Serin Duruş

     

     Matrix’in devamıdır kendisi. Yurtta, KKTC’de ve dış temsilciliklerde büyük bir merakla gösterime girmesi bekleniyor. Tüm dünyayı SARS’an, "Saddam’ın yerinden" bile çok merak edilen, hasılat rekorları kırması beklenen Matrix-2’ye bu kadar ilgi gösterilmesinin vardır bir sebebi elbet. Efektleri deyin, hız deyin, verdiği mesaj, yakışıklı/güzel oyuncuları, ya da... Ne derseniz deyin, çıtayı yükseğe koydu, kendisiyle yarışıyor...
     Peki bizim Matrix’imiz olabilir mi? Matrix-1’den öğrendiğimiz kadarıyla Neo, Morpheus, Trinity ve diğerleri, oradan oraya telefon hatlarıyla yolculuk ediyorlar. Bu durumda bizim Matrix’imiz olamaz. Çünkü...
     1) Girdiği hat borçtan dolayı kesilmiş olabilir. Neo’nun "Yahu İnsanlığı kurtaracaktım!" şeklindeki itirazı da sonuç vermez. "Önce öde, sonra kurtarırsın hemşerim" şeklinde bir cevap alır, boynu bükük ödeme kuyruğuna girer, karizmayı çizer...
     2) Girdiği hattan "topluiğne saplamak suretiyle" kaçak hat çekilmiş olabilir. O da ne? Neo, kel alaka bir yerde belirmiş, meramını anlatmaya çalışırken odunla bir güzel pataklanmış...
     3) Girdiği hat 900’lü hatta çıkabilir. Bir fatura gelir, beli -bu sefer öne doğru- bükülür. Hayatı boyunca limon satıp borcunu ödemeye çalışır...
     4) Hatlar karışabilir. "Aluöö, naaber la amcaoğlu, naapıyon, var mı terslik?" şeklinde bol acılı bir konuşma içinde telef olabilir...
     5) Asena’nın hattına girmiştir, küt diye yanına düşer. İbo gelir, su şişesiyle ikisinin de kafasını gözünü "şaka" mahiyetinde patlatır. Neo, ilk gördüğü yerde Ajan Smith’i öper...
     6) Ateş Hattı’na girmiştir. Reha bu, yakaladı mı bırakmaz. "Acı var mı Matrix’te acı?" ve "Efenim Matrix caiz midir?" sorularına maruz kalır. Neo bir daha toparlayamaz...
     7) "En Büyük Yarışma Bu Yarışma" hattına düşmüştür. Neco ya da Öz Elifnağme Elif’in muhteşem diyaloglarıyla beyin travması geçirir...
     8) Seren Serengil’in aşk hattından stüdyosuna düşer. Şarkılarını dinleeeer, dinleeeer, gerisini hatırlamaz...
     9) Başbakanlık hattına girer. ABDlisi, Suriyelisi, İranlısı, Kıbrıslısı, ABlisi hep bir arada konuşur, kimse anlaşamaz. Neo’nun karar mekanizması hasar görür, Matrix dağılır (Crash olur)...
     10) Girdiği hat Nez’in hattı olabilir. Ve eğer okuldan biri Nez’i aramışsa işte o zaman asıl işe yarar Neo. Dikilir karşısına "Yahu Matrix’te olan biz miyiz, kabus olan sen misin? Okuldan kendini niye arattırıyorsun? Bak şurda mavi ve kırmızı iki hap var, ikisini de iç de bir kendine gel" der. Nez iki hapı da içer, sistem göçer. Gerisi derin karanlık...
     
     Eee, Sorun Nedir?
     "Cumhurbaşkanı Sezer, geçici bir sıkıntıdan söz ediyor ve bunun geçeceğini söylüyor..." => Can Ataklı
     
     Haa Anladım
     Reha Muhtar: Senin yurtdışında ne işin vardı?
     Konuk: Yurtdışına eşya götürüyordum...
     Reha Muhtar: Eşekle ne alakası var?
     Konuk: Eşekle bir alakası yok, eşya götürüyordum...
     
     Laf Arası Adamı Bihter...
     -Bihter abi İsim-Şehir oyununda eşya olarak eşek yazabilir miyim abi?
     -Eskiden olsa yazamazdın, artık yazarsın. Bak ekranda onaylanmış...
     
     Şu İleriden
     Kenan Işık: Emin misiniz?
     Yarışmacı: Eminim...
     Kenan Işık: Nerden!?
     
     Nesi Güzel Acaba
     Şans Kapıyı Çalınca sunucusu Ali Sürmeli: Oturduğunuz ev kendinizin mi, kira mı?
     Yarışmacı: Kira...
     Ali Sürmeli: Ne kadar güzel...
     
     Laf Arası Adamı Bihter...
     -Bihter abi ev sahibi yine evden attı abi...
     -Ne mutlu sana, çok şanslı birisin vallahi...
     
     
     

     Şu Hıncal alem adam. Demin geldi "İsmet Ağabey, ISO 9000 kalite belgesi için başvuruda bulundum. Türkiye'nin ilk kalite belgeli köşe yazarı olacağım Ağabey" dedi. "Yahu Hıncal güldürme beni, ISO 9000'in açılımını biliyor musun sen?" diye sordum. "Yoo Ağabey bilmiyorum, nedir?" dedi. "Git bakayım getir bana odamdan Meydan Larousse'un 8. cildini" dedim. Getirdi. "Aç bakayım şimdi 9000'inci sayfayı..." Açtı. "Oku bakayım şimdi üstte ne yazıyor..." Okumaya başladı, "ISO kalite sistem belgesi: Açılımı 'İsmet Salu Onaylamıştır' olan bu belge sadece Türkiye'nin 1 numaralı köşe yazarı tarafından verilebilir. Tüm dünyada geçerlidir..." Şaşırdı ve üzüldü tabii. "İsmet Ağabey, bana da onay verir misin Ağabey?" diye sordu boynu bükük. "Ben veririm ama Perihan Mağden'in de onaylaması gerekiyor, ikinci yetkili de Perihan, git aranı düzelt vereyim" deyip gönderdim. Çok acımasızım yahu... Işık Sizinle Olsun!
     
     

GÜNCEL


Gerçekler boyanmıyor
SARS, Uzakdoğu’daki Türkleri fena sarstı!..
Bu da en son SARS modası
‘Türk usulü’ hasar tespit
Engelliler, ‘Mehmetçik’ oldu
Yargıca ‘pastırma’
Kısa kısa..
Serin Duruş