Gündem Şiddetin önlenmesinde yasalarımız yetersiz

Şiddetin önlenmesinde yasalarımız yetersiz

30.05.2015 - 02:30 | Son Güncellenme:

Türkiye’nin İstanbul Sözleşmesi’ni ilk onaylayan ülke olmasının ciddi bir ‘niyet göstergesi’ olduğunu belirten Acar, kadına yenilik şiddeti önlemede yasaların yetersiz olduğunu ve uygulamada sorunlar bulunduğunu söyledi...

Şiddetin önlenmesinde yasalarımız yetersiz

Avrupa Konseyi, 2011 yılında Kadına Yönelik Şiddetin Önlenmesi ve Mücadele Edilmesine ilişkin bir sözleşme hazırladı. İstanbul’da imzalandığı için ‘İstanbul Sözleşmesi’ adıyla anılan bu sözleşmede, kadına yönelik fiziksel, cinsel ve psikolojik şiddet, aile içi şiddet, toplumsal cinsiyet, eşitlik ve zorla evlendirilme gibi maddeler yer alıyor. İstanbul Sözleşmesi’ne üye olan ülkelerde kadına yönelik şiddeti izlemek ve denetlemek adına kurulan GREVİO adlı komitede yer alan Prof. Dr. Feride Acar, kısa bir süre önce ‘Equality Now’ adlı uluslararası insan hakları örgütünde gönüllü olarak çalışmaya başladı. ODTÜ öğretim üyesi olan ve Birleşmiş Milletler’de Kadınlara Karşı Ayrımcılığın Önlenmesi Sözleşmesi (CEDAW) Komitesine uzun süre başkanlık yapmış bir uzman olan Acar ile yaptığı çalışmaları konuştuk.

Hiçbir yerde çözülmedi
İstanbul Sözleşmesi’ni ‘çığır açıcı’ olarak değerlendiren Acar, GREVİO komitesinin çalışma şeklini anlattı. Sözleşmeye üye devletlerden rapor isteneceğini ve o ülkelere belirli durumlarda ziyaretler yapılacağını vurgulayan Acar, böylelikle kadına şiddet konusunda ülkelerin durumlarının da daha iyi denetlenebileceğini belirtti. Sözleşmeyi denetimin de en az içeriği kadar önemli olduğunu ifade eden insan hakları savunucusu, GREVİO’nun sivil toplum örgütleriyle koordineli çalışcacağını ve bu kurumlardan da raporlar isteyeceğini aktardı.
Acar, Türkiye’nin İstanbul Sözleşmesi’ni ilk onaylayan ülke olmasının ciddi bir ‘niyet göstergesi’ olarak yorumlarken, “Türkiye’nin kadına yönelik şiddetin sıklıkla görüldüğü bir ülke olarak değil, bu konuyla en iyi mücadele eden ülke olarak görünmek istediğini” belirtti. İstanbul Sözleşmesi, Avrupa’da yürürlüğe girmeden önce sözleşmeyi ilk onaylayan ülke Türkiye olmuştu. Acar’a göre Türkiye’de kadına yönelik şiddet içerikli yasalar hâlâ yetersiz. Yasaların uygulanması konusunda da eksiklikler olduğunu belirtiyor. Dünyanın hiçbir ülkesinde kadına yönelik şiddetin çözülmediğini belirten Acar, sorunun farklı toplumlarda farklı şekillerde ortaya çıktığını belirtiyor.

‘Eşitlik ilkesi’ vurgusu
Sözleşme maddelerinde yer alan ‘eşitlik’ ilkesinin en önemli adım olduğunu vurgulayan Acar, bu konuda atılacak adımların alınacak tedbirleri de sağlamlaştıracağını vurguluyor. Toplumsal açıdan kadına yönelik şiddete karşı duyarlılığın, üst düzey yetkililerce de gündeme getirilmesi ve basının ilgisiyle artacağını belirten Acar, bu noktada uluslararası sözleşmelerin önemini de vurguladı.

Haberin Devamı

‘Kızlar İçin Adalet’

Feride Acar aynı zamanda ‘Equality Now’ adlı uluslararası insan hakları kuruluşunda gönüllü olarak çalışmalarını sürdürüyor. Kuruluşun yürüttüğü #JusticeForGirls (Kızlar için Adalet) kampanyasının bir ayağı da Uganda’da gerçekleşiyor. Uganda’da da yaşları 15 ila 49 arasında değişen kadınların dörtte biri ilk cinsel deneyimlerinde tecavüze uğruyor ve yüzde 40’ı hayatlarının bir döneminde cinsel şiddete maruz kalıyor.
Ülkedeki kadınların yarısı neredeyse her gün şiddete maruz kalıyor. #JusticeForGirls projesi de başta engelli kadınlar olmak üzere, Uganda’daki kadınları koruma altına almayı hedefliyor.