Önlemeyip geri planda kaldılar

360 sayfalık gerekçeli karardaki dikkat çekici bölümler şöyle:

Suç olmaktan çıksa da suç
“Sanıklar askeri darbe yaparak, yürürlükteki anayasayı ortadan kaldırmışlardır. Sanıkların bu eylemleri ile olay tarihinde yürürlükte bulunan 765 sayılı TCK’daki suçları işlemişler, yapılan askeri darbeden sonra da eylemler suç olarak düzenlenmiştir. Suç sayılan bir fiilin, iç hukuka göre daha sonra suç olmaktan çıkarılsa dahi yargılanabileceği belirtilmiştir. Bu nedenle sanıkların kurucu iktidar rolünü üstlenerek, yeni bir anayasa ve yasaların yapılması suç oluşturan eylemlerini yasal hale getirdiği kabul edilemez.
Anayasa’nın 12 Eylül 2010 tarihli referandumuyla kaldırılan geçici 15. maddesinin gerek yürürlükteki yasal düzenlemeler gerek Türkiye’nin taraf olduğu uluslararası sözleşmeler ve gerekse evrensel hukuk ilkeleri karşısında af olarak kabul edilmesinin hukuken izahı mümkün değildir.

Uyarı mektubu
(Evren ve Şahinkaya’nın dönemin Cumhurbaşkanı aracılığıyla siyasi parti liderlerine verdiği muhtıra için:)
“Tamamen sivil idareye bağlı ve sorumlu olan askeri idarenin, sanki devlet içinde ayrı müstakil, TBMM’nin, hükümetin, Cumhurbaşkanının üstünde olan bir kurummuş gibi TBMM’yi uyarması, baskı altına alması demokratik hukuk sistemlerinde hiçbir şekilde düşünülemez ve kabul edilemez hukuk dışı, hukukun üstünlüğüne aykırı fiili bir davranıştır.
Sivil idare tarafından yasalara dayanarak görevi anarşi ve terörü önlemek, halkın can ve mal güvenliğini sağlamak olan askerler bunları bahane ederek siyasete yön vermeye çalışmışlardır.
Millet adına yaptıklarını söyledikleri darbeler ile aslında millet iradesini hiçe saymışlardır. Ülkenin ve milletin tek sahibi olarak kendilerini görmüşlerdir. Milletin egemenlik hakkını, millet adına millete rağmen gasp etmişler, bunuda ülkenin, milletin ve devletin bekası için yaptıklarını söylemişlerdir.

Ülkeyi geriye götürdüler
Terör, anarşi ve çatışmaları önlemek görevleri olduğu halde bunları askeri darbenin nedenleri olarak gösterip darbeye meşruiyet kazandırmaya çalışmışlardır.
Olayları bastırarak önlemek yerine, adeta geri planda kalmayı tercih etmişler, bu şekilde halkın nazarında meşruiyet kazanmaya çalışmışlardır.”