"Tarla farelerinin nedeni bilinçsiz avlanma"

Yrd. Doç. Dr. Özen, basın yayın organlarında ekili arazileri tarla farelerinin istila ettiği yönündeki haberlere son günlerde sıkça yer verildiğini söyledi.

Hiçbir hayvan türünün sonsuza kadar sayısını artıramayacağına işaret eden Yrd. Doç. Dr. Özen, Türkiye’de sayıları tür olarak 70’i aşan, aralarında çayır sıçanı, tarla sıçanı ve orman faresinin de bulunduğu kemirici hayvanların tarlaları gerçek anlamda istila etmelerinin söz konusu olmadığını öne sürdü.

Tarlaları istila ettiği belirtilen çayır sıçanlarının insan baskısı olan yerde çok fazla kalmadığını ifade eden Yrd. Doç. Dr. Özen, "İnsan baskısı, traktörle ekim dikim yapılan arazide, insanların gezindiği yerlerde olur. Kemirici hayvanlar bu yerleri uzun süreli işgal etmez, ekim dikim olmayan, çayırlık, meralık alanlarda yayılış gösterir. Ekili araziye sadece giriş çıkış yapabilirler. ’Ekili arazimde sıçan ve fare çoğaldı’ demek doğru bir ifade olmaz. Bu bakımdan çiftçilerimiz rahat olsun" dedi.

Her hayvan türünün belli dönemlerde nüfus sayılarının beklenmedik artış gösterdiğini, ancak bunun uzun bir periyotta devam etmeyeceğini ifade eden Yrd. Doç. Dr. Özen, tabiattaki ekolojik dengelerin, insan müdahalesi yoksa hiçbir hayvan türünün sonsuza kadar sayısını artırmasını mümkün kılmadığına dikkati çekerek, tarla farelerinin sayısındaki anormal artışın tek sorumlusunun insanlar olduğunu anlattı.

"Eli silahlı birçok insan sıçan ve farelerin avcısı olan gelincik, sansar, tilki, çakal, atmaca, şahin ve yılan gibi türleri sürekli öldürüyor, bu da sıçan ve farelerin sayısının artmasına neden oluyor" diyen Yrd. Doç. Dr. Özen, farelerle beslenen hayvanların da üremeye ve nesillerini devam ettirmeye hakları olduğunu kaydetti.

FARELERE KARŞI İLAÇ, TÜFEK, EGZOZ GAZI KULLANILMASI

Yrd. Doç. Dr. Özen, "Tarlamdan üç-beş tane ürün aldı" diyerek hayvanları tüfek, ilaç ve egzoz gazı gibi yollarla yok etmenin akılcı bir yaklaşım olmadığını söyleyerek, özellikle kimyasal mücadelenin hem pahalı olduğunu hem de sağlıklı sonuçlar ortaya koymadığını belirtti.

Tarla sıçanını kimyasal ilaçlarla öldürmek isterken sincap, tavşan ve diğer yararlı kemirici hayvan türlerinin nesillerin yok edilebileceğini de hatırlatan Yrd. Doç. Dr. Özen, en iyi mücadelenin tabiatı kendi ilkeleriyle baş başa bırakmak olduğunu bildirdi.

Fare ve sıçanların yaşam alanlarında sürekli yayılış içerisinde olduğunu dile getiren Yrd. Doç. Dr. Özen, şöyle konuştu.

"Fare ve sıçanlar bugün burayı işgal ettiyse, yarın başka yere geçerler. Yayılış dinamikleri, bu hayvanların belli bir süre aynı yerde durmalarını engellemektedir. Bu eğilim, hayvanların ilk yaradılışından beri var. Eğer hayvanlar kimyasal yollarla yok edilirse, besin zinciri yoluyla bunun faturasını yine biz insanlar ödemek zorunda kalırız. En güzeli, tabiatı kendi haline bırakmaktır. Tarla farelerinin çoğalması gibi anormal bir durum varsa buna da kendimizin sebebiyet verdiğini düşünüp tedbirlerini ona göre almalıyız. Ancak bu ilaçla, tüfekle olmamalı. Kemirici hayvanların sayılarının arttığı iddia edilen bölgelerde öncelikle elimizdeki silahları bırakmalı, tilkiyi, sansarı öldürmemeliyiz. Endişe edilecek bir durum olduğu düşüncesinde değilim. Kısa bir zaman dilimi içerisinde bu anormal durum geçecektir."