Gündem Türkiye Manavgat’ta tek yürek, tek vücut

Türkiye Manavgat’ta tek yürek, tek vücut

08.08.2021 - 07:00 | Son Güncellenme:

Akdeniz’i küle çeviren orman yangınları on gün sonra kontrol altına alındı. Alevlere karşı bu amansız mücadele, Türkiye’nin dört bir yanından gelen itfaiyeciler, ormancılar, ve gönüllüler sayesinde kazanıldı

Türkiye Manavgat’ta tek yürek, tek vücut

Can Erok - Cihat Aslan /  Manavgat’ta meydana gelen ve tüm Türkiye’yi yasa boğan orman yangınları onuncu günün sonunda kontrol altına alındı. Yangının başladığı ilk günden söndürüldüğü güne kadar adeta tüm Türkiye bölgeye gelerek büyük dayanışma örneği sergiledi. Yangın bölgelerinde her şehirden, her ilçeden itfaiyeci, ormancı, sivil toplum kuruluşu ve belediyeler omuz omuza çalıştı. Türkiye adeta yangınların söndürülmesi için Manavgat’ta tek yürek oldu.

Haberin Devamı

İki günlük yolculukla bin 300 kilometre öteden, Türkiye’nin en kuzeyinden gelen itfaiyeciden, günlerce 2-3 saatlik uykuyla duran orman işçisine, yangının küle çevirdiği köylerde vatandaşların derdine derman olmaya çalışan sivil toplum kuruluşlarından asker, polis, sağlıkçı ve köylülere kadar herkes aynı cümleyi kuruyor: “Biz hep birlikte güçlüyüz.” Günlerce uykusuz ve yorgun olmasına rağmen ormanlarımız için canla başla çalışan o cesur yürekli kahramanlar Milliyet’e konuştu.

Çanakkale Savaşı gibi...

Taşağıl Orman İşletme Müdürlüğü’nde görevli ormancı Abdurrahman Mert, Bursa-Keles Orman İşletme Müdürlüğü’ndeki orman görevlileriyle birlikte çalışıyor. Bir haftadan fazladır bölgede yangın söndürmeye çalıştıklarını belirten Abdurrahman Mert, “Biz devletin her kurumunun burada beraber çalışmasını, bu ülkede birlik ve beraberliğin bitmediğini gösterdik. Arkadaşlar Bursa’dan, 700 kilometre uzaktan geldiler.

Haberin Devamı

Alanya’daki görevlerini bitirip Manavgat’a geldiler. Nasıl Çanakkale Savaşı’nda bir lise mezun vermediyse bizim buradaki çocuklarımız da bizimle beraber tırmık salladı, hortum tuttular, su, yiyecek ve içecek getirdiler. Burada Bursa ile Taşağıl’ı birlikte görmeniz birlik ve beraberliğimizin nasıl güçlü olduğunun göstergesi. Bir ağaç bir can kurtarabilir miyiz, diye mücadele ediyoruz. İzinimi bırakıp geldim. Mesaimiz söndürünceye kadar mücadele etmek. Ama hep birlikte” dedi.

Kızıldağ bölgesinde gezerken dikkatimizi Kayseri plakalı bir tankerin, İstanbul plakalı bir tankere su taşıdığını gördük. Suyu veren tankerin Kayseri Jandarma’ya, suyu alıp yangın bölgesine giden aracın ise İstanbul Tuzla Belediyesi’ne bağlı olduğunu öğrendik. Kayseri Jandarma’ya bağlı tankerden su alan Tuzla Belediyesi görevlisi Ali Yolcu, “Burada sen ben yok, hepimiz varız. Bir haftadan beri buradayım. Sürekli su taşıyoruz ve soğutmaya da yardım ediyoruz. Şimdi de jandarmanın aracından suyu alarak yangının olduğu bölgeye taşıyoruz. Buradaki beraberlik anlatılamaz ancak yaşanır. Milletimiz buralarda hep seferber oldu. Çok güzel bir duygu. Keşke buraya böyle değil ve başka türlü gelseydik. Ama yine de gece-gündüz hep birlikte burada bir ormanı kurtarmaya çalışıyoruz” dedi.

Haberin Devamı

Jandarma aracının başındaki komutan ise, “Müdahaleyi hızlandırmak adına suyu buraya taşıyoruz. İnşallah amacına hizmet eder ve bu yangınlar bir an önce biter. Asker, polis, halk, itfaiye, ormancı, dernekler hep beraber altından kalkıyoruz” diye konuştu.  

‘Kimse evini düşünmedi’

Bölgede bir haftadan beri çalışan itfaiye ekiplerinden olan Yalova İtfaiyesi erleri, Kızıldağ’da bekliyor. Yalova İtfaiyesi’nde görevli amir Cahit Şeker, “10 gün önce Gazipaşa’ya geçtik. Orada bir gece çalıştıktan sonra, Alanya Güzelbağ Bölgesi’ne geçtik. Ayın 3’ünden beri de Kızıldağ’dayız. İşe yarıyor olmanın verdiği bir mutluluk ve huzur var. O her şeye bedel. Türkiye’nin her yerinden itfaiye var. Birlik ve beraberlik var. Bir Kurtuluş Savaşı ruhu gibi. Yöre insanının da katkısı çok büyük. Her türlü desteği aldık” dedi.

