Şehitlerimizi uğurluyoruz...

İSTANBUL Halkalı'da, askeri personel taşıyan servis otobüsüne PKK'nın düzenlediği bombalı saldırıda şehit olan Jandarma Astsubay Başçavuş Duran Bayram'ın cenazesi, memleketi Kayseri'de 10 bin kişinin katıldığı törenle toprağa verildi. Şehidin kızı 4 yaşındaki Rana, babasının cenazesinin konulduğu top arabasına oturtuldu. Şehidin Uzman Çavuş ağabeyi Kenan Duran, “Eşim 2 ay sonra erkek çocuğumuzu dünyaya getirecek. Ona şimdiden kardeşimin adını koyduk. Şehidimin adı, göremeyeceği yeğeninde yaşayacak” dedi. Törene, daha önceki şehit cenazesinde yumruklu saldırıya uğrayan Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız da katıldı.

Kayserili Jandarma Astsubay Başçavuş Duran Bayram'ın bayrağa sarılı naaşı, öğlen namazı öncesi Hunat Camisi'ne getirilerek, musalla taşına konuldu. Bu sırada emekli cezaevi müdürü şehit babası Hüseyin Bayram, ayakta duramadığı için tekerlekli sandalyeye oturtuldu. Hüseyin Bayram, “Onları sevindirmeyeceğiz. Ben şehit babasıyım. Sakinleştirici iğne bile yaptırmadım. O benim cenaze namazımı kılacaktı ama şimdi ben onun cenaze namazını kılıyorum. Bu memlekete nice Duran'lar gelecek, gidecek. Vatan sağolsun” dedi.

Gözyaşları dinmeyen ve yakınlarının koluna girmesiyle güçlükle ayakta duran anne Kudret Bayram da tabuta kapanıp ağıtlar yaktı. Şehidin Erzurum Oltu'da Uzman Çavuş olan ağabeyi Kenan ve yakınları da bayrağa sarılı tabutu okşadı.

‘KARDEŞİM ÖNCE GAZİ SONRA ŞEHİT OLDU’

Kardeşinin tabutu başında ağlayanların soğukkanlı olmalarını isteyen Uzman Çavuş Kenan Bayram, “Bugün onun doğum günü. Onun için yeni bir yaşam başlıyor. Ne mutlu şehit oldu. Doğum gününde ağlamayın. Bir tek şeye üzülüyorum. 2003 yılında Bingöl'de 2 askeri ile çok sayıda PKK'lıyı etkisiz hale getirirken yaralanıp, gazi oldu. İstanbul'da ise göreve giderken şehit oldu. Kendisini ziyarete giden ve iki haftadır İstanbul'da bulunan annem ve babamla bir hafta sonra Kayseri'ye dönecekti” diye konuştu. Kenan Duran, “Eşim hamile ve iki ay sonra doğum yapacak. Dünyaya gelecek erkek çocuğumuza şimdiden kardeşim Duran'ın adını koyduk. Şehidimin adı, göremeyeceği yeğeninde yaşayacak” dedi.

Bu arada şehidin birlikte görev yaptığı silah arkadaşları da omuzlarında bayrakla, tabut başında gözyaşı döktü.

ŞEHİT KIZI KADIN SUBAYLARA EMANET

Şehit Duran Bayram'ın eşi öğretmen Nurşem Bayram, yaşadığı acı nedeniyle cezane törenine katılamayınca, 4 yaşındaki şehit kızı Rana'yı teselli etmek, yakın akrabaları ile 2 kadın subaya düştü.

Kadın subaylar elindeki çicekle hoplayıp, zıplayan ve yaşananların çok farkında olmayan minik Rana'yı cami avlusunda bir an olsun yalnız bırakmadı.

BAKAN YILDIZ BU KEZ ŞEHİTLİĞE GİTMEDİ

Törene, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, Kayseri Valisi Mevlüt Bilici, Jandarma Genel Komutanlığı adına Ankara'dan gelen Korgeneral Fikret Demirtaş, milletvekilleri, siyasi partilerin il başkanları, daire müdürleri ve 10 bine yakın kişi de katıldı.

Bakan Yıldız, “Üzgünüz. Şehidimizin cenazesine özellikle katılmak istedim. O nedenle buraya geldim. Türk milletinin ve ailesinin başı sağolsun” dedi. Taner Yıldız, cenaze namazı öncesi aynı safta yan yana durduğu şehit babası Hüseyin Bayram'a başsağlığı ve sabır diledi.

