Gündem TÜRKİYE'nin en büyük elçileri

TÜRKİYE'nin en büyük elçileri

04.09.2007 - 00:00 | Son Güncellenme:

.

TÜRKİYEnin en büyük elçileri

TÜBİTAK Özel Ödülü, bu yıl yurtdışındaki başarılarıyla Türkiye'yi bilimde ön sıralara taşıyan Prof. Dr. Tuncer Edil, Prof. Dr. Cezmi Ali Akdiş ile Prof. Dr. Onur Güntürkün'e verilecek axgun022.jpg Prof. Dr. Tuncer Edil, Prof. Dr. Cezmi Ali Akdiş ile Prof. Dr. Onur Güntürkün, aralık ayında ödüllerini almak üzere Ankara'ya gelecek. Milliyet, Prof. Edil, Prof. Akdiş ve Prof. Güntürkün'e ulaştı. Üç bilim insanının uluslararası başarılarla taçlanan yaşam öyküleri, son derece çarpıcı ayrıntılar içeriyor. TÜBİTAK, bu yıl ilk kez, çalışmalarıyla bilime uluslararası düzeyde katkıda bulunmuş ve yurtdışında yerleşik Türkiye Cumhuriyeti uyruklu üç bilim insanına "Özel Ödül" verilmesini kararlaştırdı. Yaşam öyküsü, Almanya'da yaşayan yazar Kemal Yalçın'ın Milliyet Yayınları'ndan çıkan "Bilim Tutkusu" kitabında anlatılan Prof. Dr. Onur Güntürkün, 1958'de İzmir'de doğdu. Ailesi Almanya'ya göç edince Güntürkün ilköğretimini bu ülkede tamamladı. Sonra yeniden İzmir günleri başladı, ancak 1975'te İzmir Atatürk Lisesi'nden mezun olduktan sonra gurbete geri döndü. Lisans eğitimini Almanya'da psikoloji üzerine yaptı.4 yaşındayken geçirdiği çocuk felci nedeniyle tekerlekli sandalye kullanmak zorunda kalan Güntürkün, kendisi için yapılan "Türk Hawking" benzetmesini hayli iddialı buluyor. Yükseköğrenimi için Almanya'yı seçmek durumunda olduğunu vurgulayan Güntürkün, şunları söylüyor: Hastalık onu hiçbir zaman engellemedi "Burada (Türkiye'de) olsaydım akademik kariyer yapabilir miydim? Zor bir soru. Ama elbette olasılık daha düşük görünüyor. Türkiye'deki koşullar engelliler için 70'li yılların ortasında daha zordu. Türkiye'deki bilim sistemi içine kapanıktı. Ama kararlıysanız her şeyi her yerde başarırsınız. Türkiye'deki bilim adamları da inanılmaz şeyler başardı. Ama benim için olasılık düşüktü."İnsan psikolojisini etkileyen beyin fonksiyonları üzerindeki çalışmaları Bochum Üniversitesi Üstün Araştırmalar Ödülü'nü, Alman Araştırma Fonu Bursu'nu alan ve Gerhard Hess Bilim Ödülü'ne değer görülen Güntürkün, 2000'de İstanbul Üniversitesi tarafından "onursal doktora" unvanına layık bulunduğunu ancak aralıkta şahsen almaya hazırlandığı TÜBİTAK Özel Ödülü'nden ayrıca mutlu olduğunu vurguluyor. Almanya'da Bochum Ruth Üniversitesi Psikoloji Bölümü'nde öğretim üyesi olan Güntürkün, insan beyni üzerine sürdürdüğü çalışmalarında klinik başarı hedefinden uzak olduğunu belirtiyor. "Sizin benim ismimi nasıl aklınızda tuttuğunuzu, beyninizde öğrenme mekanizmasını sağlayan tek tek nöronları açıklamak istiyorum. Niye hafızanızda bazı şeyleri silip bazı şeyleri sakladığınızı anlamak istiyorum. Kısaca, kendimi ve dünyayı anlamak için çalışıyorum" diyor. Hedefi hafızayı anlamak TÜBİTAK Özel Ödülü'ne değer görülen, yurtdışında yerleşik üç bilim insanından biri olan Prof. Dr. Tuncer Edil, 1945'te Konya'da doğmuş. Boğaziçi Üniversitesi (Robert Koleji) İnşaat Mühendisliği