Aynı ekipten itfaiye eri Hüseyin Güzel ise, “Artvin, Elazığ, Urfa, Mardin, Kocaeli kısacası burada birlik ve beraberlik var. Dışarıdaki bir insanın dondurma bile getirmesi, dualar edilmesi bize gerçekten büyük bir güç veriyor. Maça çıkarsın da alkış yapılır ya burada maçı oynayan biziz, bu bize büyük güç veriyor. Tatlı söz bile onore ediyor. Yaklaşık 8-9 gün oldu. Arabanın üzerinde yattım. Ama hiçbiri önemli değil. Vatanımız, milletimiz ve ormanımız zarar görmesinde. Elimizden geleni yapmaya razıyız. İnsanların, hayvanların kurtarılması için elimizi hep birlikte taşın altına koyduk. Kimse evini düşünmedi. Herkes burada tanımadığı, etmediği bölgedeki yangın faciasından bir an önce ülkemizin kurtarılması için çaba sarf etti ve bunu da başardık. Yangınlar bitti” ifadelerini kullandı.

Haberin Devamı

1300 kilometre uzaktan

Trabzon İtfaiyesi çalışanı Tuncay Tarakçı, “Trabzon’dan burası bin 300 kilometre. İki gün yolumuz sürdü. Beş gündür buradayım. Geldikten sonra önce Gündoğmuş ilçesine, oradan da Gebeci’ye geçtik. Bugün Kızıldağ’a geldik. Bu yangınlarda Türkiye’nin birlik ve beraberliğini herkes gördü” şeklinde konuştu.

Haberin Devamı

Türkiye Manavgat’ta tek yürek, tek vücut

KKTC’den koşup gelen Sivil Savunma Teşkilatı Arama-Kurtarma ekibi de canla başla çalışıp yangınların söndürülmesine yardım etti.

‘Koca yürekli kahramanlar’

Ünye Orman İşletmesi ile Kuzey Kıbrıs Orman Dairesi hep beraber soğutma çalışmalarını Gündoğmuş ilçesinde gerçekleştiriyor. KKTC’den gelen Kamil Özkalkanlı, “Taşağıl bölgesinde 2-3 yangına müdahale ettik. Kurtuluş Savaşı’ndaki dayanışmayı burada  gördüm. Böyle bir seferberlik mücadelesi daha önce görmedim. Çok duygulandım. Ayakkabısından iç çamaşırına, ayranından pilavına, şarj cihazına kadar vatandaşlar her destekte bulundu. Biz bunlara bizim memleketimizde koca yürekli insanlar diyoruz” dedi. Ordu Ünye Orman İşletme Müdürlüğü’nde ekibiyle görevli Alparslan Kadı ise, “KKTC’den meslektaşlarımızın denizleri aşarak yardımlarda bulunmalarından dolayı çok minnettarız. Yarın bir gün Allah korusun orada olacak bir felakette biz çıkar gideriz. Dayanışma çok önemli, hepimiz kardeşiz” şeklinde konuştu.

Türkiye Manavgat’ta tek yürek, tek vücut

İstanbul’dan gelen Ayça Aydın orman kahramanlarına dondurma dağıtırken, doktor Ömer Öztürk de ormancıların göz muayenesini yaptı.

Türkiye Manavgat’ta tek yürek, tek vücut

 

‘Zor durumda kenetleniriz’ 

İstanbul’dan gelerek Kızıldağ bölgesindeki ekiplere dondurma, çocuklara oyuncak dağıtan Ayça Aydın ise, “Bugün (dün) benim doğum günüm. Her sene çocuklar için böyle bir etkinlik yaparım. Bu sene de yangın bölgesindeki durumu görerek sosyal medyadan arkadaşlarla bir araya geldik. Ağaç Derneği, Yenilik Düşünce Derneği ile beraber doğum günümü böyle geçirmeye çalıştım. Çocuklar, itfaiye, gönüllülere biraz da olsa serinlemeleri için dağıtıyoruz.

İstanbul, Ankara, Kahramanmaraş ve İzmir’den yapılan yardımlarla başlattık. Bunu yapmak çok güzel bir duygu. Keşke daha iyi sebeplerle daha güzel durumlarda burada olabilseydik. Biz aslında güzel bir milletiz, mozaiğimiz çok güzel. Her ne kadar birbirimizle kavga etsek de, böyle zor durumlarda birbirimize sarılmayı çok iyi biliyoruz. Bu da çok bizim için umut verici” diye konuştu.

Ormancılara göz muayenesi

Gündoğmuş’a bağlı Senir Köyü de yangından oldukça etkilenen yerlerden biri oldu. Köyde karşılaştığımız uzman doktor Ömer Öztürk, yangından etkilenen vatandaşların göz muayenesini yapıyor. Öztürk, “Gözünüzde ağrı, yanma veya batma var mı? Şikayetiniz nedir?” diye sorarak müdahalede bulunuyor. Manavgat’ta kendi köyünün de yandığını belirten Öztürk, “Önce kendi köyümde yangını söndürmeye çalıştım.

O kadar zor ki, müdahale sırasında herkesin gözünün kıpkırmızı olduğuna şahit oldum. Belki de o faciayı gözümle görmesem bu kadar duyarlı olmayabilirdim. O yüzden de köyleri geziyoruz. Ben de bir göz hekimiyim. Bu güzel insanlara yardımcı olmaya çalışıyorum” diye konuştu.

‘KKTC’nin de yüreği yanar’

Gündoğmuş ilçesinde yangının söndürüldüğü bölgede sadece Türkiye’den değil, yavru vatan Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nden gelenler var. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Sivil Savunma Teşkilatı Arama-Kurtarma Şube Müdürü Cemal Betmezoğlu, dört gündür Türkiye’de olduklarını belirterek, “Çalıştığım birimlerden gönüllü aradığımda herkes gönüllü oldu. Herkes gelip yardım etmek istiyor. İlk geldiğimiz gün gemiden indik, 6-7 saatlik yolculukla geldik ve görev alanına gittik. Yangını kontrol altına aldık. Türkiye’de duman tütse, Kuzey Kıbrıs’ın yüreği yanar” dedi.