19 Nisan 2010 tarihinde seçim bölgesi Kayseri'de Kartal Semti'ndeki Garnizon Şehitliği'nde, şehit Jandarma Yüzbaşı Levent Çetinkaya'nın toprağa verilmesinin ardından, buraya 50 metre uzaklıktaki Endüstri Meslek lisesi Beden Eğitim öğretmeni Şahin Şimşek'in yumruklu saldırısına uğrayan Bakan Taner Yıldız için cenaze namazının kılındığı cami avlusunda sıkı güvenlik önlemlmeri alındı. Resmi polislerin yanı sıra mavi şapka giyen sivil polisler, Bakan Yıldız'ın etrafında etten duvar ördü. Bakan Yıldız, geçen seferkinin aksine bu kez namazı kıldıktan sonra şehitliğe gitmedi ve kısa süreli bir yürüyüşün ardından makam otomobiline binerek, Valiliğe geçti. Ardından da karayoluyla Ankara'ya döndü.

Şehit Jandarma Astsubay Başçavuş Duran Bayram'ın cenazesi, öğlen namazının ardından kılınan cenaze namazından sonra top arabasına konularak Kartal Semti'ndeki Garnizon Şehitliği'ne götürüldü. Bu sırada şehidin kızı 4 yaşındaki Rana da babasının cenazesinin konulduğu top arabasına oturtuldu. Bu görüntü, görenlerin yüreğini dağladı. Cenazenin şehitliğe götürülüşü sırasında ellerinde Türk bayrağı bulunan gençler, ‘Kahrolsun PKK’, ‘Şehitler ölmez vatan bölünmez’, ‘Hepimiz askeriz, PKK'ya yeteriz’ sloganları attı. Bu arada hükümet aleyhine de sloganlar atıldı. Şehidin cenazesi, daha sonra Şehitlik'te gözyaşlarıyla toprağa verildi.

Bakan Yıldız: Gelirken tereddüt yaşamadım

ENERJİ ve Tabii Kaynaklar Bakanı ve Kayseri milletvekili Taner Yıldız, şehit Jandarma Astsubay Başçavuş Duran Bayram'ın cenaze törenine katılmak üzere geldiği Kayseri'de, Valilik önünde gazetecilerin sorularını yanıtladı.

Bakan Yıldız, bir gazetecinin Kayseri'de daha önce Yüzbaşı Levent Çetinkaya'nın cenazesinde uğradığı yumruklu saldırının ardından yine bir şehit cenazesine katılması konusunda tereddüt yaşayıp yaşamadığını sorusuna şu yanıtı verdi:

“Hiçbir tereddüt yaşamadım. Daha önce Kayseri’ye geldiğimde de gidemediğim şehit yakınlarının hepsine gittim, taziyelerimi ilettim. 7 şehit ailesini ve yakınlarını ziyaret ettim. Şimdi de hiçbir tereddüt yaşamıyorum. Bundan sonra inşallah böyle günler görmeyeceğiz ama böyle bir acı yaşamamız halinde sürekli şehit ailelerinin yanında olacağım. İnşallah Cenabı Hak böyle acılar göstermez.”

Tüm şehitlere Allah’tan rahmet dileyen Bakan Taner Yıldız, “Allah yakınlarına ve bizlere sabır versin. Tabi terörün hem devletimizi hem hükümetimizi yıkmakla alakalı çabalarının sonuçsuz kalacağını söylemek lazım. İnşallah önümüzdeki süreçte daha da azalan ve biten terörü Türk halkı mutlaka görecek. Tabii ki hepimizin yüreği yanıyor, sıkıntılıyız ama üstesinden geleceğiz” diye sözlerini tamamladı.

ŞEHİT ABLAYA SON VEDA
Dün İstanbul'daki hain saldırıda şehit olan 17 yaşındaki Buse Sarıyağ'ın kız kardeşi, törende hıçkırıklara boğuldu. Babasının kucağında dualar eden minik kardeş, ablası Buse'nin Türk bayrağına sarılmış tabutu önünde hazırolda durdu

Buse Sarıyağ’ın kardeşi ilköğretim okulu öğrencisi Sude Sarıyağ ise ablasını rüyasında gördüğünü ifade ederek, "Uçakta buraya gelirken ablamı rüyamda gördüm. Bana ’sana bir şey söyleyeceğim sakın benim için ağlamayın. Ben hep sizin yanınızda olacağım’ dedi" diye konuştu.

Bu arada, ilçedeki sokaklara ve evlere Türk bayrakları asıldığı görüldü.

