10.12.2012 - 02:30 | Son Güncellenme:
GÖKÇER TAHİNCİOĞLU Ankara
Çankırı’da trafikte yaşanan bir tartışma sonunda hazırlanan iddianame, resmi nitelikteki belgelerin kaybedilmesinin ya da imha edilmesinin yargı tarafından suç sayılabileceğini ortaya koydu. Çankırı’da trafik kontrolü yapan iki trafik polisi, gece 01.00 sıralarında Atatürk Bulvarı olarak bilinen istikamete dönüş yapan bir aracı şüphelenerek durdurdu. Sürücü K.K.’ye alkol testi yapmak isteyen polisler, alkolmetre cihazı şarjda olduğu için sürücüyü Trafik Tescil Şube Müdürlüğü’ne götürdü. Burada sürücü, 1.04 promil alkollü çıktı. Alkol kontrolüne karşı çıkan, “Daha önce de böyle yakalandım. Bu kez size işlem yaptırmam” diyen sürücü, polislere karşı tehdit ya da hakaret içeren bir ifade kullanmadı.
O zaman yargılan
Ancak polislerin düzenlediği tutanağa göre, K.K., bu sırada kabloyu çekerek alkolmetre cihazının yazıcısını yere düşürdü. Yazıcıya hasar veren K.K., yine iddiaya göre, polislerden birinin yazıp imzaladığı alkolmetre çıktısını alarak, yırtıp yere attı ve daha sonra kağıt parçalarını yuttu. Polisler bunun üzerine K.K. hakkında suç duyurusunda bulundu.
Çankırı Savcılığı, polislerin şikayetini haklı bularak K.K. hakkında dava açtı. İddianamede, K.K.’nın zaten kendisine verilecek belgeyi yırtması “resmi belgeyi bozma ve yok etme” suçu olarak nitelendirildi. Bu nedenle K.K. hakkında, TCK’nın “Gerçek bir resmÓ belgeyi bozan, yok eden veya gizleyen kişi, iki yıldan beş yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Suçun kamu görevlisi tarafından işlenmesi hâlinde, verilecek ceza yarı oranında artırılır” düzenlemesini içeren 205. maddesi uyarınca hapis cezası talep edildi. Bu yoruma göre, imzalanmış herhangi bir belgeyi imha eden herkes hakkında benzer davalar açılabilecek.