Tulumbacı Bahriye’nin yolunda

GÜLDEN ÇOKTAN İstanbul - Çok sayıda ihbara giden kadın itfaiyeciler, Milliyet’e konuştu. Esenyurt’ta bir kişinin hayatını kaybettiği bina yangınının söndürülmesinde görev yapan kadın itfaiyeci Tuba Kaya, “Herkes orada bana bakıyordu. Ne tepki vereceğim merak ediliyordu. Acaba duygusal olacak mıyım, ağlayacak mıyım. Üzüldüm tabii ki ama işimiz gereği profesyonel olmak zorundayız” dedi.

'Çok güzel bir şey'

Astronomi ve Uzay Bilimleri Bölümünü mezunu olan 30 yaşındaki Tuba Kaya, "Bu teşkilatın bir üyesi olduğum için çok memnunum. İlk göreve başlayan kadın itfaiye erlerindenim. Çok güzel bir şey. Ailem ve yakınlarım bundan çok gururla bahsediyor. Olaya gidiyoruz insanların tepkileri çok güzel. Kadın itfaiyeciye bakın diyorlar. Biz yardımcı olduğumuzda kadınlar da bu işi yapabiliyorlarmış demek ki diyorlar. Birçok iş artık kadın işi erkek işi olmaktan çıktı artık. Evet bunu kadınlarda yapabiliyor şekline geçti. Buradan kadınlara sesleniyorum. Hayallerinizi ertelemeyin” dedi.

Profesyonel tepki

Kedi kurtarmadan yangınlara kadar çok farklı olaylara gittiklerini belirten Kaya, “Esenyurt’ta bir yangın ihbarına gittik. Yanmış bir vatandaşı çıkardık. Herkes, bana bakıyordu. Ne tepki vereceğim merak ediliyordu. Acaba duygusal olacak mıyım, ağlayacak mıyım. Üzülüyoruz. Ama işimizde bu olduğu için bunu profesyonel olarak gerçekleştirdik. Haberlerde o hayatını kaybeden kişinin canlı halini gördüm. Genç bir çocuktu. Belki yapmak istediği çok şey vardı, hayalleri vardı, belki evlenecekti diye düşünüyor insan. Ama profesyonel olmalıyız” diye konuştu.

‘Yapamam diye bir şey yok’

İtfaiyeciliğin hayalindeki tek meslek olduğunu ifade eden Dilara Karabulut da, bu hayaline ulaşmak içinde asla pes etmediğini söyledi. Karabulut, “Asla bu hayali çöpe attım. Burada olduğum için çok mutluyum. Erkek meslektaşlarımıza bir rahatsızlığımız olur mu diye endişe duyarken aksine bizlere çok yardımcı oldular. Bizleri kardeşleri, kızları, arkadaşları, çocukları gibi görüyorlar. İyi ki de buradayım” şeklinde konuştu.

İlk olaya gittiğinde tedirginlik yaşadığını söyleyen Karabulut, “İnsanların bağırmaları, yakarışları kendimi kötü hissettim. Çatı katı yangınıydı. Dört beş kere aşağı inip çıktığımı biliyorum. Çok fazla heyecanlanmıştım. Her olayda bir şeyler öğreniyorsunuz ve bir sonraki olayda kendime daha çok güvenir bir şekilde gidiyorum. Her olay insana çok şeyler katıyor. Yapamam diye bir şey yok. Kadınların olmaması gereken hiçbir yer yok. Kadınların her yerde olması gerekiyor.
Bir kadın isterse emin olun yapar. Ve mesleğin erkeğin kadını yok” ifadelerini kullandı.