Otomobille dolaştı, durağa gelip patlattı

Ankara Kızılay Meydanı’nda 37 kişinin hayatını kaybettiği saldırının, 17 Şubat’ta Merasim Sokak’taki saldırı gibi PKK ve Suriye bağlantılı olduğu tespit edildi. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, bombalı araç saldırısıyla ilgili soruşturmada, saldırganın kimliğini kesinleştirdi. Olay yerinde bir kopmuş el, iki kopmuş ayak ve bir bilek parçası bulundu. Kopmuş el parçasından ve MOBESE görüntülerinden saldırının Balıkesir’de dört kişi ile birlikte “PKK üyesi olmak ve propagandasını yapmak” suçundan firari olarak yargılanan Seher Çağla Demir tarafından yapıldığı anlaşıldı.

DNA eşleşti
Saldırıyı gerçekleştiren Seher Çağla Demir’in kopan parmağının, yolun karşı şeridindeki bir mazgalın kenarında bulunduğu belirtildi. Savcılığın talimatıyla 1992 doğumlu, Kars Kağızman ilçesi nüfusuna kayıtlı olduğu öğrenilen Demir’in Tekirdağ’a bağlı Marmara Ereğlisi’nde oturan ailesinden DNA örneği alındı. DNA örneklerinin eşleştiği anlaşıldı. Böylece saldırıyı gerçekleştiren teröristlerden birinin Demir olduğu resmen kesinleşmiş oldu.
Bombalı aracın ise Şanlıurfa Viranşehir’deki bir galeriden satın alındığı ve Ankara’ya getirildiği anlaşıldı. Saldırıyı iki teröristin gerçekleştirdiği iddiası konusunda ise önemli bir bulguya ulaşıldı. Olay yerinde uyuşturucudan kaydı bulunan, Özgür Ünsal’ın parmak izine ulaşıldı. Ünsal’ın ailesinin Ankara’da olduğu öğrenildi.
Bombalı aracın saldırıdan önce Cebeci, Kurtuluş, Sıhhiye civarında dolaştığı, sonra Kızılay’a gelerek doğrudan sivillerin bulunduğu bölgeyi hedef alıp saldırıyı gerçekleştirdiği anlaşıldı. Güvenlik uzmanları, saldırının doğrudan sivillere yönelik olduğunu, aracın biraz daha ilerideki Çevik Kuvvet otobüsünün bulunduğu noktayla herhangi bir ilgisinin olmadığını, aracı buraya yönlendirme eğilimine girilmediğini belirledi.
Kızılay Güvenpark önündeki saldırının ardından polis ekipleri Kızılay kavşağı ile Meşrutiyet caddesi girişi arasını beyaz brandalarla kapattı. Yüksel Caddesi esnafı da terörü protesto etmek için dev bir Türk bayrağı astı. Olay yerinde yapılan incelemeler sonucu, bir kopmuş el, iki tane ayak ve bir bilek parçası bulunarak, Adli Tıp’a gönderildi. Aynı zamanda en çok MOBESE’nin bulunduğu Kızılay meydanındaki kameralar da tek tek incelendi. Görüntüler ve olay yerinde bulunan kopmuş elden, beyaz renkli BMW marka bombalı aracı kullanan teröristin, 1992 doğumlu Kars Kağızman nüfusuna kayıtlı Seher Çağla Demir olduğu tespit edildi.
Demir’in, Balıkesir Üniversitesi’ne 2012’de kayıt yaptırdığı belirtildi. Demir’in babası C.D.’nin 2013’te kızının kayıp olduğuna ilişkin polise başvurduğu öğrenildi.

‘Ben Suriye’deyim’
Demir’in, Balıkesir 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde “PKK üyeliği ve propogandası” suçundan Hamide Saklı, Kader Saklı, Süreyya Saklı isimli üç kardeş ve Yeşim Akyürekli adlı üniversite öğrencileri ile birlikte yargılandığı ortaya çıktı. Demir hakkındaki iddianamede, 6 Aralık 2013’te babası C.D.’yi arayarak, “Ben Suriye’deyim” dediği anlatıldı. Demir’in ailesine gönderildiği, eşyalar arasında Demir tarafından yazılmış mektup olduğu kaydedildi. Ancak baba C.D.’nin, “bu yazı kızıma ait değil” dediği belirtildi. Demir’in ifadesinin alınamadığı ve firari olduğu öğrenildi. Davanın şubatta yapılan son duruşmasının ise karar vermek üzere ertelendiği öğrenildi.

3 yıldır aranıyordu
Demir’in, hakkındaki soruşturma kapsamında ifade vermeye gitmediği için mahkemece 2013’te yakalama kararı çıkarıldığı belirtildi. Demir’in 2013’te PKK’nın dağ kadrosuna katıldığı ifade edildi. Demir’in saldırı günü, arabadaki ikinci bir kişiyle trafikte gezdiği ileri sürülürken, Atatürk Bulvarı’nda iki tur attıktan sonra saldırıyı gerçekleştirdiği iddia edildi.

Katliamda ikinci isim
Saldırıyı iki teröristin gerçekleştirdiği iddiasıyla ilgili araştırmalarda da yeni bulgular elde edildi. Olay yerinde Özgür Ünsal adlı, PKK kaydı bulunan bir kişiye ait parmak izi bulundu. Ünsal’ın da Zonguldak nüfusuna kayıtlı olduğu anlaşıldı.

‘Cenazesini kabul etmiyorum’
Tekirdağ Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri tarafından gece 03.30 sıralarında evlerinden alınarak emniyete götürülüp ifadesi alınan kadın teröristin babası C.D. kızının 2012 yılında Balıkesir Üniversitesi’ne kayıt yaptırmasının ardından bir daha haber alamadığını ve hakkında kayıp başvurusunda bulunduğunu söyledi. Baba D.’nin ifadesinde “Böyle bir olaya karışmışsa cenazesini de kabul etmiyorum” dediği öğrenildi.