa bir çare bulunsun sevgili Suna" diye seslenmişti.VKV Amerikan Hastanesi'nde solunum desteğine bağlandığı günlerde ailesi, dostları ve koca bir basın camiası da ona sesleniyordu yeniden nefes alabilsin diye... Milliyet'e soluk getirdi Uzun bir tarihi nefes nefese takip eden gazetecinin nefesi tükendi artık. Söyleyecek sözler de düğümleniverdi. Artık herkes nefessiz, basın camiası yetim...Çetiner'in cenazesi cuma günü Bebek Camii'nde kılınacak öğle namazının ardından Anadoluhisarı Aile Kabristanı'na defnedilecek. Nefesi tükendi Son Padişah VahideddinBilinmeyen ArnavutlukBir Yudum Çay İçinEl FatehHaremde Bir Venedikli - Nurbanu Sultanİnanç Sömürücüleri: Nurcular Arasında Bir AyMao'ya TapanlarÖzüm TürktürRusya SeferiSon On Yılın Perde ArkasıŞu Bizim Rumeli Nefes Nefese Bir Ömür Çetiner'in kitapları