Sansüre baypas!

Özgür ve demokratik bir ülkede yaşıyorsunuz ama internetteki hareketleriniz kontrol altında! Bu rahatsız edici. Çalışma saatlerinde Facebook’a girmek ya da sohbet sitelerinde dolaşmak işveren tarafından kabul edilmeyebilir; bu doğal. Ama internette, ahlak, inanç veya ideolojik aktivitelere uygulanan sansürün hiçbir kabul edilebilir yanı yok. Ama bu engellemeler pratik birkaç yolla savuşturulabilir.
Dünyada bazı ülkeler, belirli web siteleri ve internet hizmetlerine erişimi güçlü yazılımlarla engelliyor. Bu engellerden etkilenen kişi sayısı 1 milyardan fazla. Bu filtreleme işlemlerinden bir kısmı IP/URL adresine dayalı site engellemek ya da domain isimlerini kara listeye alarak gerçekleştiriliyor.
İnternet ortamında “yasak” kelimesinin ucu açık olduğundan isteyen ve biraz da araştırmaya istekli bir kullanıcı dilediği siteye giriş bileti elde edebilir. İşin sırrı anonim olup izinizi kaybettirmekte. İşte internette hayalet olmanın yolları:
l Yasaklı sitelere bağlanmak için ktunnel, vtunnel, hidemyass.com gibi ara sunucular kullanılabilir.
l Online gizliliği amaçlayan Tor, ulaşmak istediğiniz siteye başka kullanıcılar üzerinden erişim sağlar. Arkanızda ayak izi de bırakmıyor. Dezavantajıysa yavaş olması.
l En klişesi DNS ayarlarını değiştirmek ama yeni yasa bu işlemi geçersiz kılıyor. Bu merkeze “İnternet iletişim kuralları” üzerinden erişiliyor. En bilindik DNS’ler; Google ve Open DNS.
l Ücretsiz Google Chrome eklentisi Zenmate, VPN gibi kendi sunucularına bağlanarak tüm veri transferini özel veri şifreleme mekanizmasıyla gerçekleştiriyor.
l IP’nizi değiştirebilir ya da gizleyebilirsiniz. AnonymoX veya UltraSurf gibi Firefox eklentileri bu görevi yerine getirebiliyor.
l Özgür internete açılan bir diğer ücretsiz proxy programı da Hotspot Shield. 150 milyondan fazla indirilen program, internet bağlantınızı da güvenlik altına alıyor.
l Hosts dosyasını değiştirerek siteleri özel IP’lere yönlendirebilirsiniz. Bunun için C:\ Windows\System32\drivers\etcdizinindeki hosts dosyasını notepad’de açın. Yasaklı sitenin IP adresini ve ismini listeye ekledikten sonra dosyayı kaydedip kapatın. Dezavantajı sitelerin IP’si değiştiğinde dosyayı güncellemeniz gerekiyor.
l Proxy ayarlarınızla oynayabilirsiniz. Her internet tarayıcısı için yöntem farklı. Yalnız ne yaptığınızı bilmiyorsanız bu işe girişmeyin. IP çatışmalarına veya bağlantınızın çalışmamasına neden olabilirsiniz.
l VPN (Sanal özel ağlar) yani yurt dışındaki bir bilgisayara bağlanıp onun üzerinden sansürlü sitelere girebilirsiniz. Bunun için bu hizmeti sunan bir şirketten aylık ücret karşılığından almanız gerekiyor.

HAFTANIN OYUNU: Outlast

Korku dolu saatler

Outlast’ta bırakın korkmayı, arkanıza bakmadan kaçacaksınız!
Kalp rahatsızlığı gibi ciddi bir sorununuz yoksa hikayeden başlayalım. Meraklı gazeteci Miles Upshur, Mount Massive akıl hastanesinin neden iki kez kapatıldığını araştırmak için harekete geçiyor ya da kendini feda ediyor. Girenin bir daha çıkamadığı hastaneye haber yapmak için giden Miles, sonuç olarak gördükleri karşısında kaçacak delik arıyor.
Oyun boyunca elinizde ne bir silah ne de savunmaya yönelik bir alet bulunuyor. Kendinizi savunamadığınızdan çaresizlik ve psikolojik ikilem içinde ya bir çıkış kapısı arıyor ya da yatak altına/dolap içine gizleniyorsunuz. Sahip olduğunuz tek şey gece görüşüne sahip bir kamera (Bu yönden biraz “Rec” filmlerini andırıyor). Zifiri karanlıkta ilerlerken kameranızı gece görüşüne alarak yakınınızdaki sadistleri rahatça görebiliyorsunuz. Sürekli hayatta kalmaya çabalayacağınız oyunda bir diğer derdiniz de çabuk biten kamera pilleri. Onlar olmadan karanlıkta bir hiçsiniz.
Oyun içerisinde cesetlere, dehşete düşmüş mahkumlara veya deli doktorlara kesin rastlayacaksınız. Ruh hastalarına göründüğünüz anda paçayı kurtarmanız zor. Gizlenme noktalarını akıllıca kullanın. Vahşet görememe gibi bir lüksünüz yok.
Kanlı deliller ve kurbanların cirit attığı Outlast’tın korku filmlerindeki gibi kendine has bir büyüsü var. Korkacağınızı bildiğiniz halde sizi içine doğru çekiyor.
Hikaye yerine daha çok korku temasını üzerinde durulmuş. Seslendirme ve müzikler başarılı. Adrenalin patlamasını kaçış sahnelerinde yaşıyorsunuz.
Ruh halinizi bozup korku nöbetlerinizi açığa çıkaracak Outlast, tek başına karanlık bir odada oturup, korkmak isteyenlere göre.

TEKNOLOJİ PAZARI

Dijital retro

Bolex Digital D16 sinema kamerası işlevsellik, estetik tasarım ve retroyu birleştiriyor. Eski tarz el kameralarına benzer cihaz, Super 16mm boyutlu ve 12 duraklı CCD sensörle çekim işlemini gerçekleştiriyor. Kare hızı 32fps’ye kadar ayarlanabilir. Eserleri 12 bit CinemaDNG formatında kaydeden kameranın 24 bit 96kHz ses kanalları bulunuyor. Şarj edilebilir pili 4 saat dayanıyor. 3.300 dolar.

Herkesin gözü onda

Bang&Olufsen, BeoLab 19’la subwoofer görünümüne yeni bir soluk getiriyor. Kablosuz hoparlör, 12 yüzlü bir tasarıma sahip. Gereksiz titreşimleri ortadan kaldıran ürün, 160W gücündeki 2xD sınıfı amfiden güç alan 8 inçlik iki sürücüsüyle, kullanıcısına sarsıntısız berrak bir ses sunuyor. Wisa desteğiyle ana sistemden uzakta, odanın istenilen bir bölümüne konumlandırılabilir. 3.440 euro.