Onlar kendi uçak filolarını kuruyor

Habil TANGÖREN - Kent yaşamının getirdiği stres, yorgunluk ve psikolojik yılgınlıktan kaçmak amacıyla herhangi bir hobiyle uğraşanlar, toplumun şanslı bireyleridir. Uçak modelcileri de bu şanslı grupta ayrıcalıklı bir yere sahip. Kimi model uçak koleksiyonu yapıp kendi filolarını oluştururken, kimileri de radyo kumandalı (bu gruba RC’ciler diyoruz) maket uçaklarıyla eğlenceli ve keyifli saatler geçiriyor, içlerindeki çocuk ruhunu ortaya çıkarıyor.

Ama hangi grupta olursa olsun, hepsi de bu keyifli hobi sayesinde yazının girişinde vurguladığım kent yaşamının tüm olumsuzluklarını tolere ediyor. Modelleriyle başbaşa oldukça mutlu saatler geçiren uçak tutkunları, “Herkesin mutlaka bir hobisi olmalı” diyor...

‘Heybetli görünüşleri beni benden alıyor’

Hakan Yurdakul, Bilişim firması sahibi/İstanbul

Bildiğiniz üzere her insanın içinde yatan bir çocuk vardır ve çocukluğun içinde de olmazsa olmaz oyuncaklar! Zaman geçer bu oyuncaklar modelcilikle bütünleşir birazda el becerisi varsa gerisi çorap söküğü gibi mutlaka gelir. Modelcilik sınıfı içerisinde benim için en önemli olan maket uçaklardır. Bir tutku, bir sevgi, bir aşk diyebiliriz zevkle yapılan bir hobi!

Her ne kadar ülkemizde bu hobiye gönül vermiş değerli dostlarım, kardeşlerim ve büyüklerim olsa da gerçekten modelciliğe verilen önem yetersiz kalmaktadır. Benim için küçüklükten başlayan bir hobi olsa da asla peşini bırakmadım ve bırakmayı düşünmedim de denilebilir.

‘Hobiye vakit ayırın’

21 senelik koleksiyonculuk hayatımda, modellerimin haricinde büyük emekler ve ciddi rakamlar harcayarak model yapımıyla ilgili planlarım ve hayallerime son sürat devam etmekteyim. Kendi yaptığım modellerimin haricinde yurt dışından getirttirdiğim sayısız modellerim bulunmaktadır. Hasarlı, dekalleri yıpranmış, kırık çizik modelleri de restorasyon çalışmalarımla ilk günkü güzelliğini korumuş gibi koleksiyonuma dahil ediyorum. Zımparalama, macunlama, boyama, dekalleme, vernikleme gibi bütün çalışmaları yaparak koleksiyonumu genişletmek tek hedefimdir. Koleksiyonumda önemli yeri olan modellerim, 1 metre ve daha büyük farklı havayollarının modelleridir. Büyük modeller her ne kadar fazla yer kaplasa da heybetli duruşlarını görmek beni benden alıyor. Hali hazırla kalıp çalışmalarımla 22’den fazla modeli atölyemde yapabilmekteyim. Modellerimi yaparken hatalarımı görmek, bunların üzerinde çalışmalarıma devam etmek benim için bir zevk olmaktan çok daha ötedir. 2 metre ve üzeri şu an 4 model, 1 metre ve üzeri de 79 modelim bulunmaktadır Toplamda küçük boyutlu, büyük boyutlu modellerimle beraber 612 model koleksiyonumda yer almaktadır. Gün geçtikçe daha farklı modellerle koleksiyonumu büyütmeyi hedefliyorum.

Gençlere, arkadaşlarıma, dostlarıma tavsiyem, zamanınızı çok iyi değerlendirin, kendinize hobi uğraşı için vakit ayırın. Beyin ve düşünce gelişiminde çok güzel bir yol izlemenize yardımcı olacaktır. Lütfen kendinizi geliştirin. Her insanın bir hobisi olmalıdır. Kendi yaptığınız model her zaman değerlidir! İçinizdeki çocuğu konuşturun.

‘Yaklaşık iki bin model uçağım var’

Murat Eti, Pera Palas Oteli Genel Müdürü/İstanbul

Koleksiyonerliğe ilk adımım rahmetli Ali dedem sayesinde oldu. Kendisi Kızıltoprak’ta kolonyacılık yapıyordu. Dedemin pul, para, parfüm şişeleri, pil ve daha bir çok şeyi  biriktirdiğini hatırlıyorum.

Ben 1968 İstanbul doğumluyum, ailemin 1969 da Almanya’ya göç etmesiyle ilk ve orta öğretimimi orada gördüm. Pul biriktirdiğim zamanları gayet net hatırlıyorum ama hobi olarak 1970’lerin ortasında model trenciliğe ilk adımı attım, bu da keyifli bir hobi ama alana ihtiyacınız var.

Babam bir  iş seyahatinden bana uçakta ve havalimanlarında satılan küçük yolcu uçaklarından getirmişti. Çok net hatırlıyorum, Lufthansa’nın bir DC-10 uçağıydı. Merak burada başlıyor ve günümüze dayanıyor. Zamanla ölçekler değişti ama havacılığa olan merakım ilerledi.

Son 25 yıldır gayet profesyonelce model topluyorum. 1/500 ölçekte sivil havacılık ağırlıklı olmak üzere yaklaşık 2 bin model uçağım var.