Şehit eşi: Ağlamayacağım, o melek oldu

Ufuk AKTUĞ- Murat KİBRİTOĞLU- Tahsin ÜLKER/İSKENDERUN(Hatay), (DHA)

İSTANBUL Halkalı’da askeri personel taşıyan servis otobüsünün yakınında meydana gelen patlamada şehit olan 31 yaşındaki Jandarma Astsubay Kıdemli Üstçavuş Bekir Çelik’in cenazesi Hatay’ın İskenderun İlçesi’nde toprağa verildi. Cenazede metanetini kaybetmeyen şehidin eşi hemşire 28 yaşındaki Emine Çelik, “Ağlamayacağım, onları güldürmeyeceğiz. O melek oldu ama bunlar artık son şehitler olsun” dedi.

Hemşire Emine Çelik ile 2 yıl öne evlenen ve henüz çocuğu olmayan Bekir Çelik’in cenazesi, Kaptan Mehmet Paşa Camii’ne getirildi. Ancak burada yaklaşık 5 bin kişinin toplanması üzerine araç trafiğine kapatılan caminin bulunduğu Şehit Pamir Caddesi’nde tören yapıldı. Şehit cenazesi yol ortasına yan yana konulan masaların üzerine yerleştirildi. Hatay Valisi Celalettin Lekesiz, Hatay milletvekilleri, 6’ıncı Kolordu Komutanı Korgeneral Nejat Bek, 39’uncu Mekanize Tugay Komutanı Tuğgeneral Gürsel Öztürk, İl Jandarma Komutanı Albay Vedat Çolak ile şehit yakınlarının katıldığı tören için yerlerini alan askerler, vatandaşlar tarafından uzun süre alkışlandı. Bir çok kişinin ağladığı grupta, sık sık PKK’yı protesto eden sloganlar atıldı.

Kalabalıkta açılan bir pankartta ise 31 Mayıs’ta İskenderun Deniz İkmal Destek Komutanlığı’na düzenlenen saldırıda şehit olan 6 askerin fotoğrafı, Türk Bayrağı ve parçalanmış Ortadoğu haritasısı ve ‘Katil Amerika’ yazısı dikkati çekti.

Törende metanetini koruyan şehit eşi Emine Çelik, “Ağlamayacağım, onları sevindirmeyeceğim, güldürmeyeceğim. Ama bu bizim şehitlerimiz son şehitler olsun artık. O bir melekti. Onu uğurlamaya geldim. O 31 yaşında melek oldu. Tek tesellim şehit olması” diye konuştu.

‘FARENİN DAĞA SALDIRMASI’

Cenaze namazını kıldıran İl Müftüsü Mustafa Sinanoğlu da konuşmasında, “Bugün her birimiz tek tek şehit olmaya hazırız. Bu bir farenin dağa saldırması gibi, başarılı olamayacaklar. Amaçlarına ulaşamayacaklar. Şimdi şehidimize yakışır bir şekilde şehidimizi son yolculuğuna uğurlayalım” dedi.

Şehidin ağabeyi Astsubay Başçavuş Cuma Çelik de tabuta sarılarak aynı zamanda meslektaşı olan kardeşiyle vedalaştı. Tabutunun başında dimdik ayakta duran ağabey Çelik, “Ağlamıyoruz, dimdik ayaktayız, onlar sevinmesin” diye haykırdı. Şehidin bir yakını da Emine Çelik’i, “Merak etme yenge, kanını yerde bırakmayacağız” diyerek teselli etmeye çalıştı. Şehidin annesi Senem Çelik ise yakınlarının desteğiyle güçlükle ayakta durdu.

VATANDAŞTAN ŞEHİDE ALKIŞ

Şehidin tabutu, kılınan cenaze namazının ardından omuzlara alınarak bir süre taşındı, ardından da cenaze arabasına kondu. Bu sırada gözyaşı döken bir çok vatandaş şehidi alkışlayarak uğurladı. Cenaze götürüldüğü Karaağaç Asri Mezarlık’taki İskenderun Şehitliği’nde toprağa verildi.

Vali Celalettin Lekesiz, cenazenin ardından tabuta sarılan Türk Bayrağı’nı şehidin eşi Emine Çelik’e teslim etti. Çelik, “Bu bayrakta artık eşimin de kanı var. Bu hep dalgalanacak. Hayatım boyunca saklayacağım” dedi.

Öte yandan cenaze töreninden önce İskenderun Kaymakamı Cemil Aksak’a taziye ziyareti için gittiği şehit evinde sözlü tepki gösterildiği, bu nedenle Vali Celalettin Lekesiz’in de ortamın daha fazla gerilmemesi için planlanan taziye ziyaretine gitmediği ileri sürüldü.