Gündem TEB'e 125 milyon dolarlık sendikasyon kredisi...

TEB'e 125 milyon dolarlık sendikasyon kredisi...

27.10.2003 - 00:00 | Son Güncellenme:

TEB'e 125 milyon dolarlık sendikasyon kredisi...

TEBe 125 milyon dolarlık sendikasyon kredisi...

12:00


Türk Ekonom Bankası (TEB), uluslararası piyasalardan 125 milyon dolarlık sendikasyon kredisi sağladı.
Kredi, TEB Yönetim Kurulu Başkanı Yavuz Canevi ve konsorsiyumu düzenleyen uluslararası bankaların temsilcilerinin katılımıyla İstanbul'da imzalandı.
İhracatın finansmanında kullanılacak 1 yıl vadeli sendikasyon kredisinin faiz oranı, libor artı 0.80 olarak açıklandı.

CANEVİ: MAKROEKONOMİDEKİ OLUMLU SEYİR, KREDİ VERİCİLERDE İŞTAH YARATIYOR

Türk Ekonomi Bankası (TEB) Yönetim Kurulu Başkanı Yavuz Canevi, Türkiye'deki makroekonomik gelişmelerin fevkalade olumlu yönde seyrinin, uluslararası kredi ve fon vericileri nezdinde de iştah yarattığını bildirdi.
Canevi, uluslararası piyasalardan sağlanan 125 milyon dolarlık sendikasyon kredisinin imzalandığı toplantıda yaptığı konuşmada, son 20 yıl içinde kamu sektörünün hedeflerinin ilk kez bu yıl tuttuğunu ifade ederek, ''Bu Türkiye için yeni bir olay. Eskiden hükümet hedef koydu mu, bir şey söyledi mi bu tutmayabilirdi. Zaten kimse de inanmazdı. Dolayısıyla özel sektör kendi hedeflerini hep yüksek tutardı. Hükümet 20 derse özel sektör kendisini 30'a göre ayarlardı'' dedi.
Canevi, ekonomideki gelişmeler doğrultusunda artık kamu ve özel sektör beklentilerinin uyumlu hale geldiğini vurgulayarak, sadece rating kuruluşları değil, uluslararası finans çevrelerinin de Türkiye'deki iyimserliğe daha fazla katıldıklarını söyledi.

AYIP OLMASIN DİYE...

Toplantıda soruları da yanıtlayan Canevi, son dönemlerde bankaların çok fazla sendikasyon kredisi aldıklarını belirten bir gazetecinin, ''Krizden önce de bu dikkat çekmişti. Dolayısıyla kafalarda alınan bu kredilerin bankalarca açık pozisyon kapatmada ya da hazine kağıtları alımında mı kullanıldığı yönünde bir soru işareti doğuyor?'' şeklindeki değerlendirmesi üzerine, şöyle konuştu:
''Bu krediler genellikle daha önce vadesi dolan, geri ödenen kredilerin yerine alınan bir çeşit uzatma kredileri. Bizim şu anda vadesi gelen kredimiz, 100 milyon dolar. biz yeniden 100 milyon doları yerine koymak için çıktık, ancak piyasada bize o kadar çok kredi vermek isteyenler oldu ki talep etmediğimiz halde 150 milyon doları aşkın kredi vermek istediler. Biz de nezaketen, ayıp olmasın diye 100 milyon dolar yerine 125 milyon dolar aldık. Açık pozisyon konusuna gelince; 2000'deki açık pozisyonlarla bugünkü açık pozisyon arasında büyük fark var. Bugün bankacılık sektörü, çok düşük, marjinal açık pozisyonlarla çalışıyor. Dolayısıyla bu paraların alınıp da açık pozisyonun kapatılması diye bir şey söz konusu olamaz. Çünkü oransal bir ilişki yok.
Türkiye'deki makrokenomik gelişmelerin fevkalade olumlu seyri, uluslararası kredi ve fon vericileri nezdinde de bir iştah yaratmış oldu.''

TÜRKİYE RİSKİNİ AZALTAN ÜLKELER ARASINDA

Canevi, uluslararası alanda kredilerin verileceği yerlerin artık azalmaya başladığını, bunun riskli yerlerin çoğalmasından kaynaklandığını kaydederek, ''Risksiz ülkeler azalıyor. O riski azaltan ülkelerden bir tanesi Türkiye oldu'' dedi.
Uluslararası rating kuruluşlarının Türkiye'nin kredi notunu son zamanlarda yükselttiğine işaret eden Canevi, bütün bu faktörlerin Türkiye'ye kredi verme arzusunu körüklediğini söyledi. Türkiye ne kadar çok kredi alırsa, ödemeler dengesi açığı ve kalkınmasına o derece katkısı olacağını vurgulayan Canevi, ''Onun için tabiri caizse, öküz altında buzağı aramayalım'' diye konuştu.
The Bank of New York İstanbul Temsilciliği Başkan Yardımcısı Neslihan Tombul da kriz öncesi Türkiye'de çok fazla banka bulunduğu, bunların bazılarının kriz sonrasında yok olduğunu anımsatarak, geriye kalan bankaların kendini birçok yönden ispatladığını, çok güçlü bankacılık bilançosu içinde faaliyet gösterdiğini ve banka sahiplerinin büyük desteği ile ayakta kaldıklarını kaydetti.

''KREDİ KULLANABİLEN 5-6 BANKA VAR''

Bankaların bu güçlü yapısını gördükçe desteklerinin devam edeceğini bildiren Tombul, şöyle devam etti:
''2000 yılında 15 banka kredi alabiliyorsa, şu anda bunların sadece 5-6'si kredi alabiliyor. Son zamanlarda yapılan anlaşmalarda paranın ihracatın finansmanına yönelik kullanılması isteniyor. Eskiden böyle birşey yoktu. Bankalar bu paraları belki ihracatın finansmanında kullanmak için alıyor ve çoğunlukla da bunu yapıyordu. Ama tabii ki her zaman kayma olasılığı olabiliyordu. Artık böyle birşey söz konusu değil. Bu paraların hepsi özellikle ihracat finansmanında kullanılmakta ve biz bunun detaylarını almaktayız. '' Tombul, sendikasyon kredilerinin faizlerine ilişkin bir soru üzerine, son dönemlerde bu faizlerin 2000 yılındaki faiz oranlarının da altına düştüğünü kaydederek, ''Faizlerdeki bu iyileşme çok normal. Banka sayısı azaldığından aşırı bir arz var. Dolayısıyla bir düşüş söz konusu. Türkiye'de kredi kullanabilen 5-6 banka var. Bu bankaların kullandığı kredi bence hakedilen bir kredi'' dedi.
Natexis Banques Populaires Londra Şubesi Ticaret Finansmanı Müdürü Carlos Holguin de TEB'e sağlanan sendikasyon kredisinin talebin üzerinde olmasının iyi bir gelişme olduğunu vurgulayarak, ''TEB sorunlu kredilerin en düşük olduğu bankalardan, dolayısıyla bu kredi, borçların kalitesine verilen bir kredi. Bugün burada Türkiye ve TEB'e olan güvenimizi imzaladık'' dedi.
TEB'in sağladığı 125 milyon dolarlık sendikasyon kredisini düzenleyen konsorsiyum, ''Alpha Bank A.E., The Bank of New York, Bank Of Tokyo-Mitsubishi, Commerzbank A.G., HVB Group, Natexis Banques Populaires, Standart Chartered Bank, UFJ Bank Ltd., Wachovia Bank NA, West LB A.G.'' bankalarından oluştu.