GündemRöportajdaki sır

Röportajdaki sır

07.09.2001 - 00:00 | Son Güncellenme:

İshak Alaton, Milliyet’le röportajında, Üzeyir Garih’in mason olduğunu açıkladı. Ayrıca Garih’in, cinayet günü çocuğu rahatsız olan dul bir kadın için kendisinden 10 bin dolar aldığını söyledi. Alaton’un bu sözleri farklı yorumlara yol açtı. Çünkü masonlar kendilerini ‘dul kadının çocukları’ olarak da tanımlıyor. Hatta iddiaya göre "Dul kadının çocuğuna yardım" bir tehlike mesajı

Röportajdaki sır

Dul kadının çocuğuna yardım, masonlukta tehlike işareti
Röportajdaki sır

İshak Alaton, Milliyet’le röportajında, Üzeyir Garih’in mason olduğunu açıkladı. Ayrıca Garih’in, cinayet günü çocuğu rahatsız olan dul bir kadın için kendisinden 10 bin dolar aldığını söyledi. Alaton’un bu sözleri farklı yorumlara yol açtı. Çünkü masonlar kendilerini ‘dul kadının çocukları’ olarak da tanımlıyor. Hatta iddiaya göre "Dul kadının çocuğuna yardım" bir tehlike mesajı

İSTANBUL Milliyet

İşadamı Üzeyir Garih’in 50 yıllık ortağı ve dostu İshak Alaton, Milliyet’ten Eylem Türk’le yaptığı röportajda iki önemli noktayı ortaya koydu. Alaton’un ilk söylediği ‘Üzeyir Garih’in mason olduğuydu.’ İkincisi ise Garih’in öldürüldüğü gün ‘dul bir kadının çocuklarına yardım için yanında 10 bin dolar bulunduğuydu.’ Alaton’un yaptığı ‘dul kadına yardım’ açıklamasıyla yine Alaton’un açıkladığı ‘Garih masondu. Hem de üst derece masondu’ ifadesi ilginç bir birliktelik oluşturdu.
Çünkü, masonlar üzerine yazılan kitaplara göre, masonlar tehlike anında sıkça ‘dul kadının çocuğuna yardım edin’ sözlerini kullanıyor. Kitapta dul kadının evlatları şöyle anlatılıyor:
"Masonlar, kutsal mabetlerinin baş ustası olan Hiram’ı en büyük birader ve kardeş gibi görüp benimsediklerinden, kendilerini onun dul annesine sığınmış kişiler olarak hissederler. Dünya ve Türkiye localarına mensup masonlar, Hiram’ın dul annesini kendi anneleri gibi gördükleri için bu inançlarından vazgeçmeleri düşünülemez."

DUL KESESİ
Yine aynı kitapta, ‘dul kesesi’ tanımı dikkat çekerek, şu ifade yer alıyor:
"Masonların her resmi şûra toplantısı sonunda içine para koydukları yardım kesesine ‘dul kesesi’ deniliyor."
Bir başka kaynakta da (M. Özgen Ayfer’in Mason Sözlüğü) dünya masonlarının birbirlerini ‘dul kadının çocukları’ olarak niteledikleri belirtilerek, şöyle deniliyor:
"Hiram Abif bir dul kadının oğlu olarak tanındığından, dünyadaki tüm masonlar da birbirlerinin kardeşi sayıldıklarından, hepsine simgesel olarak dul kadının çocuğu denilmesi, masonlukta bir geleneksel uygulama olagelmiştir."
Mason sözcüğü, Musevilerin Kudüs’teki ünlü Hazreti Süleyman Tapınağı’nın mimarı Hiram Usta’ya dayanıyor. Kelime karşılığı ‘duvarcı’ olan mason sözcüğü, Ortaçağ’da duvarcı ustalarının tüm ülkelerde serbestçe dolaşması nedeniyle ayrıcalıklı bir grup haline gelmiş ve kendilerinin bir araya geldiği localara da mason locası adını vermişlerdi. Kudüs’teki Süleyman Tapınağı’nın baş mimarıyken öldürülen Hiram Abif’in hikâyesi, Tevrat’ın 1. Krallar bölümünün yedinci babında anlatılır.
Yahudi olan Hiram, dul bir kadının oğludur. Çalıştırdığı işçileri çırak, kalfa ve usta olarak üçe ayırmış ve onlara bilgisinden öğretmiştir. Hikâyeye göre çıraklar, ücretlerini B, kalfalar J isimli sütunlardan, ustalar ise orta hücreden alırlarmış. Üç kalfa ustalık sırlarını vermeyince Hiram’ı öldürürler. Cesedini dağa gömüp mezarın üzerine akasya dalları dikerler. Tevrat kaynaklı Hiram efsanesinde adı geçen işaretler, isimler ve kelimeler mason sembolizminde önemli rol oynuyor.




GÜNCEL