Bildiğim kadarıyla ülkemizde bu koleksiyonu yapan 50-100 kişi var, 2 binin üzerinde modeli olan 2 kişi daha tanıyorum. Aramızda toplanıyor ve yeni  modelleri inceliyoruz, beraber verilen siparişler oluyor. Hepimizdeki modeller listeli ve paylaşıma açık, yani kimin hangi modeli var biliyoruz ve birbirimiz için model toplamaya da gayret gösteriyoruz. Amacımız önümüzdeki günlerde bir araya gelip bir yer tutmak, çünkü başka türlü bu kadar çok modeli muhafaza etmek mümkün değil artık.

Modellerim döküm, üstlerinde tampon baskı mevcut. Renkli modellerde bu işlem 35 kezden fazla uygulanabiliyor. Çok hassas modeller, ellerinizdeki ter bile zarar verebiliyor. Mümkün olduğu kadar ışık ve nemden koruyoruz, yani çoğunlukla o güzelim modeller kutularında karanlık bir ortamda saklanıyor. Bu aralar model uçak toplamak çok revaçta ancak bir çok meraklı, fiyata göre model topluyor. Oysa benim tavsiyem ölçek veya bir tema üzerinde yoğunlaşmaktır.

Ben, 1987den bu yana otelcilik ile meşgulüm, yoğun iş temposuna rağmen her gün yarım saatimi modellerime ayırmaya özen gösteriyorum.  Bu sayede moral depolayıp yeni güne zinde başlıyorum.  Her insanın işi ve ailesi haricinde bir konuda uzmanlaşması veya ilgi göstermesi gerektiğine inanıyorum, bunun için bir koleksiyon yapmak, bir hobiyle uğraşmak en doğru hamle bence.

‘Her insanın bir hobisi olmalı’

Korhan Yokuş, Model Maker & Maketdepo İşletme Müdürü/İstanbul

Benim serüvenim 1982 yılının yaz tatilinde daha 9 yaşında iken 1/48 ölçek bir PM marka modelin hediye edilmesiyle başladı. Uçaklara merakım vardı, fakat maket nedir nasıl yapılır o güne kadar bilmiyordum. O dönemlerde, yapım teknikleri hakkında bilgi edinebileceğimiz ustalar ve üstatlar maalesef yıldızlar kadar yakındı. Ama içimizde büyüttüğümüz yaratıcılık hevesi bizleri çeşitli araştırmalara yönlendirdi. Çevremizde gördüğümüz her materyalden bir model yapma hevesi dizginlenemezdi. Plastik maket uçak yapmak , ona bir ruh vermek çok büyük haz veriyordu bana. Yıllar geçtikçe farklı materyallerle çalışma imkanım oldu.

Bilgi paylaştıkça güzeldir

Bir maket kutusunu açtığımda nasıl bir dünyaya gireceğimi bilmeksizin bir sevinç dolar içime .  Çocukça bir sevinç ama . Yıllar geçtikçe modellerin yapımlarında kendimi bir üst seviyeye çıkarmak için AR-GE yaptım. Bunların değerlendirilmesi hususunda ülkemizdeki modelcilik yarışmalarında işinde uzman büyüklerimiz oldu. 1999 yılında Atatürk Havalimanı’nda işe başlamam ve apronda görevli olmam uçak modellerine ve özellikle sivil havacılık modellerine ilgimi pekiştirdi.

Kendi koleksiyonumun haricinde bir çok arkadaşım için çeşitli çalışmalar yaptım.  Yakın zamanda bir teknik Anadolu lisesi için yapmış olduğum bir proje , eğitim gören öğrenciler için görsel ve pratik eğitim PAT (Pist, Apron, Taxiway) sahası çalışmam oldu. Eğitime destek vermek asıl amaç olmak ve yetişecek öğrenciler için görsel bir havalimanı dioraması üzerinde tüm ekipmanları görmeleriydi. ‘Bilgi paylaşıldıkça güzeldir’ düsturunu benimsediğim için Kadıköy’de bir ofis açıp hafta sonu sohbetlerini yaptığımız bir yerimiz dahi oldu. Yapım teknikleri, boyama , dekalleme gibi işlerde bilgi paylaşımları yapmaktayız. İlk amacım genç dostlara bilgi desteği verip bu güzel hobiyi bizden sonraki nesillere ulaştırmak.

Hezarfen’in çılgın kuşları

Uçak modelciliğinin şüphesiz en keyifli olanı, RC (radio control) denilen eğlenceli ve teknolojik çılgın uçak modelleridir. RC uçaklar yani uzaktan kumandalı modeller, benzinli veya elektrikli motorlarla çalışan uzaktan kumanda edilebilir, yüksek teknolojili model uçaklardır.

RC uçak modelcilerinin favori mekanı ise İstanbul’un Çatalca ilçesi yakınlarındaki Hezarfen Havaalanı. Havaalanında faaliyet gösteren Hezarfen RC Club, model uçak tutkunlarını Hezarfen’de buluşturuyor, etkinliklere ev sahipliği yapıyor. Hezarfen’de bir araya gelen model uçak sahipleri, gerçeğini aratmayan model jetler ya da pervaneli uçaklarıyla gün boyu çocuklar gibi eğleniyor. Model uçak gösterilerini, İstanbul’un çeşitli yerlerinden gelen havacılık tutkunları da büyük bir ilgiyle izliyor.