Bölümü'nden 1967'de mezun olduktan sonra doktora yapmak üzere gittiği ABD'de akademik kariyere devam etmiş.Halen ABD'de Wisconsin-Madison Üniversitesi'nde Sivil ve Çevre Mühendisliği Bölümü'nde öğretim üyesi olan Edil'in çalışmaları, ABD'de meslek kuruluşları ve üniversitelerce çok sayıda ödüle değer görülmüş. Edil, çalışmalarıyla inşaat sektöründe geri dönüşümlü atık malzeme kullanarak insan eliyle dünyaya verilen zararın azaltılmasına gayret ediyor. Eski lastiği inşaatlarda kullandı Atık otomobil lastiklerini ince parçalara ayırarak, inşaatlarda titreşimleri emme özelliği olan dolgu malzemesine dönüştürdüklerini anlatan Edil, şunları söylüyor:"İşin özeti, yaptığımız çalışmalar 'yeşil' olmalı. İnşaatta en ucuzu değil, çevreye en az zararlı malzemeyi kullanma derdindeyiz. Örneğin, çimento gibi yapıştırıcı özelliğe sahip olduğundan termik santrallardan çıkan uçucu küllerin yol inşaatında kullanılmasını sağlıyoruz. Bu yöntem taş ocaklarınca çevre tahribatı yapılmasını da önleyecektir." 80 yüksek lisans, 32 doktora öğrencisi ve 12 asistan yetiştirerek kendi alanında pek çok isme destek olan Edil, aralarında Türklerin de bulunduğu öğrencilerini yakından izliyor. "Beni ben yapan yurdumuzun derin kültürü olmuştur. İlk ve ortaöğrenimimi veren devlete şükran borçluyum" diyen Edil, ülkesinden böyle bir jest gördüğü için heyecan duyduğunu vurguluyor. Titreşim emen yapılar Yurtdışındaki tıbbi çalışmalarıyla TÜBİTAK Özel Ödülü'ne değer görülen bilim insanlarından Prof. Dr. Cezmi Ali Akdiş, 1961 yılında Bursa'da doğdu, ilk, orta ve doktora dahil yükseköğrenimini bu kentte tamamladı. Lisans eğitimi gördüğü Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi'nde yüksek lisans ve doktora yaptı. Tüm eğitimini devlet okullarında tamamlayan Akdiş, akademik kariyerindeki doçentlik ve profesörlük basamaklarına İsviçre'nin Zürih kentinde tırmandı. Alerji için aşı geliştirdi Alerji ve astım konularında çok sayıda bilimsel dergide editör olarak görev alan Akdiş, insandaki "T" hücrelerini araştırarak bilime önemli katkılar sağladı. T hücrelerindeki düzenleyici özellik ile astım ve alerji tedavisinde aşı geliştirdi. Aşı çalışmaları, Akdiş'i bilim dünyasında önemi tartışılmaz bir noktaya taşıdı. Geçen yıl İsviçre'deki önemli akademisyenlerden oluşan bir heyet tarafından İsviçre Alerji ve Astım Enstitüsü Direktörlüğü'ne seçilen Akdiş, 1998'te Sedat Simavi Tıp Ödülü'ne değer görüldüğü ülkesinden şimdi de TÜBİTAK Özel Ödülü'nü alacak olmanın sevincini yaşıyor. Kendisini kesinlikle "beyin göçü" kapsamında görmediğini belirten Akdiş, ilginç bir benzetmeyle şunları söylüyor: "Bu, Türkiye'yi UEFA yönetiminde temsil etmek gibi. Tam tersi, benim görev aldığım enstitüye çok sayıda Türk araştırmacı gelmesine öncülük ediyoruz. Bunun Türkiye'deki araştırmacılara katkısı, buradaki (İsviçre) tüm masraflarıyla birlikte 1 milyon euro'yu bulmuştur." Alerji sorunu yaşayan insanlara umut veren çalışmalarını sürdüren Akdiş, eşi Doç. Dr. Mübeccel Akdiş ile ödülünü aralık ayında şahsen almaya hazırlanıyor.